WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesince bozulması üzerine, borçlunun, icra müdürlüğünden fazla ödenen iştirak nafakalarının mahsubunu talep ettiğini, ancak, müdürlük kararı beklenmeden 20.11.2014 tarihinden itibaren hiç nafaka ödemesi yapılmadığını, bozma sonrası davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, ödenmeyen aylık iştirak nafakasının birikmiş hali ile hesaplanarak, borçluya ödeme muhtırası gönderilmesi ve borçlunun mahsup talebinin reddine karar verilmesi istemlerinin icra müdürlüğünce reddine karar verildiğini ileri sürerek icra müdürlüğünün ret kararını şikayet ettiği, mahkemece; 700,00 TL iştirak nafakası ödenmesine yönelik nafakanın artırılması davasında davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğinden, HMK'nin 150/7. maddesi uyarınca davadaki talebin vaki olmamış sayılacağı, nafaka borçlusunun fazla iştirak nafakası ödemesi yaptığı, ödemenin ahlaki görevin yerine getirmesi olarak yorumlanamayacağı gerekçeleri ile şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür....

    ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİNİN 27/11/2019 TARİH 2018/256 ESAS 2019/467 KARAR SAYILI VERİLEN KARARINDA, "MÜŞTEREK ÇOCUKLAR İÇİN TMK'NUN 169, 182/2, 328/1, 330/1 MADDELERİ UYARINCA TAKDİR EDİLEN TEDBİR- İŞTİRAK NAFAKASI İLE BOŞANMA NEDENİ İLE TAKDİR EDİLEN MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT MİKTARLARININ YETERSİZ OLDUĞU" YÖNLERİNDEN İSTİNAF BAŞVURUSUNUN 6100 SAYILI HMK'NUN 353/1-B-1 MADDESİ GEREĞİNCE ESASTAN REDDİNE, DAVACI KADININ ANAMUR 3....

    Dairemizin 30.03.2023 tarihli kararı ile çocuk yararına hükmedilen iştirak nafakası miktarının az olduğu gerekçesiyle kararın iştirak nafakası miktarı yönünden bozulmasına, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin onanmasına karar verilmiştir. B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; iştirak nafakası miktarı dışında kalan hükümler yönünden verilen kararlar kesinleştiğinden kesinleşen konularda yeniden karar verilmesine yer olmadığına, İlk Derece Mahkemesince iştirak nafakasına ilişkin verilen hüküm bozularak ortadan kalktığından iştirak nafakası yönünden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, çocuk yararına aylık 750,00 TL iştirak nafakasına karar verilmiştir. VI. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....

      Temyiz Sebepleri Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, iştirak nafakasının fazla olduğunu, üfe oranında artırılmasının doğru olmadığını belirterek iştirak nafakası yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; iştirak nafakası, miktarı ve iştirak nafakasının artırım hükmü noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 182 nci maddesi, 327 nci maddesi, 328 inci maddesi, 330 uncu maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi, 371 nci maddesi. 3....

        Aile mahkemesinin 2018/724 esas, 2018/836 karar sayılı ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, kararın 07/05/2018 tarihinde kesinleştiğini, kararla çocuklar için 750'şer TL iştirak nafakası bağlandığını, müvekkilinin iştirak nafakalarını ödediğini, ayrıca mahkemenin belirlediği tarih ve her yıl TEFE-TÜFE oranında arttırıldığını, düzenli bir şekilde ödediğini, davacının iştirak nafakası arttırması davası açtığını, Ankara 3. Aile mahkemesinin 2019/557 Esas, 2020/363 Karar sayılı ilamı ile çocuklar için 1.500'şer TL iştirak nafakası bağlandığını, müvekkilinin mali durumunun nafaka bedelini ödemekte hal ve yaşamını uygun olmadığını bu sebeple müvekkilinin kararı istinaf ettiğini, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Tarafların 28.01.2021 tarihinde boşandıkları, evliliklerinden Zeynep Aybüke, Şeyma, Hamza isimli çocuklarının olduğu, davacı kadının ev hanımı olduğu, kirada kaldığı, aylık kira giderinin 750 TL olduğu, üzerine kayıtlı taşınmaz, araç olmadığı, Seydişehir'de yaşadığı, davalı erkeğin hemşire olarak çalıştığı, aylık maaşının 12.623,14 TL olduğu, üzerine kayıtlı 6 taşınmazı olduğu, babasına ait evde oturduğu, 1 araç olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, ÜFE artış oranları, çocukların ihtiyaçları ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılmasının doğru olduğu, yoksulluk nafakası yönünde arttırılan miktarın yerinde olduğu, ancak iştirak nafakaları yönünden arttırılan miktarın fazla olduğu anlaşılmakla, davalının iştirak nafakasına yönelik istinaf talebinin kabulü ile çocuklar Aybüke ve Şeyma yönünden iştirak nafakasının aylık 950,00şerTL ye yükseltilmesine, çocuk Hamza için ise aylık 1.200,00TL...

        Somut olayda; iştirak nafakasının artırılmasına yönelik asıl dava; 12.04.2011 tarihinde açılmıştır. İştirak ve yoksulluk nafakalarının kaldırılması/indirilmesi istemine ilişkin dava ise 20.03.2012 tarihinde açılmış, 31.05.2012 tarihli kararla iştirak nafakasının artırılması istemine ilişkin asıl dava ile birleştirilmiştir. Mahkemece; dava tarihinden geçerli olmak üzere nafakaların indirilmesine karar verilmiştir. Oysa, nafakaların indirilmesine, birleşen dosyanın açıldığı 20.03.2012 tarihinden itibaren karar verilmesi gerekirdi. Mahkemece, bu husus göz ardı edilerek, infazda tereddüte neden olacak şekilde dava tarihinden geçerli olmak üzere nafaka indirimine karar verilmesi de doğru görülmemiş, bu husus da hükmün bozulmasını gerektirmiştir....

          Ancak müşterek çocuk Enes'in yaşı, ihtiyaçları, okul seviyesi nazara alındığında taktir edilen aylık 1.000 TL iştirak nafakası tarafların ekonomik ve sosyal durumu ile çocuğun ihtiyaçları karşısında düşüktür. Aylık 1.500 TL iştirak nafakasının müşterek çocuk Enes'in yaşına ve ihtiyaçlarına uygun olduğu değerlendirilerek, davacının müşterek çocuk Enes'in iştirak nafakasına yönelik istinaf talebinin kabulü ile Enes için iştirak nafakası aylık 1.500 TL olarak belirlenmiştir. Davalının istinaf talebine gelince; HMK'nın 352. maddesi uyarınca istinaf başvurusunun kabul edilebilmesi için miktar itibariyle kararın kesin nitelikte olmaması gerekir....

          Davacının iştirak nafakası talebinin kısmen kabulüne karar verildiği halde belirlenen iştirak nafakasının gelecek yıllarda artırım oranının belirlenmesi istemi hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmaması da doğru olmamıştır....

          Aile Mahkemesinin 2012/1093 sayılı Kararıyla iştirak nafakasının kaldırılmasına karar verdiği tarihe kadarki ödenen 3.600 TL'nin iadesini, çocuk için 350 TL iştirak nafakası ile davalı için ödediği yoksulluk nafakasının kaldırılmasını ve fazla ödendiğini iddia ettiği yoksulluk nafakasının iadesini talep etmiş; mahkemece, davacının açmış olduğu yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine, geriye dönük yoksulluk ve iştirak nafakalarının tahsiline yönelik taleplerinin velayetin davacı babaya verilmesine dair kararın kesinleşme tarihi de dikkate alınarak reddine karar verildiği, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarının tam olarak tespit edilmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece, Bursa 2....

            UYAP Entegrasyonu