İcra dairesinin yetkisine itiraz halinde bu itiraz usulünce incelenip sonuçlandırılmadığı sürece geçerli bir takibin varlığından söz edilemez. Somut olayda, dava dilekçesinin ekindeki tarafları tacir olan sözleşmede yetki şartı olarak İstanbul (Anadolu) Mahkemeleri ve icra daireleri yetkili olarak belirlenmiştir. Davalı yan icra takibine itirazında Kırıkkale icra dairelerinin yetkili olduğundan bahisle yetkiye itiraz etmiştir. Sözleşmenini ifa yerinin ise Kırıkkale olduğu anlaşılmaktadır. Davalının icra dairesinin yetkisine yapmış olduğu itirazı usul ve yasaya uygundur. İşbu dava dayanağı olan icra takibinin ise yetkisiz icra müdürlüğünde başlatıldığı, davalının süresinde borca ve icra dairesinin yetkisine itiraz etmesi sonucu takibin durduğu, usulüne uygun başlatılmış geçerli bir icra takibi bulunmadığından HMK'nın 115/2 maddesi gereği dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
İcra Müdürlüğü’nün ... Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, başlatılan icra takibine dair ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, davalı taraf işbu takibe itiraz ettiğini ve haksız olan bu itiraz nedeniyle icra takibinin durduğunu, borçlunun itirazı haksız ve dayanaksız olduğunu, borçlunun itirazında borca, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiği ve bu haksız itirazı nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiğini, borçlunun uzun süreden beri müvekkile olan açık faturalardan kaynaklanan borcunu ödemediğini, müvekkilinin mal ve hizmeti teslim ettiğini ve bunun sonucunda alacağa konu faturayı tanzim ettiğini belirterek ... 33 . İcra Müdürlüğü’nün...Esas sayılı dosyasına yapılan davalının haksız itirazının iptali ile icra takibinin devamına, davalı/borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacı-alacaklı yüklenici 14.07.2014 tarihli dilekçesi ile Bodrum İcra Dairesi'nin yetkisini kabul ederek dosyanın Bodrum İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesini istemiştir. 17.07.2014 tarihli karar tensip tutanağı düzenlenerek dosya Bodrum İcra Müdürlüğü'ne gönderilmiştir. Bodrum 1. İcra Dairesi'nin 2014/4969 Esas sayılı dosyasında ilâmsız takiplerde ödeme emri düzenlenerek davalı borçluya gönderilmiş, 18.08.2014 günü tebliğ işlemi gerçekleşmiştir. Bundan sonra davalı borçlu vekilince 19.08.2014 tarihinde takibe ve borca itirazda bulunulmuştur. Bu itiraz üzerine takip durmuştur. Eldeki davada itirazın iptâli, takibin devamı ve icra-inkâr giderimi istenmiştir....
İcra takibine konu yersiz ödemenin borçlusu, takip borçlusunun murisi olup, takip muteriz borçlu hakkında mirasçı sıfatı ile yapılmaktadır. Borçlu ise mirası reddettiğinden murisin borcundan sorumlu olmadığını ileri sürerek takibin iptalini istemiştir. Bir diğer ifade ile borçlu olmadığını ileri sürmektedirler. Hukuk Genel Kurulu’nun, 19.11.2014 tarih ve 2013/12-2240 Esas 2014/929 Karar sayılı kararında, borçluların mirası reddettikleri nedeniyle borçlu olmadıklarına yönelik iddialarının borca itiraz olup, ödeme emri tebliği üzerine yasal sürede yapılması gerektiği kabul edilmiştir. Dairemizce, anılan karar doğrultusunda içtihat değişikliğine gidilerek, Hukuk Genel Kurulu’nca kabul edilen ilke benimsenmiştir. “İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir. Mesela ödeme, …sıfat itirazı gibi…....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsili ve kiralananın tahliyesi için başlatılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir....
ile icra takibine başlandığını, ancak davalı/borçlular tarafından borca itiraz edildiğini, yapılan itiraz üzerine arabuluculuk başvurusunda bulunulduğunu ancak anlaşmaya varılamadığını, borçluların haksız itirazlarının iptal edilerek takibin devamına ve davalının takip konusu alacağın %20'sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
. - K A R A R - Davacı vekili, davalının tükettiği elektrik enerjisinin bedelini ödememesi üzerine alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itiraz edildiğini iddia ederek itirazın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davalının borcun aslına ve miktarına itiraz olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı yanca başlatılan 2007/4759 Esas sayılı icra takibine karşı, borçlu davalı "5910 abone sayılı elektrik sayacı bulunmamaktadır. Bize gönderilen ödeme emrinde yazan böyle bir borcumuz yoktur" diyerek borca itiraz etmiştir. İİK.nun 67/1.maddesine göre itirazın iptali davasında umumi hükümler dairesinde alacağın ispat külfeti alacaklıya aittir. Bu durumda mahkemece davalının borca yaptığı itirazlar dikkate alınarak inceleme ve araştırma yapılmak gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
Aksi takdirde icra takibi yönünden senetteki imzayı kabul etmiş sayılır" hükmünü düzenlemektedir. Sadece borca itiraz eden ve böylece adi senetteki imzayı ikrar etmiş sayılan borçlu, artık icra mahkemesinde imzayı inkar edemez ve icra mahkemesi böyle bir imza inkarı üzerine imza incelemesi yapamaz. Somut olayda, takibe dayanak yapılan senet üzerindeki imzaya, borçlular tarafından açıkça ve ayrıca itiraz edilmediği, adı geçen borçlu şirketin icra mahkemesinde imza inkarında bulunduğu anlaşılmaktadır....
Kocaeli İcra Müdürlüğü'nün 2021/91644 esas sayılı dosyasının inelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu aleyhine 1 adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı,10 örnek ödeme emrinin borçlunun vasisine 31/08/2021 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davanın yasal süresi içinde vasi tarafından açıldığı anlaşılmıştır. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu İİK'nun 169. maddesi uyarınca, borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın İİK'nun 169/a maddesi gereğince incelenmesi gerekmektedir. İİK'nun 169/a maddesi uyarınca; borca itiraz halinde, borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat külfeti borçlulara aittir.Somut olayda davacı borçlu vasisi itirazlarını, İİK'nun 169/a maddesi normlarını haiz yazılı delillerle ispatlayamamıştır....
e düzenleme tarihi 20/02/2012 olan senetten doğan borcu nedeniyle ilamsız icra takibi başlatıldığın, davalı borçlu borca icra takibine, masraflara, faiz oranına, işlemiş faizi ve borcun tüm ferilerine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, ve takibin durduğunu, takip sonrası ara buluculuğa başvurulduğunu, 2021/... ara buluculuk dosya numarası ile yapılmış olan görüşme neticesinde anlaşılamama tutanağı tanzim edilerek taraflara tebliğ edildiğini, dava ve takibe konu senet bir bono olmakla açıkça borç ikrarı içerdiğinden davalının borca itiraz etmesinin mümkün olmadığı, borca itiraz ederken imza hakkında herhangi bir itiraz olmaması dolayısıyla imzayı da kabul ettiği görüldüğünü, davalının borculu olduğu ortada olduğunu, kambiyo senetlerinde mücerretlik ilkesinin geçerli olması bir yana müvekkil kambiyo senedine temel oluşturan hukuki ilişki yönünden de edinimi ifa etmekle davalıya iş bu edimin karşılığı olan bu senet bedelini ödemediğini, davalı borçlunun borcu kambiyo...