Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 23/03/2022 NUMARASI : 2021/232 ESAS-2022/246 KARAR DAVA KONUSU : İştirak Nafakasının Azaltılması KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı erkek vekili, dava dilekçesinde özetle; tarafların Antalya 3. Aile Mahkemesinin 2017/1137 esas sayılı ilamı ile boşandıklarını, müşterek çocuk yararına aylık 600,00 TL iştirak nafakasına ve nafakanın her yıl ÜFE oranında artışına hükmedildiğini, 2021 yılı itibariyle nafakanın ÜFE artışıyla 926,00 TL'ye yükseldiğini, davacının nafakayı ödemekte zorlandığını belirterek çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının aylık 500,00 TL'ye düşürülmesine, yıllık nafaka artışının %10 olarak sabitlenmesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince; davanın kısmen kabulü ile Antalya 3....

Yargıtay HGK'nın 06/04/2005 tarih ve 2005/3- 169 Esas-235 karar sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltme incelemelerinde yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Davacı tarafından aylık 400 TL iştirak nafakasının aylık 1200 TL ye yükseltilmesi, aylık 550 TL yoksulluk nafakasının aylık 1200 TL ye yükseltilmesi talep edilmiş, mahkeme tarafından iştirak nafakasının aylık 500 TL artırımı ile aylık 900 TL ye yoksulluk nafakasının aylık 650 TL artırımı ile aylık 1200 TL sına yükseltilmesine hükmedilmiş, karar davalı tarafından istinaf edilmiştir. Kabul edilen nafaka artırım miktarı yıllık 8.000,00 TL nin altında olduğundan ( yoksulluk için 650*12=7800 TL iştirak nafakası için 500*12=6000 TL) karar davalı açısından HMK'nın 341/4. maddesi hükmü gereği kesin niteliktedir....

Hal böyle olunca mahkemece; yukarıda ifade edilen yasa hükümleri ve açıklamalar dikkate alınmak suretiyle müşterek çocuğun yaşı,ihtiyaçları,eğitiminin devam ediyor olması,aradan geçen sürede ihtiyaçlarında artış olması ve son nafaka artışının da 2012 yılında hüküm altına alınmış olması da nazara alınmak suretiyle, davacının bu hususta delilleri toplanıp, iştirak nafakasının artırımı konusunda açılmış bir dava bulunduğu gözetilerek, en azından kesinleşen önceki nafaka ilamındaki (artış hükmü) gereğince belirlenecek miktarda iştirak nafakasının artırımına karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK 355 maddesine göre, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, iştirak nafakasının artırımı talebine ilişkindir....

    iştirak nafakasının azaltılması kararı yönünden bozulmuş, bozma ilamına karşı davacı baba tarafından karar düzeltme isteğinde bulunulmuştur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen iştirak nafakasının artırımı-yoksulluk nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 18.70 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 01.03.2016 günü oybirliğiyle karar verildi....

        Kabule göre de, mahkemece tarafların sosyal ekonomik durumuna göre iştirak nafakasının azaltılması isteminin yerinde görülmemiş olması durumunda da talebin reddine dair hüküm kurulması gerekirken, bu talep hakkında " iştirak nafakasının azaltılarak yeniden nafaka taktirine yer olmadığına" şeklindeki ifade tarzı ile hüküm kurulması da doğru görülmemiştir. O halde mahkemece, davacının iştirak nafakasının azaltılmasına ilişkin talebini 15/07/2015 tarihi itibariyle malulen emekli olduğu ve gelirinin düştüğü iddiasına dayalı olarak ileri sürdüğü gözönüne alınarak, davacının gelir ve maluliyet durumunun buna göre ayrıntılı olarak araştırılmak suretiyle, hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması- :İştirak Nafakasının Azaltılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının velayetinin değiştirilmesi talebinin reddine dair hükme yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı dava dilekçesinde; davalı kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması ve müşterek çocuk yararına hükmolunan iştirak nafakasının azaltılması taleplerinde de bulunmuştur....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Asıl dava; iştirak nafakasının azaltılması ve istirdat, birleşen dava iştirak nafakasının ve boşanma protokolü ile belirlenen nakdi ödemenin artırılması istemlerine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 29.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Buna göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu gerektirmesi gerekmektedir. Hakim iştirak nafakası miktarının belirlerken; çocuğun yaşını, eğitim durumu, günün ekonomik koşullarını, genel ihtiyaçları ve ana-babanın mali durumunu dikkate almalıdır.Somut olayda; taraflar 2008 yılında boşanmışlar; boşanma sonucu müşterek çocuk için aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasına hükmedilmiştir. Nafakaya hükmedilen tarihle artırım talep edilen tarih arasında geçen 2,5 yıllık süreçte paranın satın alma gücünün azaldığı, çocuğun yaşının büyüdüğü, ihtiyaçlarının doğal olarak arttığı bir gerçektir....

                UYAP Entegrasyonu