İhalenin feshi istemi bir çeşit şikâyet olduğu hâlde İİK'nın 134. maddesi ihalenin sonucunu, kimlerin ihalenin feshini isteyebileceğini, ihalenin feshi sebeplerini ayrıntılı olarak düzenlemiştir. Aynı maddenin 7. fıkrasına göre cebri icra yolu ile yapılan satışların feshi şikâyet yolu ile icra mahkemelerinden istenebilir. Anılan fıkra hükmüne göre ihalenin feshinin istenebilmesi için ilgili olması ve bu ilgilinin yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin ihlal edildiğini ispat etmesi gerekir. Ancak her hukuki yararı olan değil, hukuki yararı olanlar içerisinde "ilgili" konumda bulunan kişilerin şikâyet yolu ile ihalenin feshi hakkı olduğunu düzenlemiştir. İİK'nın 134. maddesinin 2. fıkrası hükmünde ihalenin feshini isteyebilecek olanlar sınırlı (tahdidî) olarak sayılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, borçlu tarafından açılan ihalenin feshi istemine ilişkindir....
İhalenin feshi gayrimenkulün bulunduğu yerin icra tetkik mercii (İcra Mahkemesi)nden şikayet yoluyla istenebilir. İhalenin ilgililere tebliği tarihi şikayet için muayyen olan 7 günlük müddete başlangıç sayılır. Tetkik merciinin vereceği karar 10 gün içinde temyiz olunabilir. Temyiz talebini Temyiz İcra ve İflas Dairesi tetkik eder. İhale edilen malın değeri 50.000,00 Yeni Türk Lirasını aştığı takdirde murafaa istenebilir. İhalenin feshi veya kaydın tashihi hakkında başkaca mahkemeye veya idari kaza mercilerine müracaat olunamaz. Tescil için tapu dairesine yapılacak tebligat şikayet için muayyen müddetin geçmesinden ve eğer şikayet edilmişse şikayetin intacından sonra yapılır."hükmü yer almaktadır. Somut olayda, Kurum davacı hakkında 6183 sayılı Yasa gereği yaptığı takip sonucunda davacı adına kayıtlı taşınmazlar için yapılan ihale sonucunda..’a satmış, davacı ise ihalenin usulüne uygun olmadığı gerekçesiyle ihalenin feshini istemiştir....
Bu nedenle, davacı vekilinin bu iddiaları ihalenin feshi nedeni olarak görülmemiştir. 30.11.2021 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7343 sayılı Kanun'un 27. maddesiyle İİK'nın 134. maddesinde yapılan değişiklik uyarınca işin esasına girilmek suretiyle ihalenin feshi davasının reddi halinde ihalenin feshini talep edenin ihale bedelinin %10'una kadar para cezasına mahkum edeceği, Geçici 18. maddeye göre de bunun istinaf aşamasındaki dosyalara da uygulanacağı düzenlenmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ; Mahkemesince; ihalenin feshi talebinin reddine karar verilmiştir....
Mahallesi, 6262 ada, 3 parsel, 1. kat 1 nolu bağımsız bölüm taşınmaz yönünden istemin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi ve işin esasına girilmeden ihalenin feshi talebinin reddedilmesi nedeniyle para cezasına hükmedilmemesi gerekmektedir. İhalenin feshi istemine konu taşınmazlardan ... İli, ... İlçesi, ......
Davacı vekilinin itirazlarına gelince; ihalenin feshi, ihalenin usul ve yasaya aykırı yapılması nedeniyle ilgililerin şikayet yolu ile icra mahkemesine başvurmaları üzerine ihalenin iptalini sağlayan bir hukuksal başvuru yoludur. 2004 sayılı İİK'da ihalenin feshi nedenleri teker teker belirtilmemiş, yalnızca Türk Borçlar Kanunu'nun 281.maddesinde yazılı nedenlere dayanılabileceği belirtilmiş olup, sözü edilen hükümde ise "hukuka veya ahlaka aykırı yollara başvurulması" ihalenin feshi nedeni olarak öngörülmüştür. Yargıtay'a göre satışı yapan icra dairesinin satışın yapılmasını düzenleyen mevzuat hükümlerine aykırı hareket etmiş olması durumunda icra mahkemesinden ihalenin feshi istenebilir. Ancak takibin kesinleşmesinden sonra, borca itiraz nedenleri, ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürülemez....
Somut olayda, şikayetçinin, ihale tutanağında ihalenin bitiş saatinin gösterilmediği yönünde bir iddiasının mevcut olmadığı, bu hususun ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürülmediği, görülmektedir. Bu durumda, ihale tutanağında ihalenin bitiş saatinin gösterilmediği hususu, mahkemece re'sen değerlendirilerek fesih nedeni yapılamayacağı ve yapılan inceleme sonucu başkaca fesih sebebi bulunmadığından, Bölge Adliye Mahkemesi’nce istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde, başvurunun kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi doğru görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile, ......
İhalenin bozulma nedenleri gerek doktrinde gerekse Yargıtay uygulamasında; 1)İhaleye fesat karıştırılmış olması, 2)Artırmaya hazırlık aşamasındaki hatalı işlemler, 3)İhalenin yapılması sırasındaki hatalı işlemler, 4) Alıcının taşınmazın önemli nitelikleri hakkında hataya düşürülmüş olması şeklinde sıralanmıştır . Somut olayda; 10 parsel sayılı taşınmaza ilişkin ihalenin ilanda belirtildiği gibi saat 10:00'da satışına başlandığı ve 10:05'te ihalenin tamamlandığı, anlaşılmıştır. Bu durumda anılan taşınmaza ilişkin ihale usulüne uygun yapıldığından mahkemenin bu yöne ilişkin fesih gerekçesi yerinde değildir. Öte yandan taşınmazın tapu kaydının incelenmesinde mükellefiyet listesi düzenlenmesini gerektirecek herhangi bir mükellefiyetin bulunmadığı belirlenmiş olup, mükellefiyet listesinin düzenlenmesi gerekmez. Kaldı ki mükellefiyet listesinin düzenlenmemiş ve ilgililere tebliğ edilmemiş olması da ihalenin feshi sebebi olamaz....
Maddesi; "134 üncü maddede bu maddeyi ihdas eden Kanunla yapılan değişiklikler, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte ilk derece mahkemeleri ve bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtayda görülmekte olan ihalenin feshi talepleri hakkında uygulanmaz. Ancak, ihale bedelinin yüzde onuna kadar para cezasına mahkûmiyete ilişkin hüküm görülmekte olan ihalenin feshi talepleri hakkında da uygulanır."hükmünü içermektedir....