Takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının oluşması halinde takibin şekline göre İİK.nun 170/b maddesi göndermesi ile olayda uygulanması gerekli aynı Yasanın 71/2 ve 33/a-1. maddeleri gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilir. Mahkemece yukarıda belirtilen madde hükmü uyarınca icranın geri bırakılması yerine, takibin iptaline karar verilmesi isabetsiz olup hükmün bu nedenle bozulması gerekmekle beraber, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından mahkeme kararının düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Şikayetin konusu, icra emrinin tebliğinden sonraki devrede, ibranameye dayanarak borcun sona ermesi nedeniyle icranın geri bırakılması talebine ilişkin olup, icra mahkemesince istemin kabulü ile takibin iptaline karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 33/2. maddesinde; "İcra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir....
Bu durumda anılan süreç tamamlanmadan icranın geri bırakılması kararı ile birlikte hacizlerin de kaldırılmasına karar verilemez. (Yargıtay 12 Hukuk Diresi 2014/23064 Esas - 2014/30824 Karar ) Somut olayda, örnek 10 ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği ve takibin kesinleştiği, takibin kesinleşmesinden sonra alacaklı vekilinin en son 27/02/2012 tarihinde satış talebinde bulunduğu ve zamanaşımının kesilmiş olduğu, bu tarihten dosyanın yenilenme tarihi olan 14/11/2019 tarihine kadar dosyanın işlemsiz bırakıldığı ve yeniden başlayan 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken takibin geri bırakılmasına karar verilmesi isabetsizdir. Öte yandan, yukarıda anılan Yargıtay kararı gereğince, haciz zamanaşımı süresi dolduktan sonra konulmuş olsa bile icranın geri bırakılması kararı ile birlikte hacizlerin kaldırılmasına karar verilemez....
Maddesi gereğince borcun zamanaşımına uğraması halinde icranın geri bıra- kılmasına karar verilir. Aynı maddenin 2. Fıkrasına göre zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Son fıkrasına göre de borçlu olmadığı parayı ödemek mecburiyetinde kalan borçlunun istirdat davası açarak paranın geri verilmesini isteme hakkının bulunduğu belirtilmektedir. 33/A/2 maddesine göre alacaklı icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin, kendisine tebliğinden sonra 7 gün içinde umumi mahkemede dava açabilir, aksi takdirde icrası istenen ilamın zamanaşımına uğradığı hususu kesin hüküm teşkil eder. Davalı icra mahkemesinin belirtilen kararına karşı İİK 33/A/2 maddesi gereğince genel mahkemede zamanaşımının baki olmadığı iddiasıyla dava açtığını belirtmemektedir. Kaldı ki UYAP üzerinden belirtilen mahkeme kararının kesinleşip kesinleşmediği kontrol edildiğinde ... tarihinde bu dava açılmadan önce kesinleştiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : Ticareti usulüne aykırı terk etmek HÜKÜM : Beraat Suça konu icra takibi nedeniyle icranın geri bırakılması kararı verildiğinin anlaşılması karşısında; şikayetçi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle sonucu itibariyle doğru bulunan hükmün istem gibi ONANMASINA, 17.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2010/2073-2158 sayılı kararı ile İİK.nun 71/2 ve 33/a maddeleri uyarınca zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması kararı ile icranın geri bırakılmasına karar verildiği dosya içeriğinden anlaşılmıştır. O halde mahkemece ... 8. İcra Hukuk Mahkemesinin 2010/2073-2158 sayılı kararı ile İİK.nun 71/2 ve 33/a maddeleri uyarınca zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması kararı karşısında davacı alacaklı tarafından borçlu davalı aleyhine İİK.nun 33/a-2 maddesi uyarınca dava açılıp açılmadığının araştırılarak dava açılmış ise sonucunun beklenilmesi, davacı tarafından dava açılmamış olması ve borçlu davalı tarafından açılan icranın geri bırakılmasına dair kararların kesinleşmiş olması halinde geçerli bir icra takibinin varlığından söz edilemeyeceğinden davanın bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere aciz vesikası ibraz edilmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş olması doğru bulunmamıştır....
sayılı ilamı ile, "1.Şikayetin Kısmen KABULÜ İle; Davacı yana İ.İ.K. 36/1 md gereğince icranın geri bırakılması kararı almak üzere icra müdürlüğü tarafından süre VERİLMESİNE, 2.Taşkın haciz şikayetinin REDDİNE," karar verilmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi’nin 31.12.2010 gün, 2010/963-2289 sayılı kararı ile İİK’nun 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılması kararı verilmiştir. İİK’nun 71/son maddesinde: “Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33/a maddesi hükmü kıyasen uygulanır” düzenlemesi; aynı Kanun’un 33/a maddesinin 1. ve 2. fıkralarında ise “İlamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir. Alacaklı, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanaşımının vaki olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içinde umumi mahkemelerde dava açabilir. Aksi takdirde icrası istenen ilamın zamanaşımına uğradığı hususu kesin hüküm teşkil eder.” düzenlemesi yer almaktadır....
Somut olayda davanın dayanağını teşkil eden icra takibinde icranın geri bırakılmasına karar verildiğine dair ilamın ibraz edildiği bu kararın da onandığı sistem kayıtlarından anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca öncelikle davanın dayanağı takipte icranın geri bırakıldığı nazara alınarak geri bırakmaya ilişkin kararın kesinleşip kesinleşmediği araştırılarak kesinleştikten sonra davacının İİK’nin 33/a-II fıkrası uyarınca, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra zamanaşımının vaki olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içinde umumi mahkemelerde dava açıp açmadığının belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi için kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekili ile davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 990.00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalılara verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar ...,...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İCRA HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, icra takibinin iptali ve icranın geri bırakılması talebinden kaynaklanmaktadır ve hüküm icra Hukuk Mahkemesi tarafından verilmiştir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 12. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 12. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 19.1.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....