WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İNEGÖL AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 25/09/2014 NUMARASI : 2013/259-2014/556 Taraflar arasındaki iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesi ile ortak çocuk için ödenen 40.00.-TL iştirak nafakasının yetersiz olduğunu ileri sürerek aylık 250.00.-TL ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece davanın kabulüne, iştirak nafakasının 250.00.- TL ye yükseltilmesine karar verilmiş,hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....

    Davalı vekili duruşmadaki beyanında; müvekkilinin behçet hastası olduğunu, kuaför olmasına rağmen rahatsızlığı nedeniyle çalışamadığını, geçimini eşinin sağladığını, müşterek çocuğun masraflarını müvekkilinin ailesinin karşıladığını, mahkemece, iştirak nafakasının artırılması yönünde bir karar verilecekse, müvekkilinin çalışamadığı hususu gözönünde bulundurularak bir karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, aylık 150,00 TL olarak ödenmekte olan iştirak nafakasının aylık 200,00 TL artırılmak suretiyle 350,00 TL'ye çıkarılmasına karar verilmiş, hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmeyerek reddedilmiştir. Davacı vekilinin temyiz itirazına gelince; Dava; iştirak nafakasının artırılması istemine ilişkindir. ./.....

      Davalı-karşı davacı vekili; her iki müşterek çocuk için takdir olunan ayrı ayrı aylık 500,00 TL'den toplam 1.000,00 TL olan iştirak nafakasının Devlet İstatistik Enstitüsünün yanınladığı TÜFE oranında artırılmasını ve hükmolunan iştirak nafakasının gelecek yıllarda da Devlet İstatistik Enstitüsünün yayınladığı TÜFE oranında artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, davacının açtığı davanın reddini savunmuştur....

        Davacı vekili dilekçesinde; tarafların Vize Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/180 Esas- 2011/52 Karar sayılı kararı ile boşandıklarını, davacı lehine 200 TL yoksulluk nafakası, müşterek çocuklar lehine de 150'şer TL iştirak nafakası bağlandığını, hükmedilen nafakaların yetersiz kaldığını belirterek, yoksulluk nafakasının ve iştirak nafakalarının 500'er TL'ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 150 TL artırılarak 350 TL'ye, müşterek çocuk Nehir Sena için iştirak nafakasının 250 TL artırılarak 400 TL'ye, Pınar Simge için iştirak nafakasının 300 TL artırılarak 450 TL'ye çıkarılması cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının aşağıda belirtilen hususlar dışındaki temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir....

          Mahkemece; yoksulluk nafakasının niteliği ve takdir edildiği tarih gözetilerek, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken; yanılgılı değerlendirme ile davacı yararına yüksek yoksulluk nafakası takdiri doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. Ayrıca, mahkemece oluşturulan hükümde; iştirak nafakasının hangi tarihten itibaren artırılmaya başlanacağı belirtilmemiştir. 28/11/1956 tarih ve 15 E.- 15 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm ifade eder. Buna göre, iştirak nafakasının artırılmasına dava tarihinden itibaren hükmetmek gerekirken; bu tarihin belirsiz bırakılması da usul ve yasaya uygun bulunmamıştır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen iştirak nafakasının kaldırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Her ne kadar; dava, iştirak nafakasının artırılması olarak açılmış, ancak aslında yardım nafakasının kaldırılması istemine ilişkin iş bu davada;Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 16.10.2014 günü oybirliğiyle karar verildi....

              Hukuk Mahkemesinin 2019/40 Esas sayılı dosyası ile takdir edilen aylık 700,00 TL iştirak nafakasının aylık 800,00 TL'ye, müşterek çocuk Yusuf için takdir edilen aylık 500,00 TL iştirak nafakasının aylık 600,00 TL'ye çıkartılmasına, karşı davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

              Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada, boşanma davası ile hükmedilen iştirak ve yoksulluk nafakalarının yetersiz kaldığı ileri sürülerek; yoksulluk nafakasının 300 TL'den 600 TL'ye, iştirak nafakasının 150 TL'den 300 TL'ye artırılması talep edilmiştir.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 300 TL yoksulluk nafakasının 500 TL'ye, 150 TL iştirak nafakasının 300 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davalı tarafın iştirak nafakasına yönelik temyiz itirazları yönünden;Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 2-Davalı tarafın yoksulluk nafakasına yönelik temyiz itirazları yönünden; TMK. nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın...

                Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/19 E. - 2012/87 K. sayılı, 13.03.2012 tarihli kararı ile hükmedilen 350,00 TL iştirak nafakasının tahsili amacıyla mahkeme kısa kararı ibraz edilerek borçlu aleyhine 13.03.2012 tarihinde genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, daha sonra alacaklı tarafından iştirak nafakasının artırılması davası açılarak ... Asliye Hukuk Mahkemesinin (Aile Mahkemesi Sıfatı ile) 2013/47 E., 2013/188 K. sayılı 24.09.2013 tarihli kararı ile iştirak nafakasının 700,00 TL'ye çıkartılmasına karar verilmesi üzerine, bu ilama istinaden bu kez borçlu aleyhine aynı takip dosyasından 31.10.2013 tarihinde ilamlı icra takibine devam edildiği, bu kararın temyiz edilmesi üzerine hükmün Yargıtay 3....

                  Mahkemece, asıl davanın reddine, karşı davanın ise kısmen kabulü ile 150 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, 250'şer TL iştirak nafakalarının ise aynen devamına karar verilmiş, hüküm davacı-karşı davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Asıl Dava (Yoksulluk ve İştirak Nafakasının Artırılması Talebi) Bakımından; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı-karşı davalı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddine, 2- Karşı Dava (Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması, İştirak Nafakasının Azaltılması Talebi) Bakımından; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı-karşı davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir....

                    UYAP Entegrasyonu