WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğünün 2021/7037 esas sayılı dosyası ile 2.320.912,92 TL tutarında icra takibi yapıldığını, ödeme emrinin 08/04/2021 tarihinde tebliğ edildiğini, 19/04/2021 tarihinde dosyasının kesinleşmesinden 3 gün sonra UYAP sistemine sözde 14/04/2021 tarihinde icra memuru memurunun itiraz evrakını sisteme yüklediğini, ilgili evrakın sisteme yüklenme tarihinin 19/04/2021 tarihi olduğunu, 19/04/2021 tarihinde icra müdür yardımcısı tarafından borçlu itiraz yasal süresi geçtikten sonra yapılmış olduğundan reddine karar verildiğini, 19/04/2021 tarihinde icra müdür yardımcısı tarafından sözde borca itiraz evrağının alt kısmına kaşe vurulmuş, imza atılmış ve borca itiraz dilekçesinin 14/04/2021 tarihinde sunulduğu beyan ettiğini, itiraz süresi geçmiş evraka sanki süresinde imiş gibi imza atıp, kaşe bastığını, ayrıca borca itiraz evrakında 1.580.395,75 TL borcun kabul edilmiş olmasına rağmen itiraz kararında, borca ve bütün ferilerine itiraz edildiğinin belirtildiğini belirterek icra müdür yardımcısının...

Somut olayda; alacaklı tarafından, takip dayanağı herhangi bir belge ibraz edilmeden takibe başlandığı, borçluya çıkartılan ödeme emri ekine de takip dayanağı belgenin eklenmediği, borçlunun, icra müdürlüğüne sunduğu itiraz dilekçesinde, borca, ödeme emrine, faiz oranına ve işlemiş faize itiraz ettiği, iş bu itirazın kaldırılması davasında alacaklının dava dilekçesi ekinde icra mahkemesine sunduğu belgenin borçluya tebliği üzerine, borçlunun verdiği cevap dilekçesinde ve duruşmadaki beyanında, alacaklı tarafından sunulan belge altındaki imzaya itiraz ettiği görülmektedir. Bu durumda, alacaklının itirazın kaldırılması için sunduğu belge mücerret borç ikrarını içeren adi senet niteliğinde ise de, takibe dayanak belge ödeme emri ekinde borçluya tebliğ edilmediğinden, borçlunun belgedeki imzasını ikrar etmiş olduğu sonucuna varılamaz....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/995 KARAR NO : 2022/2256 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : PATNOS İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/09/2019 NUMARASI : 2019/13 ESAS, 2019/32 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Taraflar arasında görülen icra takibine itiraz davasına ilişkin olarak yapılan açık yargılama sonucunda verilen karara karşı yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle; Patnos İcra Dairesinin 2019/236 esas sayılı icra emrine itiraz ettiğini, alacaklı görünen tarafa herhangi bir borcunun olmadığını, bu nedenle takibe , borca, ödeme merine, faiz oranına ve işlemiş faize , ferilerine açıkça itiraz ettiğini , yetki yönünden itiraz ettiğini, icra takibinin durdurdulmasını talep ve dava etmiştir....

    İcra Müdürlüğü 2019/7738 esas sayılı icra dosyasına 25.07.2019 tarihli borca itiraz talebini sunduğunu, ancak alacak kalemlerinde maddi hata yapıldığının fark edilmesi üzerine mevcut hata giderilerek borçluya yeni bir ödeme emri gönderildiğini, borçlu vekilince 02.08.2019 tarihli borca itiraz dilekçesiyle yeniden borca itiraz edilip takibin durdurulduğunu, ancak 02.08.2019 tarihli borca itiraz evrakının taraflarına tebliğ edilmediğini, icra müdürlüğünce borçluya ikinci kez ödeme emri tebliği, ona yeni bir itiraz hakkı tanıdığından hak düşürücü sürenin de 02.08.2019 tarihli itiraz dilekçesine göre tespit edilmesinin gerektiğini, 02.08.2019 tarihli borca itiraz nedeniyle taraflarınca 09.10.2019 tarihinde Konya 2. Tüketici Mahkemesi'nde 2019/137 esas sayılı dava dosyası ile itirazın iptali davası açıldığını, ancak söz konusu davanın, dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilip 07.09.2020 tarihinde kesinleştiğini, bu tarihler aralığında sürelerin işlemeyeceğini, Konya 2....

    İcra Müdürlüğünün 2010/308 sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının borca itiraz ederek hakkındaki takibin durmasına sebebiyet verdiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, itiraz edilen alacağın % 20’si oranından az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı Cevabı: 5. Davalı vekili 03.11.2014 tarihli dilekçesinde; ödeme emrinin müvekkiline 06.06.2011 tarihinde tebliğ edildiğini, 13.06.2011 tarihinde icra takibine itiraz ettiklerini, icra takibinin müvekkili yönünden durması üzerine davacı alacaklının diğer borçlular hakkında işlemler yaptığını, bu nedenle hak düşürücü süre olan bir yıllık dava açma süresinin geçtiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi Kararı: 6. Nazilli 1....

      İcra Müdürlüğünün 2013/12027 E. sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibine başlandığı, davalı taraf söz konusu borca, vekalet ücretine, faize ve tüm fer'ilerine süresinde itiraz ettiğinden takibin durduğu; davacı taraf ... 26. İcra Müdürlüğünün 2013/12027 E. sayılı dosyası üzerinden gönderilen ödeme emrine karşı borçlu tarafça yöneltilen itirazın iptali ve takibin devamına ilişkin ... 19. Asliye Ticaret Mahkemesinde itirazın iptali davası açtığı, davalının 01/10/2013 tarihli cevap dilekçe ile süresinde; ikametgahının ...da olduğundan ... Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğundan bahisle, yetki itirazında bulunduğu, davalının ikametgahının ... ilçesinde olduğu anlaşılmaktadır. Davalı borçlu, icra takibine itirazı sırasında yetki itirazında bulunmayarak ... İcra Dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılmakta ise de bu husus, itirazın iptali davasının görüleceği genel mahkemenin yetkisini de kabul ettiği anlamına gelmeyecektir....

        İcra Müdürlüğünün 2018/34056 Esas sayılı dosyasına borca itirazını yinelendiğini ancak 20/11/2019 tarihli karar tensip tutanağıyla takibin devamına karar verildiğini, bu karar müvekkil tarafından haricen öğrenildiğini, birinci ve ikinci borca itiraz dilekçelerinin usulüne uygun incelenmediğini, usulüne uygun araştırma yapılmadığını, bunun neticesinde gerekli işlemler yapılmadığını müvekkil tarafından sürüncemede bırakıldığını, yapılan icra takibine konu borç 10/07/2018 saat 10:10 T1 GIDA VE TİC. LTD....

        İcra İnkar tazminatı açısından ise; 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunun 67/2 maddesi uyarınca İcra inkar tazminatına hükmedilmesi için öncelikle usulüne uygun olarak geçerli bir icra takibinin yapılması, borçlunun süresi içerinde ödeme emrine itiraz etmesi, itirazın iptali davasının 1 yıllık süre içerisinde açılması ve borçlunun haksızlığına karar verilmesi gerekir. Dosya kapsamında geçerli bir icra takibinin bulunduğu, 7 günlük itiraz süresi içerisinde davalının ödeme emrine itiraz etmiş olduğu ve yine itirazın iptali davasının 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır. Borçlunun haksızlığından kasıt ise alacak miktarının likit yani belirlenebilir olmasıdır. Borçlu şayet alacak miktarını belirlemek için bütün unsurları biliyor ise alacak likit sayılır. Ayrıca borçlunun icra takibine kötü niyetle itiraz etmesi şartı kanunda aranmamıştır....

          Davalı borçlu 18.10.2017 tarihli itiraz dilekçesinde, borçlu müvekkilinin adresinin Keçiören/Ankara olduğunu, icra takibinin Ankara icra müdürlüğünde açılması gerektiğini, bu nedenle yetkiye itiraz ettiklerini, müvekkilinin alacaklı şahsa icra takibine konu edildiği gibi bir borcu bulunmadığını, ayrıca icra takibine konu borca işletilmiş faiz oranının da fahiş olduğunu bildirerek borca, faize, faiz oranına ve ferilerine itiraz etmiştir. Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı İcra Mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması isteminde bulunmuştur....

            Bilindiği üzere, icra takibi sebebiyle gönderilen ödeme emrine karşı borçlu sadece yetki itirazında bulunmuş ise, bu itirazın kaldırılması yetkisi münhasıran icra mahkemesine ait olup, yine yetki itirazıyla birlikte borcun esasına itiraz edilmişse alacaklı gerek gördüğü takdirde bu itirazın kaldırılmasını yine icra mahkemesinden isteyebileceği İcra ve İflas Kanunu’nun 50/2. maddesi hükmü gereğidir. Yetki itirazıyla birlikte borcun esasına itiraz edildiği durumda ise; alacaklı, icra mahkemesine başvurmadan aynı Yasanın 67. maddesi hükmü gereğince itirazın iptâli davasını mahkemede açmışsa, mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkisi araştırılmalı ve şayet buna ilişkin itiraz yerinde değil ise, borcun esasına karşı itirazın incelenmesine geçilerek hüküm kurulmalıdır....

              UYAP Entegrasyonu