Aile mahkemesinin 2012/948 Esas, 2014/184 Karar sayılı ilamıyla takdir edilen aylık 200 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 120 TL arttırılarak aylık 320 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren davalıdan alınarak velayeten davacı anneye verilmesine, nafaka miktarında her yıl üfe artış oranında artış yapılmasına," karar verilmiştir. Davacı vekili, nafaka miktarının az olduğu yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı istinafa cevap vermemiştir. TMK'nun 328/1. maddesi gereğince; ana ve babanın bakım borcu çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır. (TMK.182/2) TMK'nun 331. maddesi uyarınca; “durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır.” Kural olarak; anne babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder....
Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, ekonomik göstergelerdeki değişim ile nafaka yükümlüsü davalı babanın gelir durumu, iştirak nafakasının hükmedildiği tarihten sonra Üfe oranlarında meydana gelen değişim göz önüne alındığında, mahkemece iştirak nafakasının aylık 550,00 TL'ye çıkarılmasına ilişkin yapılan artışın hakkaniyete uygun olmayıp, düşük olduğu anlaşılmakla, davacı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile iştirak nafakasının aylık 900,00 TL'ye çıkarılmasına, hüküm ve gerekçenin bu şekilde düzeltilmesine karar vermek gerekmekle, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davada; 200 TL olan iştirak nafakasının, aylık 500 TL'ye çıkartılması ve her yıl endeks oranında arttırılmasına karar verilmesi talep ve dava edilmiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. İştirak nafakası; çocuğun yaşı, eğitim durumu, günün ekonomik koşulları ile genel ihtiyaçlar ve ana-babanın mali durumuna göre takdir edilir. Ayrıca nafakanın takdirinde birlik devam ederken, çocuğun alıştığı yaşama şekli ve gelirleri de dikkate alınır. Hâkim, nafaka takdirinde; tarafların ekonomik durumlarındaki değişikliği araştırıp, gelirleri arasındaki bir oranlama yaparak, önceki nafaka takdirinde taraflar arasında sağlanan dengeyi koruyacak bir karar vermelidir. TMK.'...
Hal böyle olunca mahkemece; tarafların gerçekleşen sosyal-ekonomik durumları, nafakanın niteliği, , müşterek çocuğun yaşı, ihtiyaçları, davalı babanın geliri, ekonomik sosyal düzeyi ,davalı babanın da ortak çocuğun bakım masraflarına katılma yükümlülüğünün bulunması, hali hazırda ödenen nafakanın belirlendiği tarihle eldeki davanın açıldığı tarih arasında geçen zaman, ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayınladığı ÜFE artış oranı nazara alındığında; çocuğun menfaati üstün tutularak, nafakanın artırılmasında bir isabetsizlik bulunmamış ise de artış miktarının çocuğun yaşına, ihtiyaçlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına annenin çalışması nedeni ile çocuğun giderlerine yapacağı katkıya göre fazla olduğu, aylık 700,00 TL nafakanın çocuğun yaşına, ihtiyaçlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına TMK'nın 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine ve ölçülülük ilkesine uygun olduğu kabul edilerek iştirak nafakasının aylık 450 TL artırımı ile 700,00 TL olarak belirlenmesine...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen iştirak nafakasının artırımı davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dava dilekçesinde; 200 TL olan iştirak nafakasının çocuğun masraflarının artması nedeni ile yetersiz kaldığını belirterek, 1000 TL yükseltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde; davacının iyiniyetli olmadığını, kendi gelirininin artmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; çocuk için 500 TL iştirak nafakası takdirine karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. TMK.'nun 327/....maddesinde; "çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından sağlanır", TMK.'...
E... lehine iştirak nafakasının artırımının talep edildiği ancak TMK.328/1.maddesi gereği, iştirak nafakasının, çocuğun reşit olmasıyla kendiliğinden sona erdiği anlaşılmaktadır. Yukarıda anılan yasa maddelerindeki düzenlemeye göre, davalı babanın çocuğa bakma mükellefiyeti çocuğun reşit olmasıyla sona ereceğinden; mahkemece, davacı F... E... açısından iştirak nafakası artırım talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile davanın kısmen kabulüne karar verilerek iştirak nafakasının artırımına hükmedilmesi doğru görülmemiş olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir. Davacı Ferah lehine hükmedilen yoksulluk nafakası yönünden yapılan değerlendirmede; TMK.nun 176/4.maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir....
Aile Mahkemesinin 2018/156 Esas sayılı dosyasında söz konusu iştirak nafakasının aylık 700,00- TL ye yükseltildiğini, hüküm tarihinden sonra müşterek çocuğun yaşı ile doğru orantılı olarak masraflarının da arttığını, müşterek çocuğun üniversite sınavına hazırlandığını, davalının kusurlu davranışları nedeni ile müşterek çocuğun eski okulunda psikolojisinin bozulduğunu ve müvekkilinin çocuğu özel bir okula kaydettirdiğini, Kayseri 6. Aile Mahkemesinin 2018/156 Esas sayılı dosyasında hükmedilen iştirak nafakasının günün koşullarına göre yetersiz kaldığını belirterek, müşterek çocuk yönünden daha önce hükmedilmiş olan aylık 700,00- TL iştirak nafakasının aylık 1.300,00- TL artırılmak suretiyle aylık 2.000,00- TL'ye yükseltilmesini ve nafakanın her yıl TÜFE oranında artırılmasını talep ve dava etmiştir....
Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir....
Hakim istem halinde irad biçiminde ödenmesine karar verilen bu giderlerin gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabilir. 4721 sayılı TMK'nun 328 m.sine göre, ana ve babanın bakım gücü çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. 4721 sayılı TMK'nun 329 ve 330. m.lerine göre de, küçüğe fiilen bakan ana ve baba diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir. Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de göz önünde bulundurulur....
Hal böyle olunca mahkemece; tarafların gerçekleşen sosyal-ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, ihtiyaçları, davalı babanın geliri, ekonomik sosyal düzeyi, davalı babanın da ortak çocuğun bakım masraflarına katılma yükümlülüğünün bulunması, hali hazırda ödenen nafakanın belirlendiği tarihle eldeki davanın açıldığı tarih arasında geçen zaman, ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayınladığı ÜFE artış oranı nazara alındığında; çocuğun menfaati üstün tutularak, nafakanın artırılmasında bir isabetsizlik bulunmamış, artış miktarının çocuğun yaşına, ihtiyaçlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına uygun olduğu TMK'nın 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine aykırı bir yönünün bulunmadığı kabul edilerek istinaf başvurusunun iştirak nafakası yönünden esastan reddine, yoksulluk nafakası yönünden ise kesin karara ilişkin olması nedeni ile HMK 352. Maddesi mucibince usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....