Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece yapılan yargılama sonunda sözleşmenin ifa yeri itibari ile davalının yetki itirazının haksız olduğu, ayrıca taraflar arasındaki uyuşmazlığın vade farkından kaynaklandığı taraflar arasında vade farkı hususunda bir defa uygulama bulunduğu, bu nedenle de vade farkı talebinin yerinde olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı aleyhine girişilen icra takibinde hem borca, hem de icra dairesi ile mahkemenin yetkisine itiraz etmiştir. Mahkemece kendi yetkisine yönelik itiraz incelenmiş olmasına rağmen icra takibine yönelik itiraz hususunda değerlendirme yapılmamıştır. Hal böyle olunca İİK.’ nun 50. maddesi uyarınca mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik davalı itirazı değerlendirilmeden yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; davalı alacaklı tarafından 2 adet çeke dayalı olarak borçlu hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin 18.03.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 20.03.2019 tarihinde yasal süresinde açıldığı, borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda, yetkiye, borca itiraz ettiği, mahkemece, takibe konu Ziraat Katılım Bankası A.Ş. Kayapınar Şubesine ait 27157 seri no.lu çek yönünden; yetki itirazının kabulü ile, davacı borçlu açısından İstanbul İcra Dairelerinin yetkisizliğine, bu çek yönünden yetkili Batman İcra Dairesine gönderilmesine, borca itiraz hakkında karar verilmesine yer olmadığına, takibe konu Kuveyt Türk Katılım Bankası A.Ş. Batman Şubesine ait 80251 seri no.lu çek yönünden; yetki itirazının reddine, borca itirazın reddine karar verildiği, kararın davalı alacaklı vekili tarafından istinaf edildiği anlaşılmıştır....

    Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, takibin yetkisiz yerde yapıldığı gerekçesi ile istemin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İİK.nun 50. maddesi hükmüne göre, takip hukukunda, HUMK.nun yetkiye dair hükümleri kıyas yoluyla uygulanır. Buna göre ilamsız icra takiplerinde genel yetkili icra dairesi borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesidir. İcra takibinde, borçlu tarafından yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz edilmiş ise mahkemece öncelikle yetki itirazının incelenerek karara bağlanması gerekir. Olayımızda davacı tarafından ... 3.İcra Müdürlüğü'nün 2010/10158 sayılı dosyası üzerinden davalı borçlu hakkında kira alacağına yönelik icra takibi başlatılmış olup borçlu tarafından süresinde yetki itirazı ile birlikte borcun esasına da itiraz edilmiştir. Mahkemece her ne kadar borca itiraz dilekçesi ekinde bulunan vekaletnamede borçlu şirketin adresinin “......

      Yetki itirazı, esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır, icra mahkemesi tarafından önce yetki meselesi incelenir. Mahkemece yetki itirazının kabulüne karar verilmesi halinde, yetkisizlik kararının kesinleşmesini müteakip, yetkisiz icra müdürlüğünce yapılan işlemler geçersiz olur. Borçlu, yetki itirazı ile birlikte borca itirazlarını bildirmemiş olsa bile, takibin şekline göre yetkili icra dairesince gönderilen ödeme emrinin tebliği üzerine, süresi içinde yetkili icra mahkemesine borca itirazlarını ve şikayetlerini sunabilir. Bir başka deyişle, yetkili icra dairesince, borçluya yeniden ödeme emri tebliğ edilmesi üzerine borçlu tarafından yapılacak itiraz ve şikayetler, o icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesince incelenerek değerlendirilir....

      -KARAR- Davacı vekili, davalı ile yapılan sözleşme ile tarafların İstanbul Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkisini kabul ettiklerini, bu nedenle davalının takip dosyasına yapmış olduğu yetki itirazının yerinde olmadığını iddia ederek davalının icra dosyasına yapmış olduğu yetki itirazının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, davacı şirket tarafından müvekkili aleyhine girişilen icra takibine sadece yetki açısından itiraz edildiğini, İİK’nun 50/2.maddesi uyarınca sadece yetki hususunda yapılan itirazın kaldırılmasının İcra Hukuk Mahkemelerinden istenebileceğini, mahkemenin davacının talebini değerlendirmede görevli ve yetkili olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....

        Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilinin temyizi üzerine, davalı aleyhine girişilen icra takibinde hem borca hem de icra dairesi ile mahkemenin yetkisine itiraz edildiği, mahkemece kendi yetkisine yönelik itiraz incelenmiş olmasına rağmen icra takibine yönelik itiraz hususunda değerlendirme yapılmadığı, İİK.nun 50.maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik davalı itirazı değerlendirilmeden hüküm kurulmasında isabet görülmediğinden bahisle karar bozulmuştur. Bozma kararına uyan mahkemece icra takibinin yetkisiz icra dairesinde yapıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davalı akdi ilişkiyi inkar etmemiştir....

          Borca ve yetkiye itiraza dair dilekçesinde kendi ikâmetgahı Bakırköy İcra Dairesinin yetkili olduğunu ileri sürmüş, borca itirazında ise, “alacaklı şirkete takip talebinde belirtilen miktarda borcum yoktur” şeklinde itirazda bulunmuştur. Davaya cevap dilekçesinde de, aynı itirazları tekrarlamış, yine takip talebinde belirtilen miktarda borcu olmadığını, faiz miktarları ve oranlarının yanlış ve fahiş olduğunu beyan etmiştir. Davalının gerek icra dosyasındaki, gerek cevap dilekçesindeki borca itirazı, açıkça takip talebinde istenen miktara ilişkin bir itiraz olup, istenen miktarda borcun olmadığına dair bir borca itirazdır. Bu itirazdan, davacı alacaklı ile aralarında akdi bir ilişki olmadığı, kumaş alım satımı yapılmadığına dair itiraz olduğu değil, talep edilen alacağın fazla talep edildiğine dair itiraz olduğu anlaşılmaktadır....

            Kanunun gerekçesinde, mahkemenin yer itibariyle yetkisi konusundaki hükmün kamu düzenine ilişkin olduğu açıkça ifade edilmiş ve 5. maddede belirtilen yetki kuralına aykırı sözleşmelerin geçersiz olduğu belirtilmiştir. Bu durumda, yetki itirazı ilk itirazlardan olmadığından, taraflar yargılama bitinceye kadar yetki itirazında bulunabileceği gibi, mahkeme de yargılamanın her aşamasında kendiliğinden yetkisizlik kararı verebilir. Somut olayda, davacı sendika tarafından, sendika aidat alacaklarının tahsili için Ankara 23. İcra Müdürlüğünün 2012/16135 esas sayılı dosyası ile icra takibi yapılmış ve takip borçlusu Beycuma Belediyesi tarafından kanuni süresi içerisinde yetkiye ve borca itiraz edilmesi sebebiyle takip durmuştur. İtirazın iptali davalarında, yetkiye itiraz olması durumunda mahkemece ilk önce bu hususun değerlendirilmesi gerekmektedir....

              İcra Müdürlüğünün ... E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine 25/11/2019 havale tarihli dilekçesi ile yetki yönünden ed itiraz edilmesi üzerine davalının yetki itirazı kabul edilerek, icra dosyasının davalının talebi / yetki itirazı doğrultusunda yetkili olarak belirlediği İstanbul Anadolu İcra Dairelerine gönderilerek burada İstanbul Anadolu ... İcra Dairesi ... esasını aldığını, akabinde davalı yan, kendisi tarafından yetkili olarak belirlenen İstanbul Anadolu ... İcra Dairesi'nin ... E. sayılı dosyasında sunduğu itiraz dilekçesinde borca itiraz etmiş olup icra dairesinin yetkisine itiraz etmediğini, davalı yanın İzmir ... İcra Müdürlüğünün ... E. sayılı dosyasına yaptığı yetki itiraz ile kendi belirlediği İstanbul Anadolu ... İcra Dairesi'nin ... E. sayılı icra dosyasından düzenlenen ödeme emrine yetki itirazında bulunmaksızın itiraz etmesi ve itirazın iptali istemiyle davalı aleyhine İstanbul Anadolu 4....

                İcra Müdürlüğünün 2019/14764 E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine 25/11/2019 havale tarihli dilekçesi ile yetki yönünden ed itiraz edilmesi üzerine davalının yetki itirazı kabul edilerek, icra dosyasının davalının talebi / yetki itirazı doğrultusunda yetkili olarak belirlediği İstanbul Anadolu İcra Dairelerine gönderilerek burada İstanbul Anadolu 17. İcra Dairesi 2020/3780 esasını aldığını, akabinde davalı yan, kendisi tarafından yetkili olarak belirlenen İstanbul Anadolu 17. İcra Dairesi'nin 2020/3780 E. sayılı dosyasında sunduğu itiraz dilekçesinde borca itiraz etmiş olup icra dairesinin yetkisine itiraz etmediğini, davalı yanın İzmir 28. İcra Müdürlüğünün 2019/14764 E. sayılı dosyasına yaptığı yetki itiraz ile kendi belirlediği İstanbul Anadolu 17. İcra Dairesi'nin 2020/3780 E. sayılı icra dosyasından düzenlenen ödeme emrine yetki itirazında bulunmaksızın itiraz etmesi ve itirazın iptali istemiyle davalı aleyhine İstanbul Anadolu 4....

                UYAP Entegrasyonu