İcra Müdürlüğü'nün 2018/17086 takip sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, işbu ilamsız takibe ilişkin ödeme emrinin davalı borçluya 17.05.2018 tarihinde tebliğ olduğunu, borçlunun 17.05.2018 tarihinde borca ve yetkiye itirazda bulunduğunu ve takibin durdurulduğunu, borçlunun yetki ve borca itirazının yerinde olmadığını, borçlunun yetki itirazının geçerli olabilmesi için icra dairesine sunduğu yetki itirazında yetkili icra dairesini de açıkça belirtilmesi gerektiğini, ancak borçlunun yetki itirazında sadece yetkiye itiraz ettiğini belirttiği ancak yetkili icra dairesini açıkça göstermediğini bu nedenle usulüne uygun bir yetki itirazının söz konusu olmadığını, borçlunun borca itiraz ettiğini ancak bonolarda yer alan imzalarına itiraz etmediğini yani imzalarını ikrar ettiğini, borçlu tarafından imzalara yönelik itirazda bulunulmadığından icra takibinin dayanağı olan bonoların İİK 68/a maddesinde belirtilen imzası ikrar edilmiş belgelerden sayıldığını, bu sebeplerle davanın...
Somut olayda, davacı alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yoluyla takipte davalı borçlunun, süresinde verdiği itiraz dilekçesinde, yetki itirazı dışında borca da itiraz ettiği, ancak akdi ilişkinin borçlu tarafından inkar edilmediği, sadece borçlu olmadığı belirtilerek itiraz edildiği, davaya cevap dilekçesinde de aynı şekilde sadece borçlu olmadığı belirtilerek akdi ilişki inkar edilmediğinden, 6098 sayılı TBK'nın 89. maddesinin uygulanması imkanı bulunmaktadır. Bu durumda, HMK'nın 10, TBK'nın 89. maddesi hükümleri uyarınca sözleşmenin yerine getirileceği ve alacaklının ikametgahı olan İzmir İcra Daireleri yetkilidir. Bu nedenle, ilk derece mahkemesince yetki itirazının kaldırılması talebinin reddi kararı usul ve yasaya aykırıdır. Davalı borçlu icra takibine yaptığı itirazında borca ve ferilerine de itiraz ettiğinden, davacı alacaklının İİK'nın 68. maddesi uyarınca borca ve ferilerine itirazının kaldırılması talebinin değerlendirilmesi gerekmektedir....
Bu sebeple, davalı----- takibi başlatıldığını, açılan takip üzerine gönderilen ödeme emri davalı/borçluya tebliğ edildiğini ancak davalı/borçlu, ödeme emrinin kendisine tebliği üzerine ve süresi içerisinde dosyaya sunmuş olduğu dilekçe ile icra takibine itiraz etmiş ve takibi durdurduğunu beyan ederek; davanın kabulü ile davalı/borçlu---- itirazın iptaline, haksız ve kötü niyetli itiraz nedeniyle davalı/borçlu aleyhine asıl alacağın %20'sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı/borçlu üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP : Davalı taraf davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; icra dosyasına sunulan takibe itirazdan feragat dilekçesinin kötüniyetli şekilde vekaletname ekinde sunulmuş olup icra müdürlüğünce feragat dilekçesinin tarafına bildirilmediğini ve itirazdan feragat nedeniyle takibin devamına karar verilmediğini, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve davanın açılmasında tarafına atfedilecek bir kusurun bulunmadığı, davanın açılmasına sebebiyet veren ve icra takibine konu alacağa itirazından vazgeçen davalının bu hali ile kusurlu olduğu gözetilerek, müvekkil davacı yararına itiraza konu alacağın tümü üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi, yargılama giderinin tümünden davalının sorumlu tutulması ve davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verilmesi gerektiğini,kararın icra inkar ve kötüniyet tazminat talebinin reddi ve vekalet ücreti yönünden kaldırılmasını talep etmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2018/8226 Esas sayılı takip dosyasında ilamsız icra takibi başlatıldığı, dava dışı borçlunun icra takibine itiraz etmediği, davalı kefil ...' ın sadece icra takibine dayanak borca itiraz ettiği ancak icra müdürlüğünün yetkisine itiraz etmediği, davalı kefil ...'nin ise borca ve icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiği, davacı alacaklı tarafından borca ve yetkiye yapılan itirazın iptalini temin için de eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. O halde, taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmelerinde yetkili mahkeme ve icra müdürlüğünün sadece İstanbul olarak gösterilmemesi ayrıca borçlu ve kefillerin ikametgahının da yetkili olarak gösterilmesi, dava dışı borçlu şirket ile davalı kefillerden ...'ın İzmir'de kayıtlı olmaları, İzmir 14. İcra Müdürlüğü'nde yapılan icra takibine dava dışı borçlu şirketin itiraz etmemesi, davalı kefillerden ...'...
İcra Müdürlüğünün 2019/28973 Esas sayılı dosyasına yetki ve borca itiraz dilekçesi sunulduğunu, itiraz üzerine icra dosyasının Edremit İcra Müdürlüğüne gönderilerek 2019/7155 Esas numarasını aldığını, borçlu tarafça bu dosyadan gönderilen ödeme emrine itirazda bulunulması üzerine icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiğini, taraflar arasında doğan uyuşmazlık ticari nitelikte olduğundan arabuluculuk başvurusunda bulunulduğunu ve mutabakat sağlanamadığını ileri sürmüş olmakla Edremit İcra Müdürlüğünün 2019/7155 Esas sayılı dosyasına yapılan haksız ve hukuka aykırı itirazın iptali ile takibine devamına, borçlu itirazında haksız ve kötü niyetli olduğundan takip konusu alacağın % 20'sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı adına usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmiş ise de davaya karşı herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamış olduğu görülmüştür....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/799 KARAR NO : 2021/1462 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : EDREMİT İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/11/2020 NUMARASI : 2020/154 ESAS 2020/332 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapılan icra takibi uyarınca icra müdürlüğünün yetkisine ve borca itiraz istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....
Yetkisiz icra dairesinde yapılan takipteki ödeme emrine ilişkin yetkiye itiraz yanında borca da itiraz edilmiş olsa bile yetki itirazının kabulü üzerine dosyanın gönderildiği yetkili icra dairesince yeniden ödeme emri çıkarılacak olup itiraz üzerine takibin durması için tebliğ edilen yeni ödeme emrine de ayrıca itiraz edilmesi gerekir. Yetkisiz icra dairesinde yapılan borca itiraz yetkili icra dairesinde çıkartılan ödeme emri bakımından sonuç doğurmaz. Bu nedenle yeni ödeme emrine itiraz edilmemiş olması halinde takip kesinleşir. İİK 67. maddeye dayalı açılan itirazın iptali davası, itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamak için açılan bir dava olup takibin kesinleşmiş olması halinde itirazın iptali açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. HMK 114/1-h. maddeye göre hukuki yarar dava şartıdır. HMK 115. maddeye göre; Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır ve taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler....
- K A R A R - Davacı vekili, davalı aleyhine girişilen icra takibinde borcun kısmen kabul edildiğini, bakiye borca, faize faiz oranına itiraz edildiğini belirterek, borçlunun icra takibine vaki itirazın iptaline, takibin devamına, %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davaya konu icra takibinin banka kredi kartından kaynaklanan borca ilişkin olduğu, buna ilişkin davalara 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun uyarınca Tüketici Mahkemesinin bakmakla yükümlü olduğu gerekçesiyle,dava dilekçesinin görev yönünden reddine, mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....