GEREKÇE : Dava, davacının sebepsiz zenginleşme temeline dayalı olarak başlatmış oolduğu takibe ilişkin itirazın iptali davasıdır. İtirazın iptali davası, İİK'nun 67. maddesinde düzenlenmiş kendine özgü bir dava türü olup, icra takibine sıkı sıkıya bağlıdır. Geçerli bir ilamsız icra takibinin bulunması, borçluya gönderilen ödeme emrine süresi içerisinde itiraz edilmesi bu dava için özel bir dava şartı olarak öngörülmüştür. İtirazın iptali davalarında yetkili icra dairesinde usulüne uygun olarak yapılmış icra takibi bulunması dava şartı olup HMK'nın 138 ve 140. maddeleri gereğince dava şartlarının öncelikle incelenmesi gerekmektedir. 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 50/1. maddesine göre "para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur." Davalı icra takibinde borca ve yetkiye itiraz ederek adresinin bulunduğu Ankara İcra Müdürlüğünün takipte yetkili olduğunu belirtmiştir....
Esas sayılı dosyasıyla davalı adına icra takibi başlatıldığını, süresi içerisinde de davalının borca ve yetkiye itiraz ettiğini, yetki itirazı nedeniyle dosya yetkili ... icra müdürlüğüne gönderildiğini, ilgili icra dairesince gönderilen ödeme emrine 09.03.2022 tarihinde davalı tarafça borca itiraz edildiğini, davalı tarafın icra müdürlüğüne yapmış olduğu itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, müvekkilinin davalıdan alacağının sabit olduğunu, bu duruma rağmen ödeme yapılmayarak mağdur edilen müvekkilinin kötü niyetle alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itiraz edilerek de daha fazla mağdur edildiğini, davacı müvekkilinin icra takibine konu bu alacağının belli veya belirlenebilir nitelikte olduğunu ayrıca icra takibine yapılan itirazın kötü niyetle yapıldığının sabit olduğunu, bu sebeplerle icra inkar tazminatı taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerektiğini, tüm bu durumlar dışında söz konusu taşınmazdaki daire sahiplerinin de davalının bu tutumu karşısında müvekkile hak...
-----sayılı takip dosyasının ------- incelenmesinde: Ödeme emrinin---- tarihinde borçlu ----- edildiği, borçlu ----- tarihinde tebliğ edildiği, borçlular adına -------- tarafından 06/08/2021 tarihinde borca itiraz dilekçesi sunulduğu, borca itiraz dilekçesinin yasal süresinde olduğu ancak borca itiraz dilekçesi ekinde sunulan vekaletnamenin incelenmesinde vekaletnameyi verenin borçlu---- --- adına vekaletin bulunmadığı, ibraz edilen vekaletin de borçlu ----kapsamadığı, icra dairesince --- karar tensip tutanağı ile takibin durdurulduğu, borçlu gider avansı olmadığından borca itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ edilmediği, öğrenme tarihinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü sürede itirazın iptali davasının açıldığı tespit edilmiştir. Mahkememizce celse arasında---- ----- adına vekaletname sunulup sunulmadığı sorulmuş, icra dairesinin ----tarihli cevabı yazı ile --------adına düzenlenen vekaletnamenin gönderildiği görülmüştür....
Esas sayılı icra takip dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, haksız itiraz nedeniyle %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP : Davalı taraf davaya karşı cevap dilekçesi sunmamıştır. DELİLLER : Ankara Batı İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyası, tarafların ticaret sicil kayıtları, BA-BS formları ile tüm dosya kapsamı. GEREKÇE : Dava, icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı borçlu tarafından, Ankara Batı İcra Müdürlüğü nezdinde başlatılan ... esas sayılı icra takibine yapılan itirazda; ... İcra Dairelerinin yetkili olduğundan bahisle icra dairesinin yetkisine de itirazda bulunulmuştur. Somut olayda alacaklı- davacı tarafından girişilen icra takibinde davalı-borçlu hem icra dairesinin yetkisine hem de borca süresinde itiraz etmiş, yapılan bu itiraz neticesinde icra takibi durmuştur....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2024/429 KARAR NO : 2024/443 DAVA : İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 12/06/2024 KARAR TARİHİ : 25/06/2024 Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, sened dayalı alacağını tahsil amacıyla ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyası ile icra takibine başladığını, davalı borçlu tarafından yetkiye ve alacağı yapmış olduğu itiraz nedeniyle takibi durdurulduğunu, taraflarınca yetkiye ilişkin itiraz kabul edildiğini, yetkili ... İcra Müdürlüğü ......
Somut olayda; davacı şirket, faturaya dayalı olarak, davalı şirket aleyhine19.08.2013 tarihinde ilamsız icra takibi başlatmış, ödeme emri davalı şirkete 01.10.2013 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu (davalı) şirket vekili 02.10.2013 tarihli itiraz dilekçesiyle borca ve faize itiraz etmiş, aynı gün icra hukuk mahkemesinde, dayanak belgelerin ödeme emrine eklenmediği gerekçesiyle ödeme emrinin iptali için dava açmış, bu sırada alacaklı vekili 21.10.2013 tarihinde temyize konu itirazın iptali davasını açmış, itirazın iptali davasının yargılaması devam ederken, icra mahkemesince 26.12.2013 tarihli ilamla, ödeme emriyle birlikte dayanak belge örneklerinin borçluya gönderilmediğinden bahisle, ödeme emrinin iptaline karar verilmiş, ödeme emrinin iptaline karar verilmesi nedeniyle huzurdaki itirazın iptali davası da reddedilmiştir. İtirazın iptali davasının görülebilmesi için usulüne uygun açılmış bir icra takibinin bulunması gerekir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/03/2020 NUMARASI : 2019/629 ESAS, 2020/248 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı borçlular vekili dava dilekçesinde özetle; davalı bankanın müvekkili hakkında çeke dayalı kambiyo takibi yürüttüğü, ancak bu çekin müvekkili şirketin davalı bankaya olan kredi riskine karşı teminat çeki olarak verildiğini, müvekkili şirket ile alacaklı arasında 15.05.2017 tarihli kredi sözleşmesi bulunduğunu, bu nedenle kambiyo takibine konu olmayacağını, çek tazminatından sadece keşidecinin sorumlu olduğunu, belirterek takibe itiraz etmiştir....
Bunun üzerine alacaklı vekili takip dosyasının yetkili icra müdürlüğüne intikalini sağlayarak Sakarya 5.İcra Müdürlüğü’nün 2013/4903 Esas sayılı dosyasından borçlu-davalıya yeni ödeme emri tebliğini yaptırmış, bu icra dosyasında da, borçlu süresinde (29.07.2013 tarihinde) borca itiraz etmiştir. Her dava, dava tarihindeki hukuki duruma göre değerlendirilir. İtirazın iptali davasının dava koşullarından birisi de, geçerli ilamsız icra takibi yapılmış ve bu dosyadan çıkarılan ödeme emrine itiraz edilmiş olması koşuludur. Bu davanın açıldığı tarihte bu koşul mevcut değildir. Yetki itirazının kabulü ile Sakarya 5.İcra Müdürlüğü’nün 2013/4903 Esas sayılı icra dosyasında tebliğ edilen ödeme emrindeki borca itiraza karşı açılmış bir dava yoktur. Hal böyle olunca, İstanbul Anadolu 24.İcra Müdürlüğü'nün 2013/10730 Esas sayılı takibin devamı için açılan davanın Sakarya 5.İcra Müdürlüğü'nün 2013/4903 Esas sayılı takibin devamını sağlayacak şekilde sonuçlandırılması mümkün değildir....
Bununla birlikte icra takibine itiraz edilirken yetkiye de itiraz edilmiş, fakat yetkili icra dairesi gösterilmemiş olması nedeniyle icra dairesinin yetkisine itiraz usulüne uygun olmayıp, yerinde değildir. Bunun yanı sıra Mahkemece yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir. İİK'nun 50 nci maddesi, icra dairelerinin yetkisini düzenlemiştir. İtirazın iptali davası için İİK'nda özel bir yetki kuralı öngörülmemiştir. Bu nedenle, yetkili mahkeme, HUMK'nun 9 ncu ve devamı maddelerinde tanzim edilen yetki kurallarına göre belirlenecektir. Dolayısıyla, itirazın iptali davasının icra takibinin yapıldığı yer mahkemesinde bakılacağı gibi bir zorunluluk söz konusu değildir. Doğal olarak, icra takibinde icra dairesinin yetkisine itiraz edilmemiş olması veya itirazın usulüne uygun olmaması yalnız takibin yapıldığı yer mahkemesinin yetkili olmasını gerektirmez....
IV-Alacaklının İtirazın Giderilmesi Talebinden Sonra Açılan Menfi Tespit Davasında Hukuki Yarar İlamsız icra takibine karşı süresi içinde yapılan itiraz ile veya gecikmiş itiraz nedeninin icra mahkemesince kabulü icra takibine devam edebilmek için alacaklının başvurusu ile itirazın giderilmesi gerekir. Bunun için alacaklının ya itirazın kaldırılması için icra mahkemesine başvurması veya genel mahkemelerde itirazın iptali davası açmış olması gerekir. Alacaklının bu yollardan birine başvurmasından sonra açılan menfi tespit davasında hukuki yarar bulunup bulunmadığı konusu da önemlidir. 1-Alacaklının İtirazın Kesin Kaldırılması Talebinde Bulunmasından Sonra Açılan Menfi Tespit Davasında Hukuki Yarar İlamsız icra takibine konu edilen alacak İİK’nun 68.ve 68-a maddesinde sayılan belgelerden birine dayanması halinde alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kesin kaldırılmasını talep edebilir. Talep üzerine verilecek icra mahkemesi kararları kesin hüküm teşkil etmez....