"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra Emrine İtiraz K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ilamlı takibe yapılan şikayete ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 13.01.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.02.2018 günlü ve 2018/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 21.02.2018 tarihli ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.03.2018 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 26.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
- K A R A R - Dava İcra ve İflas Kanunu’nun 177 nci maddesinin 2 ve 4 ncü maddelerine dayalı iflas davasıdır. Davalı şirket vekili takibe genel haciz yolu ile başlandığını, itiraz üzerine açıla itirazın iptali davası sonunda takibe devam edilerek alacak miktarından daha fazla haciz yapıldığını, takibin icra emrine dayalı olmadığını ve gönderilen icra emrinin alacağa değil yargılama giderlerine ilişkin olduğunu ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece icra emri tebliğine rağmen borcunu ödemeyen davalı şirketin, İcra ve İflas Kanunu’nun 177/4 maddesi uyarınca iflasına karar verilmiş; hüküm davalı şirket vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra emrine itiraz Dava konusu uyuşmazlık, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe ilişkin olup, belirgin biçimde Dairemizin inceleme alanı dışında kalmakta ve niteliği bakımından ... Başkanlar Kurulu’nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, ... Büyük Genel Kurulu’nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi ... (12.) Hukuk Dairesi’nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 05.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/11/2020 NUMARASI : 2020/71 ESAS 2020/202 KARAR DAVA KONUSU : İcra Emrine İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Sivas İcra Müdürlüğü’nün 2020/6566 Esas sayılı takip dosyasında müvekkili aleyhine 4- 5 icra emri gönderildiğini, ödeme emrinin 26/02/2020 tarihinde müvekkiline tebliğ edildiğini, yasal süre içerisinde söz konusu takibe itiraz ettiklerini, müvekkili aleyhine başlatılmış olan takipte askerlik dönemi ücret alacağı, bakiye ücret alacağı ve UBGT ücret alacağı için günlük %5 yasal faiz talep edildiğini, talep edilen bu faiz miktarının fahiş olduğunu, kabul edilebilir hiçbir yanı olmadığı gibi usul ve esaslara aykırılık teşkil ettiğini, icra emrine konu Sivas 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :... 5.İcra Mahkemesi KARAR TARİHİ :22.7.2009 DAVACI(ALACAKLI) :... DAVALI(BORÇLU) :... ÜÇÜNCÜ ŞAHIS : İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Alacaklı tarafından kira alacağının tahsili için tahliye talepli olarak başlattığı icra takibinin itiraz edilmeksizin kesinleşmesi üzerine icra mahkemesine başvurarak kiralananın tahliyesini istemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, karar davacı alacaklı tarafından temyiz edilmiştir....
Alacaklı kiralayan, borçlunun takibe itiraz etmemesi üzerine kesinleşen takip nedeniyle 01.04.2013 tarihinde açtığı dava ile tahliye isteminde bulunmuştur. İİK. 269/a madde hükmüne göre borçlu itiraz etmez, ihtar müddeti içinde kira borcunu ödemezse ihtar müddetinin bitim tarihini takip eden altı ay içinde alacaklı icra mahkemesine başvurarak tahliye isteminde bulunabilir. Takibe dayanak yapılan ve karara esas alınan 5 yıl süreli yazılı kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı kiralayan tarafından 07.01.2013 tarihinde başlatılan tahliye istekli icra takibinde 2012 Yılı 11. Ay kirasından kalan 14.970,86 TL, 2012 yılı 12. Ay ile 2013 yılı 1.ay kirası ve faiz olmak üzere toplam 48.013,42 TL nin tahsili istenilmiştir. Ödeme emrinin tebliğine rağmen davalı borçlu tarafından takibe itiraz edilmemiş olup, kesinleşmesi üzerine açılan bu dava ile tahliye isteminde bulunulmuştur....
nun 67/1. maddesinde, açıkça bir yıllık dava açma süresinin ödeme emrine vaki itirazın alacaklıya tebliğ tarihinden itibaren başlayacağı öngörülmüştür. Aynı kanunun 62/2. maddesinde de itirazın alacaklıya tebliği zorunluluğu getirilmiştir. Borçlu ... icra takibini haricen öğrenmesi üzerine, 28.01.2010 tarihinde borca itiraz etmiştir. İcra müdürlüğünce alacaklı vekiline itiraz dilekçesinin tebliğ edildiğine ilişkin bir belge dosya içinde bulunmamaktadır. Bu durumda, mahkemece itiraz dilekçesi tebliğ edilmediğine göre davanın süresinde olduğu dikkate alınarak, işin esasının incelenmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Hükmün yukarda açıklanan nedenle BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 16.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı borçlu vekili cevap dilekçesinde özetle; icra dosyasına 22.12.2020 tarihli dilekçe sunarak borca ve yetkiye itiraz ettiklerini, takibin icra müdürlüğünce durdurulduğunu, itiraz dilekçesinin sonuç kısmında takibe, ödeme emrine, asıl alacağa, borca, işlemiş ve işleyecek faize ve ferilerin tümüne yasal süre içerisinde itiraz ettiklerini belirttiklerini, davanın haksız ve yersiz olduğunu beyanla reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece Mahkemesi; davalı borçlunun 22.12.2020 tarihli borca itiraz dilekçesi içeriğinden ve sonuç bölümünden yetkiye, takibe, ödeme emrine, asıl alacağa, borca, işlemiş ve işleyecek faiz ile ferilerine itiraz ettiğinin açıkça olduğu, bu haliyle borcun tamamına itiraz ettiğinin anlaşıldığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar vermiştir....
Davalı vekili, yetkili icra dairesi ve mahkemenin davalının ikametgah yeri olan Konya İcra Dairesi ve mahkemesi olduğu, ilk itirazında bulunduğu gibi takibe konu adi belgedeki imzanın davalıya ait olmadığını ileri sürüp, akdi ilişkiyi inkarla davanın reddi ile tazminata karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davalının ikametgahının Konya olduğu gerekçesiyle mahkemenin yetkisizliğine, yetkili mahkemenin Konya Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İlamsız icra takibinde gönderilen ödeme emrine karşı, borçlu vermiş olduğu itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itirazla birlikte dayanak belgedeki imzaya ve borcun esasına da itiraz etmiştir. Bu itirazdan sonra açılan itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz etmiştir....
Davalı icra müdürlüğüne verdiği dilekçesinde takibe yönelik itirazlarını bildirmiş ise de; dilekçe üzerinde icra müdürü veya yardımcısı tarafından atılmış bir havale ve tarih bulunmamaktadır. Diğer taraftan dilekçe ile ilgili olarak icra müdürlüğünce 10.02.2011 tarihinde işlem yapılmış ise de, bu işlemden de dilekçenin verildiği tarih tespit edilememektedir. Şu durumda, ödeme emrine itiraz dilekçesinin hangi tarihte verildiği ilgili icra müdürlüğünden sorulup araştırılarak; itiraz tarihinin kesin olarak saptanmasından sonra, itirazın süresi içerisinde yapılıp yapılmadığının belirlenmesi ve hâsıl olacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....