YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının usulsüz tebligat iddialarının gerçek dışı ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, icra takibinde borçlunun mernis adresinin tebligat adresi olarak belirtildiğini, borca, yetkiye ve imzaya itirazların süresinde yapılmadığını, gecikmiş itiraz ile usulsüz tebligat birbirinden farklı kurumlar olup, ileri sürülen taleplerin çelişkili olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, gecikmiş itirazın reddine, yetkiye, imzaya, borca ve fer'ilere itirazın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir....
Davacı taraf dava dilekçesinde ; icra takibinin yetkili İzmir, aksi takdirde Diyarbakır icra müdürlüğünde yapılması gerektiğini beyanla, yetki itirazında bulunulmuş, mahkemece davacının yetki itirazı kabul edilerek dosyanın Diyarbakır icra müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiştir. HMK 19/2 maddesinde ; ''Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir....
Somut olayda, davacı yetkiye, borca ve imzaya itiraz etmiş, yetki itirazı değerlendirilmeden dosyanın işlemden kaldırılmasına ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. İİK'nun 169/a-1. maddesinin son cümlesine göre; icra mahkemesi hakimi, yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir. Bu nedenle borçlunun icra müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazı yönünden dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilemez. O halde mahkemece, öncelikle borçlunun yetki itirazının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile yetki itirazı yönünden de davanın açılmamış sayılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. Tüm bu nedenlerle eksik inceleme sonucu verilen karara yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın HMK'nun 353/1- a(6) maddesi uyarınca kaldırılmasına, dosyanın yeniden yargılama yapılmak üzere mahkemesine iadesine karar verilmiştir....
İcra takibine konu yersiz ödemenin borçlusu, takip borçlusunun murisi olup, takip muteriz borçlu hakkında mirasçı sıfatı ile yapılmaktadır. Borçlu ise mirası reddettiğinden murisin borcundan sorumlu olmadığını ileri sürerek takibin iptalini istemiştir. Bir diğer ifade ile borçlu olmadığını ileri sürmektedirler. Hukuk Genel Kurulu’nun, 19.11.2014 tarih ve 2013/12-2240 Esas 2014/929 Karar sayılı kararında, borçluların mirası reddettikleri nedeniyle borçlu olmadıklarına yönelik iddialarının borca itiraz olup, ödeme emri tebliği üzerine yasal sürede yapılması gerektiği kabul edilmiştir. Dairemizce, anılan karar doğrultusunda içtihat değişikliğine gidilerek, Hukuk Genel Kurulu’nca kabul edilen ilke benimsenmiştir. “İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir. Mesela ödeme, …sıfat itirazı gibi…....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/725 esas sayılı dosyasından konkordato talebinde bulunması nedeni ile Adana 5.İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/530 esas 2019/602 karar sayılı kararı ile takibin iptaline karar verildiğini, konkordato talebinden vazgeçen borçlu lehine verilen tedbir kararının kaldırılmış olması nedeniyle yeniden icra takibine başlanıldığını, daha önceden aleyhine icra takibi başlatılan borçlunun imzaya ve borca itiraz etmeyip aleyhine yeniden icra takibine başlanılması ile hiçbir yasal geçerli belge sunmadan imzaya ve borca itiraz etmesi ile mahkemece icra takibinin teminatsız olarak durdurulması ile emeline ulaştığını belirterek davanın reddine, kötü niyetli borçlunun %20'den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına, haksız imza itirazı nedeni ile %10 para cezasına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından genel kredi sözleşmesine ve hesap kat ihtarına dayalı olarak genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emri tebliği üzerine borçluların, yasal sürede icra dairesine verdikleri dilekçe ile borca, faize, faiz oranına ve imzaya itiraz ettikleri, icra müdürlüğünce takibin durmasına karar verilmesi ile duran takibin devamını sağlamak için alacaklı vekilinin, itirazın kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, borçluların genel kredi sözleşmesini ve sözleşme altındaki imzayı kabul etmedikleri ve sözleşmenin İİK'nun...
İcra Müdürlüğünün 2019/14764 E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine 25/11/2019 havale tarihli dilekçesi ile yetki yönünden ed itiraz edilmesi üzerine davalının yetki itirazı kabul edilerek, icra dosyasının davalının talebi / yetki itirazı doğrultusunda yetkili olarak belirlediği İstanbul Anadolu İcra Dairelerine gönderilerek burada İstanbul Anadolu 17. İcra Dairesi 2020/3780 esasını aldığını, akabinde davalı yan, kendisi tarafından yetkili olarak belirlenen İstanbul Anadolu 17. İcra Dairesi'nin 2020/3780 E. sayılı dosyasında sunduğu itiraz dilekçesinde borca itiraz etmiş olup icra dairesinin yetkisine itiraz etmediğini, davalı yanın İzmir 28. İcra Müdürlüğünün 2019/14764 E. sayılı dosyasına yaptığı yetki itiraz ile kendi belirlediği İstanbul Anadolu 17. İcra Dairesi'nin 2020/3780 E. sayılı icra dosyasından düzenlenen ödeme emrine yetki itirazında bulunmaksızın itiraz etmesi ve itirazın iptali istemiyle davalı aleyhine İstanbul Anadolu 4....
İcra Müdürlüğünün 2019/14764 E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine 25/11/2019 havale tarihli dilekçesi ile yetki yönünden ed itiraz edilmesi üzerine davalının yetki itirazı kabul edilerek, icra dosyasının davalının talebi / yetki itirazı doğrultusunda yetkili olarak belirlediği İstanbul Anadolu İcra Dairelerine gönderilerek burada İstanbul Anadolu 17. İcra Dairesi 2020/3780 esasını aldığını, akabinde davalı yan, kendisi tarafından yetkili olarak belirlenen İstanbul Anadolu 17. İcra Dairesi'nin 2020/3780 E. sayılı dosyasında sunduğu itiraz dilekçesinde borca itiraz etmiş olup icra dairesinin yetkisine itiraz etmediğini, davalı yanın İzmir 28. İcra Müdürlüğünün 2019/14764 E. sayılı dosyasına yaptığı yetki itiraz ile kendi belirlediği İstanbul Anadolu 17. İcra Dairesi'nin 2020/3780 E. sayılı icra dosyasından düzenlenen ödeme emrine yetki itirazında bulunmaksızın itiraz etmesi ve itirazın iptali istemiyle davalı aleyhine İstanbul Anadolu 4....
İcra Müdürlüğünün ... E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine 25/11/2019 havale tarihli dilekçesi ile yetki yönünden ed itiraz edilmesi üzerine davalının yetki itirazı kabul edilerek, icra dosyasının davalının talebi / yetki itirazı doğrultusunda yetkili olarak belirlediği İstanbul Anadolu İcra Dairelerine gönderilerek burada İstanbul Anadolu ... İcra Dairesi ... esasını aldığını, akabinde davalı yan, kendisi tarafından yetkili olarak belirlenen İstanbul Anadolu ... İcra Dairesi'nin ... E. sayılı dosyasında sunduğu itiraz dilekçesinde borca itiraz etmiş olup icra dairesinin yetkisine itiraz etmediğini, davalı yanın İzmir ... İcra Müdürlüğünün ... E. sayılı dosyasına yaptığı yetki itiraz ile kendi belirlediği İstanbul Anadolu ... İcra Dairesi'nin ... E. sayılı icra dosyasından düzenlenen ödeme emrine yetki itirazında bulunmaksızın itiraz etmesi ve itirazın iptali istemiyle davalı aleyhine İstanbul Anadolu 4....
YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın süresinde olmadığını, davacılar vekilinin takip dosyasına daha önce vekalet sunarak, 23/09/2019 tarihinde borca itiraz talebini icra müdürlüğüne yaptığını, itiraz mercii İcra Mahkemesi olduğundan itirazın reddedildiğini, borçluların İcra Müdürlüğüne yaptığı itirazda, imzaya itiraz etmediklerini, borca ve imzaya itirazın 5 günlük yasal süreden sonra yapıldığını, davacıların iddialarının yerinde olmadığını belirterek, davanın reddi ile %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına ve %10'dan aşağı olmamak üzere para cezasına hükmedilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davacıların davasının reddine karar verilmiştir....