Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davanın Hukuki Niteliği: Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır. Davanın Hukuki Sebebi: İtirazın iptalini düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)'nun 67/1. Maddesindeki "Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir." şeklindeki düzenlemedir....

    İtirazın iptali davasında ispat yükü kural olarak davacı alacaklıdadır. Ancak borçlunun itirazındaki beyana göre ispat yükü yer değiştirebilir. Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir. Somut olayda, davalı borçlu takibe itirazında, özel bir itiraz nedenine dayanmadığından genel olarak borca ve ferilerine itiraz ettiğini bildirmekle yetindiğinden ispat yükü davacı alacaklıdadır....

      İtirazın iptali davasında ispat yükü kural olarak davacı alacaklıdadır. Ancak borçlunun itirazındaki beyana göre ispat yükü yer değiştirebilir. Borçlu itirazın iptali davasına karşı vereceği cevapta ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir, borçlu her türlü borca itirazını ödeme emrine itirazından bağımsız olarak ileri sürebilir. Somut olayda, davalı borçlu takibe itirazında, özel bir itiraz nedenine dayanmadığından genel olarak borca ve ferilerine itiraz ettiğini bildirmekle yetindiğinden ispat yükü davacı alacaklıdadır....

        Mahkemece; Ali yönünden; ödeme emrinin Ali'ye 18/01/2021 tarihinde tebliğ edildiği, İİK 168. maddesinin 4. ve 5. bentlerine göre kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra mahkemesinde imzaya borca itiraz edebilir, davacının süresinden sonra itiraz ettiği anlaşıldığından bu davacı yönünden borca itiraz taleplerinin reddine, ödeme emrinin iptali talebi, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde yapılması gerektiği, davacının ödeme emrine yönelik şikayet süresi de geçtiği anlaşıldığından ödeme emrinin iptali talebinin de reddine karar verilmiştir. Gülsüm yönünden; ödeme emrinin Gülsüm'e 21/01/2021 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu, davacıya gönderilen tebliğ mazbatası incelendiğinde takip dayanağı bono örneğinin borçluya gönderildiğine ilişkin bir ibarenin bulunmadığı, davalının icra takibine dayanak belgenin gönderildiğini ispat edemediğinden Gülsüm'e gönderilen ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir....

        Menfi tespit davası yönünden hukuki yarar davanın takipten önce veya sonra açılmasına göre farklı değerlendirmeye tabi tutulmalıdır. İcra takibinden önce menfi tespit davası açılabilmesi için borçlunun borçlu olmadığının hemen tespit edilmesinde korunmaya değer bir hukuki yararının bulunması gerekir. Taraflar arasındaki hukuki ilişki belirsizlik içeriyorsa ve bu belirsizlik nedeniyle borçlunun durumu tehlikede ise veya borçlunun durumu tereddüt içindeyse menfi tespit davası sonucunda verilecek kararla belirsizlik veya tehlike ortadan kalkacaksa hukuki yararın mevcut olduğu kabul edilmelidir. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında hukuki yararı bakımından çeşitli ihtimalle ortaya çıkabilir: -Borçlu icra takibinden sonra fakat ödeme emrine henüz itiraz edebileceği dönemde, ödeme emrine itiraz edilebilir. -Menfi tespit davası açabilir veya her iki yolla birlikte başvurabilir....

          tarihinde e-tebliğ edildiğini, borçlu sigorta şirketi tarafından 21.02.2022 tarihinde hiçbir borçlarının bulunmadığını talep edilen tazminat talebinin poliçe teminatı kapsamında olmadığının şirketlerinin sorumluluğu bulunmadığından bahisle borca itiraz edildiğini, borçlunun icra takibine ve borca yaptığı itiraz haksız olduğunu, itirazın iptali ve takibin devamını talep ve dava etmiştir....

            İcra Müdürlüğünün 2010/3618 Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini borçlunun 21/06/2010 tarihinde vekili aracılığıyla borca, ödeme emrine, faize ve ferilerine itiraz ederek takibin durduğunu, itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, kat maliklerinin borçlarını düzenleyen Kat Mülkiyeti Kanununun 18. maddesi olduğunu, ana gayrimenkulün genel giderlerine katılmayı düzenleyen Kat Mülkiyeti Kanununun 20. maddesinde olduğunu, davalının esas alacak ve ferileri hakkında yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli itirazın iptaline ve takibin devamına, itiraz haksız ve kötü niyetli olduğundan tarafına alacağın % 40'ından az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesi istenilmiştir. Davacı vekili 22/12/2014 tarihli ıslah dilekçesi ile itirazın iptali olan davasını alacak davasına dönüştürmüş ve 6.966.00 TL ortak gider alacağının davalıdan tahsilini istemiştir. Mahkemece ... 8....

              Borçlu, ödeme emrine itiraz ederken bildirmediği, itiraz sebeplerini de itirazın iptali davasında ileri sürebilir. İtirazın iptali davasının açılacağı; itirazın alacaklıya tebliğ tarihinden itibaren 1 yıllık süre, dava şartlarından ve hak düşürücü süre niteliğinde olup, resen dikkate alınması ve 2004 sayılı yasanın 19. Maddesi hükmüne göre hesaplanması gerekir. İtirazın iptali davasında davalı borçlu dava dilekçesini tebellüğ ettiği tarihten itibaren iki hafta içinde vereceği cevap dilekçesinde evvelce ödeme emrine itiraz ederken ileri sürdüğü itiraz sebepleri ile bağlı değildir. Davalı, ödeme emrine itiraz ederken mevcut olduğu halde ileri sürmediği itiraz sebeplerini de ilk defa itirazın iptali davasında verdiği cevap dilekçesinde ileri sürebilir. İtirazın iptali davasında, ispat yükü kural olarak davayı açan alacaklıda olup, davacı alacaklı, davalı borçlu tarafından itiraz edilen takip konusu alacağının varlığını ve miktarını genel hükümlere göre ispatla yükümlüdür....

                Genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde icra müdürü borçluya İİK 60/1 maddesi hükmüne göre örnek 7 ödeme emri göndermesi gerekirken sehven örnek 4-5 icra emri gönderilmiş olup takip talebine aykırı olarak gönderilen icra emrinin süreye tabi olmadan şikayet yolu ile iptali mümkündür. İlamsız icra takibinde borçluya gönderilen icra emri ile takip kesinleştirilemez. Somut olayda ise borçluya icra emri gönderildiği bu icra emrine karşı borçlunun icra dairesinde itiraz ettiği takibin durdurulduğu, alacaklının icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını talep ettiği anlaşılmakla, mahkemece işin esasına girilmeden ilamsız icra takibine karşı icra emri çıkarılamayacağı gerekçesi ile itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

                  Bu durumda davalı icra takibine itirazını geri aldığından itirazın iptali davasının yasal süre içerisinde ödeme emrine yapılmış bir itirazın varlığına ilişkin dava şartı ortadan kalkmış olup, açılan dava Ankara 17. İcra Müdürlüğünün 2018/14149 sayılı takip dosyasına itirazın iptali yönünden konusuz kalmıştır. İtirazın iptali davasında yasal süre içerisinde ödeme emrine yapılmış bir itirazın varlığı dava şartı olduğundan takibe konu borcun ödenip ödenmediği hususundan önce gözetilir. İstinaf aşamasında da anılan husus dava şartı olduğundan kamu düzenine aykırılığa ilişkin bu durum re'sen gözetilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu