KDV ORANINI SATIŞ İLANINDA OLDUĞUNDAN YÜKSEK GÖSTERMEKİHALEYE KATILIMIN OLUMSUZ ETKİLENMESİİHALENİN FESHİKDV "İçtihat Metni"Taraflar arasındaki “ihalenin feshi” isteminden dolayı yapılan yargılama sonunda; Kayseri 3. İcra Hukuk Mahkemesince şikayetin reddine dair verilen 18.09.2012 gün ve 2012/288 E., 2012/536 K. sayılı kararın incelenmesi şikayetçi alacaklı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 19.02.2013 gün ve 2012/30000 E., 2013/5025 K. sayılı ilamı ile; “...Alacaklının icra mahkemesine başvurusu ihale konusu araç yönünden KDV oranının % 1 iken satış ilanında % 18 olarak yazıldığı nedeniyle ihalenin feshi talebine ilişkindir. İhale konusu malın KDV oranının satış ilanında olması gerekenden fazla gösterilmesi ihaleye katılımı olumsuz yönde etkileyeceğinden bu durum başlı başına ihalenin feshi nedenidir....
Öte yandan, menkul ihalelerinde, satış ilânının taraflara ve ilgililere tebliğ zorunluluğu bulunmamakta ise de; satış kararında ilanın ilgililere tebliği yönünde karar verilmişse, bu durumda tebliğ yapılmaması ihalenin feshini gerektirir. Somut olayda, ihalenin feshi talebinde bulunan şikayetçi ...'ın alacaklı olduğu ... 2. İcra Müdürlüğünün 2013/4916 Esas ve 2015/295 Esas sayılı takip dosyalarında 04.09.2015 tarihinde satış talebinde bulunulduğu, ancak satış avansının 08.10.2015'te yani satış kararı olan 22.09.2015 tarihinden sonra yatırılmış olduğu, haciz alacaklısı olduğunu belirttiği Kuşadası 2. İcra Müdürlüğünün 2013/3729-3730 Esas sayılı takip dosyalarında ise satış kararından önce usule uygun ve geçerli bir satış talebi ve satış kararı bulunmadığı anlaşılmakla, şikayetçi, tapu sicilindeki ilgili sıfatını kazanmış olup ihalenin feshi şikayetinde aktif husumet ehliyeti vardır....
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.12.2022 tarih ve 2021/345 E. - 2022/1820 K. sayılı kararında da işaret edildiği gibi; ihalenin feshi istemleri, şikayet niteliğinde olup şikâyet hakkının kullanılabilmesi için şikâyet ehliyetinin yanında diğer bir koşul şikâyeti ileri sürmek isteyen kişinin şikâyette hukuki yararının bulunmasıdır. İİK’nın 134. maddesinin 11. fıkrasında ihalenin feshi isteminde bulunanın fesihte hukuki yararı bulunması gerektiği açıkça hükme bağlanmıştır. Bu madde uyarınca ihalenin feshini isteyebilecek kişilerin, somut bir olayda ihalenin feshini isteyebilmesi için ihalenin feshedilmesinde hukuki yararının (menfaatinin) bulunması şarttır. Bir başka ifadeyle ihalenin feshini isteyen kişinin, somut bir ihalenin feshi sebebine dayanması ve bu yolsuzluk nedeniyle menfaatinin ihlâl edilmiş olması gerekir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ihale saatinden sonra dosya borcunun ödenmesinin ihalenin feshi sebebi olmadığı, ileri sürülen ihalenin feshi sebeplerinin yerinde olmadığı, re'sen yapılan incelemede de feshi gerektiren bir olguya rastlanılmadığı gerekçesi ile davanın reddi ve davacılar aleyhine %10 para cezasına karar vermiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Davacılar vekilince, dava dilekçesindeki iddialarını tekrarla ve menfi tespit davası sonucunun beklenmesi gerektiği iddiası ile kararın kaldırılması talep edilmiştir. C....
İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "...Somut olayda; davacının HMK 134.maddeye göre ihalenin feshi davası açabilecek kişilerden olmadığı ihalenin feshi davası açma hakkı bulunmadığı anlaşıldığından aktif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmiş, ayrıca davacının dava dilekçesindeki beyanlarından da anlaşılacağı üzere, ihale gününden haberdar olduğu, ihalenin 01/07/2019 tarihinde yapıldığı, davanın ise 02/09/2019 tarihinde ikame edildiği dikkate alındığında, ihalenin feshi davasının kanuni süresi içerisinde olmadığı anlaşılmış, davanın süre yönünden de yerinde olmadığı anlaşılmış, esasa girilmediğinden davacı aleyhine para cezası tayinine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle; Davanın usulden REDDİNE," karar verildiği görülmüştür....
Bu süreçte İİK'nun 134. maddesi uyarınca açılan ihalenin feshi davasının sonucunun beklenmesi gerekmez. Zira, yasa koyucunun amacı ihale sürecinin biran evvel sonuçlandırılması olup, İİK'nun 133 ve 134. maddelerine göre ihalenin feshi koşulları ve doğurduğu sonuçlar da farklı olduğundan, ihalenin feshi davası, İİK'nun 133. maddesi gereğince belirtilen prosedürün işletilerek tamamlayıcı ihale yapılmasına engel olmaz. Bununla birlikte, ilk yapılan ihaleye dair ihalenin feshi isteminde bulunulması İİK'nun 133. maddesi uyarınca tamamlayıcı ihale yapılmasına engel olmaz ise de, ilk ihalenin feshi istemine ilişkin talebin kabulüne karar verilmesi halinde ihale tüm sonuçlarıyla birlikte ortadan kalkacağından feshedilen ihaleye dayalı olarak İİK.nun 133. maddesi gereğince tamamlayıcı ihale yapılması mümkün olamayacağından, ilk ihalenin feshine dair şikayetin sonucunda verilecek karara göre, İİK'nun 133. maddesi uyarınca yapılan ihale hakkında hüküm tesis edilmesi gerekir....
olduğunu, borçlu tarafından açılan ihalenin feshi davasında hiç bir kabul edilebilir taleplerinin bulunmadığının görülmesi üzerine spekületif beyanlarla taşınmazın hissedarı dahi olmayan kişi tarafından yeni bir ihalenin feshi davası açtığını beyanla; davanın reddine, davacının feshi istenilen ihale bedelinin %10’u oranında para cezası ile mahkum edilmesini talep etmiştir....
Ancak, davacı aleyhine taktir edilen para cezasına ilişkin re'sen yapılan değerlendirmede; İİK'nun ihalenin feshi şikayetine ilişkin usûl ve esasları belirten 134. maddesine 24/11/2021 tarih ve 7343 sayılı Yasa' nın 27.maddesi ile eklenen fıkra ile; "İhalenin feshi talebi üzerine icra mahkemesi talep tarihinden itibaren yirmi gün içinde duruşma yapar ve taraflar gelmeseler bile icap eden kararı verir. Ancak ihalenin feshi talebinin usulden reddi gereken hâllerde duruşma yapılmadan da karar verilebilir....
İcra Hukuk Mahkemesi 'nin 30/09/2021 tarih ve 2021/360 Esas, 2021/433 Karar sayılı kararı ile ihalenin feshi davasının süresinde açılmaması nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. 10/01/2012 tarihinde yapılan ihalede; 06/08/2021 tarihinde ihalenin feshi istemi için öngörülen 10 günlük süre geçtikten sonra ihalenin feshi isteminde bulunulamaz. Bu sebeple ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygundur. Dosya kapsamında; davacı ihale alıcısı vekilinin sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde; daha önceden konulan ihtiyati tedbir sebebiyle tapuda devir işleminin yapılamaması ihalenin feshi sebeplerinden de değildir. Bu nedenle, istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK 'nun 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 15/10/2020 NUMARASI : 2019/221 2020/120 DAVA KONUSU : İhalenin Feshi KARAR : Taraflar arasındaki ihalenin feshi davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü....