Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/01/2022 NUMARASI : 2021/264 2022/14 DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; İnegöl İcra Müdürlüğü'nün 2021/6764 Esas sayılı icra takibine düşen senedin, usulsüz olarak Bursa E tipi ceza evinde Yılmaz Karaburun'a imzalatıldığını, senedin alacaklı adına Av....

İcra takibi mirası ret süresi geçtikten sonra başlatılmış olmakla olayda İİK'nun 53.maddesinin ve dolayısıyla aynı Kanun’un 16. maddesinin uygulama yeri yoktur. Şu hale göre, borçluların başvurusu, borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın ise takibin şekline göre uygulanması gereken İİK'nun 62/1. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal 7 günlük sürede icra dairesine yapılması zorunludur. Pek tabidir ki ödeme emri tebliğ tarihi itibariyle mirasın reddi yoluna başvurulmuş olmakla, henüz yargılamanın devam ediyor olması durumunda, borçlunun mirası reddettiğini İİK'nun 62/1. maddesinde öngörülen yasal sürede icra dairesine itiraz olarak bildirmesi halinde itirazın kaldırılması talebinin incelenmesi sırasında bu dava bekletici mesele yapılacaktır....

    DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi ve İİK'nın 62. maddesi uyarınca borca itiraz istemine ilişkindir. İlamsız takip yolunda borca yönelik itirazların İİK'nın 62. maddesi uyarınca icra müdürlüğüne yapılması gerekir. Müdürlük yerine icra mahkemesine yapılan itiraz hukuki sonuç doğurmaz. Dava dilekçesinde ödeme emri tebliğ edilmediği için borca itiraz edilmediği belirtilmiş olup, icra müdürlüğüne yazılı veya sözlü itirazda bulunulduğu iddia edilmemiştir. Davacı yargılama aşamasında alınan beyanında, icra müdürlüğü görevlisinin "biz itiraz dilekçesini kabul etmiyoruz, icra mahkemesine gitmen gerekir" demesi üzerine bu dilekçesini atarak, mahkemeye hitaben dilekçe yazdırdığını ve dava açtığını belirtmiş ise de, davacı bu iddiasını ispatlayamadığı gibi, borca itirazın reddi konusunda icra müdürlüğünce verilen bir karar da bulunmamaktadır....

    İtirazın iptali davalarında yetkili icra dairesinde ilamsız icra takibine girişilmesi dava şartlarındandır. Davalı borçlu, aleyhindeki icra takibine karşı süresi içinde verdiği itiraz dilekçesi ile hem borca hem de icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş, itiraz üzerine açılan iş bu itirazın iptali davasında ise, ayrıca mahkemenin yetkisine de itirazda bulunmuştur. Bu durumda, mahkemece İİK.nun 50.maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın incelenmesi gerekirken, 05.03.2009 tarihli duruşmada verilen (1) nolu ara kararı uyarınca mahkemenin yetkisine yönelik itiraz incelenip reddedilmiştir. İcra dairesinin yetkisine yönelik itiraz konusunda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi usul ve yasaya aykırı olduğundan hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....

      İcra takibine dayanak yapılan senedin teminat olarak verildiği iddiası, İİK'nun 169. maddesi kapsamında borca itiraz olup, bu itirazın, aynı Kanun'un 168/5. maddesi uyarınca, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş günlük sürede icra mahkemesine yapılması gerekmektedir. Borca itirazın İİK'nin 169/a maddesindeki belgelerden biriyle ispatlanması mümkün olmakla değerlendirmenin icra mahkemesince yapılması gerektiği tabiidir. Somut olayda mahkemece Dairemizin bozma ilamından sonra bozma kararına uyulmasına karar verildiği halde, icra mahkemelerinin dar yetkili mahkemeler olduğu, icra takibine konu senedin teminat senedi olup olmadığı yönünde değerlendirme yapma yetkisine haiz olmadığı ve ihtilafın genel mahkemelerde görülmesi gerektiğinden bahisle davanın reddi yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir....

        YARGITAY Hukuk Genel Kurulu ESAS NO : 2016/12-453 KARAR NO : 2016/419 Y A R G I T A Y İ L A M I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ....İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 20/01/2016 NUMARASI : 2015/723-2016/37 DAVACILAR-BORÇLULAR : ...... ....... DAVALI-ALACAKLI : ........ Taraflar arasındaki "icra takibine itiraz (borca itiraz)" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; ......İcra Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 18.02.2015 gün ve 2014/586 E. 2015/75 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay .....Hukuk Dairesi'nin 30.06.2015 gün ve 2015/8018 E. 2015/18476 K. sayılı ilamıyla bozulmuş, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir....

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/09/2020 NUMARASI : 2019/287 ESAS, 2020/666 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından T4 Şti.'ne izafeten davalı T4 San. T4 aleyhine icra takibi başlatıldığını, Nosa Denizciliğin icra takibine kendi nam ve hesabına itiraz ettiğini, icra müdürlüğünün asıl borçlu adına itiraz var gibi takibi durdurduğunu, takibin TTK 105. Maddesi uyarınca başlatıldığını, kendi adına itiraz eden acentenin itirazının geçersiz olduğunu, ödeme emrine asıl borçlu yönünden itiraz edilmediğinden takibin kesinleştiğini, 28/06/2019 tarihinde borçlu T4 Şti.'...

          oranlar üzerinden işletilecek gecikme zammı uygulaması usul ve yasaya uygun olduğunu, davalı kaçak olarak ----gibi yapılan icra takibine de itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini, borçlunun haksız itirazının iptali ile alenen kötü niyetli olan borçludan %20'den az olmamak üzere tazminatı talep ve dava etmiştir....

            İcra Müdürlüğünün 2019/10339 esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 19/12/2014 tanzim 30/05/2015 ödeme tarihli 13.280,00 TL bedelli, 19/12/2014 tanzim, 30/09/2015 ödeme tarihli 13.280,00 TL bedelli bonolara dayanılarak ilamsız icra takibine başlanıldığı, borçlunun süresinde bonoların tutarlarının tamamını elden ödediğini, alacaklıya hiçbir borcunun bulunmadığını belirterek, borca ve faize itiraz ettiği, bonoların unsurlarının tam olduğu görülmüştür. İİK'nun 63. maddesi uyarınca itiraz eden borçlu itirazın kaldırılması duruşmasında alacaklının dayandığı senet metninden anlaşılanlar dışında itiraz sebeplerinin değiştiremez ve genişletemez....

            İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/02/2021 NUMARASI : 2020/554 ESAS 2021/226 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 28. İcra Müdürlüğünün 2017/16313 E. sayılı dosyası üzerinden gönderilen 16.05.2017 tarihli ödeme emri iptal eden ve takibin iptaline ilişkin şikayetlerine ilişkin İstanbul 5. İcra Hukuk Mahkemesinin 13.11.2018 tarih ve 2017/612 E., 2018/854 K. sayılı ilamı kesinleşmeden yeniden gönderilen ödeme emrinin ve takibin iptaline karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür....

            UYAP Entegrasyonu