Sayılı ilamı ile boşandıklarını, boşanma ilamı ile birlikte davacı için aylık 100 TL yoksulluk ve velayeti anneye verilen müşterek çocuk için aylık 50,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini ancak ödenen yoksulluk ve iştirak nafakalarının çok düşük kaldığını iddia ederek; yoksulluk nafakasının aylık 750,00 TL’ye, iştirak nafakasının aylık 500,00 TL’ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilerek, davacı tarafa ödenen yoksulluk nafakasının aylık 400 TL'ye, müşterek çocuk için ödenen iştirak nafakasının aylık 300 TL'ye çıkartılması yönünde hüküm tesis edilmiş; hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı kadın tarafından boşanma, kusur belirlemesi, kadın yararına takdir edilen tazminatlar, yoksulluk nafakası ve iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı ... 11.09.2017 tarihli dilekçesiyle boşanma hükmü ve kusur belirlemesine yönelik temyiz talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden, temyiz dilekçesinin boşanma hükmü ve kusur belirlemesine ilişkin olarak reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı ... 11.09.2017 tarihli dilekçesiyle maddi, manevi tazminat, yoksulluk ve iştirak nafakası taleplerinden feragat ettiğini bildirdiğinden, bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün davalı kadın yararına takdir edilen maddi, manevi tazminatlar, yoksulluk nafakası ve iştirak nafakası yönünden bozulması gerekmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından; davacı kadın yararına takdir edilen tazminatlar, yoksulluk ve iştirak nafakaları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili Av. ... 16.08.2018 tarihli dilekçesiyle maddi-manevi tazminat, yoksulluk ve iştirak nafakası taleplerinden feragat ettiğini bildirdiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 24.04.2018 tarihli kararının kaldırılmasına, ... 3. Aile Mahkemesinin 20.04.2017 tarihli kararının kadın yararına takdir edilen tazminatlar ve yoksulluk-iştirak nafakalarına ilişkin olarak bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda gösterilen sebeple ... Bölge Adliye Mahkemesi 2....
iştirak nafakasına hükmedilmediğini, davalının çalıştığını ve maddi durumunun iyi olduğunu, yine üzerine kayıtlı bir aracı bulunduğunu, davacının ise düzenli geliri bulunmadığını ve çocukların da ihtiyaçlarının da arttığını belirterek, davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren kaldırılmasına ve müşterek çocuklar için dava tarihinden itibaren aylık 400'er TL iştirak nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Dava tarihi itibariyle boşanma dosyasının henüz kesinleşmediği, Mahkemenin 2011/192 esas sayılı dosyası incelendiğinde, 24/04/2013 tarihinde davacı ve davalı tarafın 2 yıl süreyle ayrılıklarına, ayrılık süresince çocuğun velayetinin davacıda bırakılmasına, ayrılık nedeniyle 100,00 TL yoksulluk nafakası, 150,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği ve hükmün 10/07/2013 tarihinde kesinleştiği, 2014/132 esas sayılı dosyasında ise 100,00 TL yoksulluk nafakasının 250,00 TL'ye, 150,00 TL iştirak nafakasının 250,00 TL'ye çıkarılmasına karar verildiği, söz konusu kararın 14/12/2015 tarihinde kesinleştiği, yoksulluk nafakası ve iştirak nafakasının evliliğin boşanma kararı ile bitmesi neticesinde verilebilecek nafakalardan olduğu, ayrılık davasında verilen tedbir nafakasının ayrılık için tayin edilen süre sonunda kendiliğinden sona erdiğini, dolayısıyla daha önce verilip devam eden bir yoksulluk ve iştirak nafakası olmadığı...
Davacı vekili ıslah dilekçesinde; Müşterek çocuklar Ayşegül, Talha, Muhammed ve Ömer Ali için hükmedilen iştirak nafakalarının 1.000'er TL'ye, kendi adına hükmedilen yoksulluk nafakasının 1.500 TL'ye yükseltilmesini talep etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davanın kısmen kabulüne karar verilerek yoksulluk nafakasının 200 TL'den 400 TL'ye müşterek çocuklar Talha ve Muhammed için iştirak nafakasının 100'er TL'den 300'er TL'ye, çocuk Ömer Ali için iştirak nafakasının 150 TL'den 300 TL'ye, çocuk Ayşegül için iştirak nafakasının 100 TL'den 400 TL'ye 18 yaşını doldurduğu tarihe karar devam etmek üzere çıkartılmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davanın tam kabulüne karar verilmemesini istinaf etmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Açılan davanın reddi yerine kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
Aile Mahkemesinin 21.05.2015 tarihli kararı ile davalının baskı ve tehdidi ile davacının cehaleti sonucu yoksulluk ve iştirak nafakalarının kaldırıldığını, davacının ortopedik engelinin bulunduğunu, iki çocuğun öğrenci olduğunu, diğer iki çocuğun da dudak ve damak yırtıkları nedeni ile devamlı operasyon geçirdiklerini, davacının geliri olmadığını belirterek davacı lehine aylık 600 TL yoksulluk ve müşterek dört çocuk için aylık 350'şer TL iştirak nafakasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; yeniden evlendiğini, kredi borçları olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, yoksulluk nafakası talebinin reddine ve Asiye için 200 TL, ... ve .. için 160'ar TL iştirak nafakası takdir edilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-davalı vekili istinaf dilekçesi ile; müvekkilinin sosyal ve ekonomik durumunda olumsuz anlamda meydana gelen gelişmeler nazara alındığında davaların kabulü gerekirken reddinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dosyadaki yazılar, kararın dayandığı deliller, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kanuni gerektirici nedenler dikkate alınarak yapılan değerlendirmede; Asıl dava, yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması, karşı dava ise yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması isteklerine ilişkindir. Karşı dava bakımından verilen karar istinaf incelemesi dışında bırakılarak kesinleşmiştir....
, müvekkilinin 8 yıldır yoksulluk nafakası ödediğini, yeni bir aile ve hayat kurmasına rağmen ömür boyu yoksulluk nafakası ödemesinin de hakkaniyete uygun olmadığını, davalının işe girmesiyle yoksulluğun ortadan kalktığını belirterek, davanın kabulü ile davalının yoksulluk durumunun ortadan kalkması ve müvekkilinin mevcut durumu nedeniyle, halen ödemekte olduğu aylık 200,00....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabulüne, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, iştirak nafakası talebinin kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 750 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak velayeten davacıya verilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar davacı vekili tarafından yoksulluk nafakasının reddine yönelik olarak istinaf edilmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, iştirak ve yoksulluk nafakası isteminden ibarettir....