Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacı tarafından açılan yargılamanın iadesi davasında davacı iddialarının 6100 sayılı Kanun'un 375 inci maddesinde sayılı olan yargılamanın iadesi sebeplerinden olup olmadığı, yargılamanın iadesi davasının esasına girilip girilemeyeceği noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri, 374 üncü maddesi, 375 inci ve devamı maddeleri. 3....
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : A- İadesi talep edilen ...'nın temyiz isteminin incelenmesinde: İadesi talep edilen ve müdafiinin yüzüne karşı tefhim edilen hükmün, 5271 sayılı CMK'nın 291. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen on beş günlük yasal temyiz süresinden sonra 10/01/2022 tarihli dilekçe ile iadesi talep edilen tarafından temyiz edildiği anlaşıldığından, iadesi talep edilenin temyiz isteğinin CMK'nın 298. maddesi gereğince REDDİNE, B-İadesi talep edilen ... müdafiinin temyiz isteminin incelenmesinde: İadesi talep edilenin, iade talebine konu olan suç ile ilgisini ortaya koyan delillerin iade yargılaması açısından yeterli olması nedeniyle tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir....
Yargılamanın iadesi sebepleri ise, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 375. maddesinde sıralanmıştır. Kanun koyucu, yargılamanın iadesi sebeplerini genel ifadelerle düzenlemek yerine tek tek sayma yöntemine başvurmuştur. Böylece, yargılamanın iadesi sebeplerinin kıyas yoluyla genişletilmesi ve bunların haricindeki bir sebebe dayanılarak yargılamanın iadesi talep edilmesi mümkün olamayacaktır. Yargılamanın iadesi, hukuki niteliği itibariyle ayrı ve bağımsız bir davadır. Bu sebeple mutlaka duruşma yapılarak incelenmesi gerekir. Mahkeme öncelikle davanın dinlenmeye değer olup olmadığını kendiliğinden araştırır. Bu aşamada genel dava koşullarından ayrı olarak yargılamanın iadesi sebeplerine dayanılıp dayanılmadığı hususu incelenir....
Yargılamanın iadesi davasının, yargılamanın iadesine konu dosya üzerinden değil, ayrı bir esas üzerinden görülmesi gerektiği, bu nedenle ana dosyaya sunulan dilekçenin tutanakla ana dosyadan alınarak mahkememizin yukarıda belirtilen esas sırasına kaydolunduğu, harçların ikmal ettirildiği, dolayısıyla Yargılamanın iadesi talebinin de bir dava formatında ortaya konulması gerektiği değerlendirilmiştir. Bu bakışla yargılamanın iadesi talep dilekçesinin dava dilekçesi formatında olması gerektiği, aleyhine yargılamanın iadesi istenilen kişilerin de hasım olarak gösterilmesi gerektiği, bu şekilde kendilerine yargılamanın iadesi davasında savunma hakkının tanınması gerektiği kanaatine varılmıştır....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Boşanma davasının davalısı tarafından, 04.02.2002 tarihinde kesinleşen boşanma kararına karşı yargılamanın iadesi talebinde bulunmuştur. Yargılamanın iadesi talebinde bulunan davacı tarafından, aynı ilama karşı, aynı sebebe dayanılarak aynı davalılara karşı daha önce yargılamanın iadesi talebinde bulunulmuş, yargılamanın iadesi davası reddedilmiş, karar, 16.01.2007 tarihinde kesinleşmiştir. Bu hüküm, aynı sebebe dayanan temyize konu yargılamanın iadesi davası bakımından “kesin hüküm” teşkil eder. Aynı davanın daha önce kesin hükme bağlanmamış olması, dava şartıdır (HMK.md.114/1-i). Sözü edilen kesin hüküm, davanın görülmesine engeldir....
Somut olayda; davacı vekili yargılamanın iadesi talebinde bulunmuş olup bölge adliye mahkemesince 27/04/2021 tarihli karar ile yargılamanın iadesi koşulları bulunmadığından yargılamanın iadesi talebinin reddine hükmedilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiş, bölge adliye mahkemesince 27/04/2021 tarihli ilamın kesin olması nedeniyle temyiz talebinin reddine ilişkin 03/05/2021 tarihli ek karar verilmiş, davacı vekili tarafından ek karar temyiz edilmiştir. Dosya kapsamına göre, temyize konu edilen miktar bakımından Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyiz eden davacı yönünden kesin nitelikte olduğu; bu yön belirlenmek suretiyle verilen temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararda bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır....
TEBLİGAT İADESİTEMSİL YETKİSİNİN SONA ERDİRİLMESİYARGILAMANIN İADESİ 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 445 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1- Davacı kadın; yokluğunda yargılaması yapılıp kesinleştirilmiş bulunan boşanma davasında, davacı kocanın vekilinin, davadan önce barodan kaydının silinmiş olması nedeniyle davacıyı temsil edemeyeceğinden, HUMK'nın 445/8. maddesi yanında, tebligat hilesi sonunda yargılamaya katılamadığını ileri sürerek de, yargılamanın iadesi isteminde bulunmuştur. HUMK'nın 445/8. maddesine ilişkin olarak yargılamanın iadesi isteminde bulunma hakkı, davaya vekil veya temsilcisi olmayan bir kimsenin huzuru ile bakılıp hüküm verilmiş olan tarafa aittir....
İcra ve İflas Hukukunda paranın iadesi İİK'nun 40. ve 361. maddelerinde düzenlenmiş olup, anılan bu durum her iki maddenin de uygulama alanına girmez. Alacaklıya ödenen bu paranın iadesi yargılamayı gerektirir. Bir başka anlatımla paranın iadesi istemi, ihale alıcısı ...'nun genel mahkemede açacağı bir sebepsiz zenginleşme davasının konusunu teşkil etmekte olup, iade isteminin anılan davada tartışılması gerekmektedir. O halde mahkemece, icra müdürlüğünün ihale bedelinin dosyaya iadesi yönünde alacaklıya gönderdiği muhtıranın iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı sebeplerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Anılan dosyaya ilişkin olarak yargılamanın iadesi talebinin kabulüne karar verilmiş, davalının istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesinin 2019/4135 Esas ve 2022/1425 Karar sayılı ilâmı ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemenin yargılamanın iadesi talebi sonucunda verdiği karar temyiz edilebilir. Ancak aleyhine yargılamanın iadesi yoluna başvurulan karar kanundan dolayı kesin ise yargılamanın iadesi üzerine verilen karar da asıl karar gibi kesindir; yani temyiz edilemez (Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. Baskı, Cilt: V, ..., 2001, s. 5263)....
Davacı vekili 05.07.2012 tarihli dilekçesinde; ... ... köyü 155 parsele yönelik verilen kararın yanlış olduğu gerekçesiyle yargılamanın iadesi talebinde bulunmuştur. Mahkemece, yargılamanın iadesi talebinin kabulü ile ... Tapulama Hakimliğinin 1969/339 Esas -1970/209 Karar sayılı ilamında dava konusu ... köyü 155 parsel sayılı taşınmazın (Teknik bilirkişi ... ... 07/01/2013 tarihli krokili raporunda (B) harfi ile gösterdiği alanın) ... dışında kalan bölümünün yüzölçümünün 1050 m² olarak düzeltilmesine, ... tahdit sınırları içinde kalan bölümünün yüzölçümünün 740 m² olarak düzeltilmesine, bu şekilde tapuya derciine karar verilmiş hüküm davalı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yargılamanın iadesi istemine ilişkindir. ... Tapulama Mahkemesinin 1969/339-1970/209 sayılı kararı ile 155 parselin 740 m2'lik kısmı ... ve ... ... adına tespit edilmiş, Yargıtay 7....