Somut olayda; taraflar arasındaki anlaşmalı boşanma kararından sonra müşterek çocuk lehine olan iştirak nafakası 200,00 TL'den 480,00 TL'ye ulaşmıştır. Bu durumda; tarafların gelir durumları, müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu ve genel ihtiyaçları doğrultusunda, anlaşmalı boşanma davasında protokol ile belirlenen iştirak nafakasının indirilmesi hakkaniyete uygun bulunmamış, bu itibarla, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, davanın kısmen kabulü ile iştirak nafakasının yazılı şekilde indirilmesine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 27.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 09/07/2020 NUMARASI : 2019/182 ESAS - 2020/374 KARAR DAVA KONUSU : İştirak Nafakasının İndirilmesi Ve Anlaşmalı Boşanma Davasındaki Protokol Hükmünün Kaldırılması KARAR : Van 1....
Her ne kadar davacı vekili ÜFE oranlarında meydana gelen olağanüstü artış nedeniyle dava tarihi itibariyle iştirak nafakasının 3.587,00 TL'den 4.490,00 TL'ye çıktığını, bu artışın olağanüstü olup, nafakanın tekrar 3.587,00 TL'ye indirilmesini talep etmiş ise de; tarafların boşanmalarına ve iştirak nafakasının artırılmasına ilişkin ilamlarda nafakanın gelecek yıllarda artışına ilişkin bir hüküm bulunmadığı halde davacı taraf 27/11/2018 tarihinde Manisa 1....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesi tarafından davalı lehine belirlenen aylık 600 TL yoksulluk nafakasının 300 TL'ye düşürülmesine, iştirak nafakasının azaltılmasına yönelik talebin reddine karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; nafakanın davalı yönünden tamamen kaldırılması, müşterek çocuklar yönünden her biri için 100 TL'ye indirilmesi gerektiğini belirterek verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. Davalı vekili istinaf başvurusunda özetle; müvekkili için belirlenen nafakanın azaltılmasına karar verilmesinin yerinde olmadığını, anlaşmalı boşanmanın üzerinden henüz 1 yıl bile geçmediğini, müvekkilinin nafaka karşılığında diğer alacaklarından feragat ettiğini belirterek verilen yoksulluk nafakasının indirilmesine ilişkin kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep ettiği görülmüştür....
için hükmedilen aylık 500,00- TL iştirak nafakasının iptaline veya düşürülmesine, cezaevinde kaldığı süre içerisinde nafakanın durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Erkeğin karşı davasında yoksulluk ve iştirak nafakasının indirilmesi koşullarının oluşmaması nedeni ile, yoksulluk nafakasının indirilmesi ve müşterek çocuk Kübra için iştirak nafakasının indirilmesi talebinin reddinin doğru ve yerinde olduğu, ancak karşı davada müşterek çocuk Halime Hümeyra reşit olduğu tarih itibarı ile nafaka kendiliğinden kalktığından T2 nafakanın indirilmesi talebi konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği, asıl davada Halime Hümeyra'nın dava tarihinde reşit olduğu halde davacı-davalı anne Fatmana'nın çocuk adına dava açamayacağı, yargılama sırasında ıslah yolu ile Halime Hümeyra'nın davacı sıfatı ile davaya dahil edilmesinin de yasal olarak mümkün olmadığı, bu nedenle davalı-davacı erkeğin T2 verilen yardım nafakasına yönelik istinaf talebinin kabulü ile T2 davacının nafaka artırım talebinin sıfat yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği, davacı kadın ve müşterek çocuk Kübra için,...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki iştirak nafakasının indirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dilekçesinde; davalı ile Kadıköy 5.Aile Mahkemesinin 2006/730 esas, 2007/283 karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, müşterek çocuk 1998 doğumlu Aslı lehine 400.TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, iştirak nafakasının her yıl %10'luk artışına karar verildiğini,iştirak nafakasının aylık 750 TL ye ulaştığını, iştirak nafakasının müvekkilini ekonomik açıdan sıkıntıya soktuğunu, müvekkilinin yedi aydır işsiz olduğunu, herhangi bir menkul, gayri menkul malının da olmadığını belirterek, varolan iştirak nafakasının hakkaniyet ölçüleri, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate...
Açıklanan nedenlerle mahkemece, yoksulluk ve iştirak nafakasının indirilmesi isteminin reddine karar verilmesi gerekirken talebin kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı vekili dilekçesinde; tarafların anlaşmalı boşanmalarından 5 ay gibi kısa bir süre sonra bu davanın açıldığını, müvekkilinin anlaşmalı boşanma ile hüküm altına alınan yoksulluk ve iştirak nafakası ile geçimini temin etme imkanı olmadığından asgari ücretle bulduğu bir işte çalıştığını, aldığı ücretin kedsinini yoksulluktan kurtaracak bir miktar olmadığını, davacının boşanma karar sonrasında hükmedilen nafakaları ödemediğini, davalının yoksulluk halinin devam ettiğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece; yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının kabulü ile yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren kaldırılmasına, iştirak nafakasının indirilmesi davasının reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki asıl yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması, karşı yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın reddine, karşı davanın kısmen kabulüne davanın yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı- k.davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı-karşı davalı, asıl davada; taraflar arasında görülen boşanma davası neticesinde, davalı yararına aylık 500,00 TL yoksulluk, müşterek iki çocuk yararında ayrı ayrı 300,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, boşanma sonrasında emekli olduğunu, gelirinin azaldığını, davalı ...’in çalıştığını, müşterek çocuk Burçin’in reşit olduğunu belirterek; davalı ... yönünden yoksulluk, müşterek çocuk Burçin yönünden iştirak nafakasının kaldırılmasına, mümkün olmadığı takdirde...