için aylık 250 TL iştirak nafakasının sözcük ve rakamlarının yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 2.11.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuk Şilan Yüksel lehine hükmedilmiş olan iştirak nafakasının 275 TL'ye yükseltilmesine ve kararın kesinleştiği tarihten itibaren o yıl açıklanan ÜFE aylık oranlarının 12 aylık ortalaması oranında nafakanın arttırılmasına, müşterek çocuk Döne Irmak yönünden ise davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir. Mahkemece tefhim edilen kısa kararda, müşterek çocuk Şilan Yüksel lehine hükmedilmiş olan iştirak nafakasının 275 TL'ye yükseltilmesine karar verilmekle yetinildiği halde, sonradan yazılan gerekçeli kararda iştirak nafakasının 275 TL'ye yükseltilmesine ve nafakanın ÜFE ortalamasına göre artırılmasına karar verilmiştir. Buna göre, kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratıldığı anlaşılmaktadır....
Davacı vekili asıl dava dilekçesinde; davacının babası olan davalı ve dava dışı annesinin 04.03.2002 tarihinde boşandıklarını ve boşanma ilamının aynı gün kesinleştiğini, boşanma ilamı sonucunda müvekkili lehine aylık 250 TL iştirak nafakasına hükmolunduğuna, müvekkilin reşit olması nedeniyle bu iştirak nafakasının sona erdiğini, ancak üniversite eğitimine devam etmesi nedeniyle davalı babanın yardımına muhtaç olduğu ileri sürülerek 1250 TL yardım nafakasına hükmolunması talep ve dava edilmiştir. Davacı vekili birleşen dava dilekçesinde; müvekkili ile davalının 04.03.2002 tarihinde boşandıklarını, boşanma sonucunda 1999 doğumlu müşterek küçük çocuk ... velayetinin müvekkili davacı anneye verildiğini ve 250 TL iştirak nafakasına hükmolunduğunu, geçen zaman içerisinde iştirak nafakasının yetersiz kaldığı ileri sürülerek nafakasının aylık 250 TL'den 1000 TL'ye çıkartılması talep ve dava edilmiştir. Mahkemece; asıl davacı reşit çocuk .........
Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2008/2011 Esas sayılı ve 22.05.2008 tarihli kararı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, boşanma kararı ile birlikte davacı lehine aylık 100,00 TL yoksulluk nafakasına karar verildiğini, müşterek iki çocuğun velayetlerinin ise davalıya bırakıldığını; Tekirdağ Aile Mahkemesinin 2014/621 Esas sayılı ve 22.01.2015 tarihli kararı ile müşterek iki çocuğun velayetinin davacı anneye verildiğini, iştirak nafakasına hükmedilmediğini; davalının çocukların ihtiyaçlarını karşılamadığını, yoksulluk nafakasının da yetersiz kaldığını belirterek; yoksulluk nafakasının aylık 500,00 TL'ye çıkartılmasına, müşterek iki çocuk için aylık 500,00'er TL iştirak nafakasına hükmedilmesine ve her yıl TEFE oranında artırılmasına veya yoksulluk nafakasının kesilip müşterek çocuklara aylık 750,00'şer TL iştirak nafakası bağlanmasına ve her yıl TEFE oranında artırımına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, boşanma davası ile hüküm altına alınan yoksulluk ve iştirak nafakalarının yetersiz kaldığını ileri sürerek, davacı için hükmedilen 300 TL yoksulluk nafakasının 500 TL'ye, müşterek çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının 250 TL'den 500 TL'ye çıkartılmasını istemiştir. Davalı, talep edilen nafakanın fahiş olduğunu ve bu miktarı ödeyecek ekonomik gücü olmadığı belirterek davanın reddini talep etmiştir....
Aile Mahkemesi TARİHİ : 24/03/2015 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı tarafından, kendi davasının reddi, iştirak nafakasının artırılması ve vekalet ücreti yönünden; davalı-karşı davacı tarafından ise, iştirak nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşı davacı, karşı dava dilekçesinde iştirak nafakasının miktarının artırılması yanında çocuk ile baba arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılmasını da talep etmiş ve kişisel ilişkinin kaldırılması davası yönünden harç yatırmıştır. Davalı-karşı davacının birbirinden bağımsız ve ayrı ayrı harca tabi iki davası bulunmaktadır....
; Davacı - davalı dava dilekçesinde iştirak nafakasının miktarının artırılması yanında çocuk ile baba arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılması veya sınırlandırılmasını da talep etmiş ve tek dava için harç yatırmıştır....
Davacı vekili dava dilekçesinde, müşterek çocuk .... için iştirak nafakasının aylık 150 TL’den 400 TL’ye artırılmasını talep etmiştir. Davalı vekili cevabında, miktarın fazla olduğunu beyan etmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile iştirak nafakasının aylık 150 TL’den 400 TL’ye artırılmasına karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. Taraflar arasında görülen boşanma davası sonucunda müşterek çocuğun velayetinin davacı anneye verildiği, kararın kesinleşmesinden itibaren aylık 150 TL iştirak nafakasının davalı babadan alınarak velayeten anneye verilmesine karar verildiği ve hükmün 09.05.2012 tarihinde kesinleştiği, bu davanın ise 11.06.2012 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Davada, TMK.nun 330.maddesi gereğince iştirak nafakasının artırılması talep edilmektedir. TMK'nun 330.maddesinde "Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir” hükmü getirilmiştir....
Ancak, mahkemece oluşturulan hükümde; iştirak nafakasının artırılmaya başlanacağı tarih belirtilmemiştir. 28/11/1956 tarih ve 15 E.-15 K.sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm ifade eder. Buna göre, iştirak nafakasının artırılmasına dava tarihinden itibaren hükmetmek gerekirken; artışın hangi tarihten itibaren başlayacağının belirtilmemiş olması usul ve yasaya uygun bulunmamıştır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : İştirak Nafakasının Artırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından nafakanın miktarı yönünden duruşmalı temyiz edilmiş ise de; HMK'da nafaka davalarının duruşmalı inceleneceğine ilişkin bir hüküm bulunmadığından, ayrıca acele işlerden olduğundan duruşma talebinin reddine karar verilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, iştirak nafakasının artırılmasına ilişkin olup, davacı, velayeti kendisine verilen ortak çocuk lehine hükmedilen aylık 2.750,00 TL iştirak nafakasının artırılarak aylık 15.000,00 TL’ye çıkartılmasını talep etmiştir. İlk derece mahkemesince davanın kısmen kabulü ile ortak çocuk ... için hükmedilen aylık 2.750,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 6.500,00 TL’ye çıkartılmasına karar verilmiştir....