nafakasının müşterek çocukların bakım ve ihtiyaçlarını karşılama amacı taşıdığı ancak çocukların yurtta kalmaları nedeniyle bakım ve ihiyaçlarının ilgili kurum tarafından karşılandığı anlaşıldığından mevcut durumda herhangi bir değişiklik olmadıkça davacının davalıya ödemekte olduğu iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir....
Davalı - birleşen dosya davacısı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; önceki kararda nafakalarda üfe oranında artışa hükmedilmesinin dikkate alınmadığı, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin kadının çalışmaya başlamasına ve erkek kadar gelir elde etmesine rağmen reddine karar verilmesinin yerinde olmadığı, davacının müvekkilinin yanında kalan çocuk için iştirak nafakası ödemediğinin gözetilmediği, davanın kısmen reddedilmesine rağmen vekalet ücretine hükmedilmediğini belirterek kararın bu yönlerden kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Asıl dava; davacı adına hükmedilen yoksulluk nafakasının ve müşterek çocuk adına da iştirak nafakasının artırılması, birleşen dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması istemiyle açılmıştır....
Esas davada; ödenmekte olan 130 TL yoksulluk nafakasının 300 TL.sına, 2 müşterek çocuk için ödenmekte olan 100'er TL iştirak nafakasının 200'er TL yükseltilmesi talep ve dava edilmiştir. Karşılık davada; ödenmekte olan 150 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi talep ve dava edilmiştir. Mahkemece; esas davada yoksulluk nafakasının artırım talebinin reddi cihetine gidilirken ödenmekte olan 100 TL iştirak nafakasının 200 TL'ye yükseltilmesine, Karşılık davada ise; ödenmekte olan yoksulluk nafakasının, davacının bir fabrikada asgari ücretle çalışmaya başladığından kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davacı-k.davalı vekilince temyiz edilmiştir. HGK. 28.02.2007 tarih ve 2007/3-84 E-95 Karar sayılı ilamında da "Asgari ücretle çalışmakla bulunulması" yoksulluğu ortadan kaldıracak bir olgu olarak kabul edilmemiştir....
Davalı-karşı davacı taraf, hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılmasını olmadığı takdirde yoksulluk ve iştirak nafakasının azaltılmasını talep etmiştir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı dilekçesinde; 2009 yılında boşanma davasıyla birlikte davacı için 200 TL yoksulluk, müşterek çocuk için 200Tl iştirak nafakasına hükmedildiğini, işsiz olduğunu, nafakaları ödeyemediğini, nafaka borçlarını ödeyememesi nedeniyle hapis cezası aldığını, bu nedenlerle iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında,yoksulluk nafakasına hükmedildiği tarih ile şimdiki davanın açıldığı tarih arasında davalının gelir düzeyinde bir değişiklik bulunmadığını bu nedenle davanın reddini istemiştir.Mahkemece, davacının ekonomik gelirinin ve menkul ve gayrimenkul varlığının bulunmadığı gerekçe gösterilerek iştirak ve yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiştir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile iştirak nafakasının çocuğun reşit olduğu 31.10.2013 tarihi itibariyle kaldırıldığının tespitine, yoksulluk nafakasının kaldırılması isteminin reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiş, davacı 08.12.2014 havale tarihli dilekçe ile temyiz hakkından feragat ettiğini bildirmiştir. Davacının temyizden feragat dilekçesinin davacı tarafından verilip verilmediğinin tespiti için, kimlik tespitinin yapılması gerekmektedir. Bu dilekçenin bizzat davacı tarafından verildiği hususunda kimlik tespiti yapılıp, dilekçeye şerh verildikten sonra gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 26.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-İştirak Nafakasının Kaldırılması veya Azaltılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı baba tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, dava dilekçesinde, velayetin değiştirilmesi yanında Ocak/2015-Temmuz/2015 arası çocuk lehine hükmedilen iştirak nafakasından yükümlü olmadığının tespiti ile iştirak nafakasının tamamen kaldırılması, olmadığı takdirde 100 TL olacak şekilde azaltılması taleplerinde bulunmuştur. Bu isteklerin her biri ayrı ayrı harca tabidir. Yatırılan başvurma harcının dava dilekçesindeki tüm bu istekleri de kapsadığı, tüm taleplere ilişkin yalnızca tek maktu peşin karar harcının alındığı anlaşılmaktadır....
GEREKÇE : Asıl davanın iştirak ve yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi, karşı davanın ise, iştirak ve yoksulluk nafakasının artırım davası olduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
, kendi ihtiyacını karşılayacak hale geldiğini, okula gitmediğini ileri sürerek; iştirak nafakasının kaldırılmasına veya azaltılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, mahkemenizin 2005/188 Esas- 2005/306 sayılı kararı ile davalı ... lehine takdir edilen 350 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, müşterek çocuk ... için takdir edilen iştirak nafakasının kaldırılması talebinin reddine, müşterek çocuk ... için takdir edilen iştirak nafakasının ...'nin evlenerek reşit olması sebebiyle kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.Yoksulluk ve iştirak nafakası; boşanma davası sonucunda, evlilik birliğinin sona ermesi ile (boşanma kararının kesinleşmesi sonucu) eş ve çocuklar için hükmedilen nafaka türleridir.Davacının kaldırılmasını istediği nafaka ise, evlilik birliği devam ederken, ayrı yaşamaya dayalı olarak hükmedilen tedbir nafakasına ilişkin bulunmaktadır.Mahkemece; kaldırılması talep edilen nafakanın niteliğinde yanılgıya düşülmüş, yoksulluk ve iştirak nafakası olarak nitelendirilip, bu çerçevede inceleme ve değerlendirme yapılmıştır....