WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın velayetinin davalı anneye verildiğini, müşterek çocuk ... için 250.000 TL.iştirak nafakasına hükmolunduğunu, en son olarak iştirak nafakasının 300 TL.ye yükseldiğini, ancak, dava dışı çocuğun reşit olduğunu, bu nedenle iştirak nafakasının sona erdiğini ileri sürerek 300 TL.olan iştirak nafakasının kaldırılması talep ve dava edilmiştir. Mahkemece, dava dışı müşterek çocuğun 31.1.1991 doğumlu olduğu, dava tarihi olan 17.02.2009 gününden önce 18 yaşını bitirerek reşit olduğu, bu tarih itibariyle davalı anne ...'ün velayet yetkisinin kalktığı, reşit olması nedeniyle iştirak nafakasının sona erdiği gerekçesiyle, müşterek çocuğun reşit olduğu 30.1.2009 tarihinden itibaren iştirak nafakasının iptaline (kaldırılmasına) karar verilmiş, hüküm davalı (anne) tarafından temyiz edilmiştir....

    Oysa dava “Velayetin değiştirilmesi ve buna bağlı olarak boşanma hükmü ile ortak çocuk yararına hükmolunan iştirak nafakasının kaldırılması" isteğine ilişkin olup, asıl davanın velayetin değiştirilmesine ilişkin olduğu, iştirak nafakasının kaldırılması talebinin ise asıl davaya bağlı fer’i bir istek niteliğinde bulunduğu gözetildiğinde, çekişmesiz yargıya dahildir (HMK m. 382/2-b-13). Çekişmesiz yargı işlerinde de, kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça talepte bulunan kişinin veya ilgililerden birinin oturduğu yer mahkemesi yetkilidir (HMK m.384). Bu kurala göre, davacı kendi oturduğu yer mahkemesinde dava açabilir. Dava, davacının oturduğu yerde açılmış, davalı da bunun aksini iddia etmemiştir. Öyleyse yetki itirazının reddi ile velayetin değiştirilmesi ve buna bağlı olarak boşanma hükmü ile ortak çocuk yararına hükmolunan iştirak nafakasının kaldırılması davasının esasının incelenmesi gerekirken, yazılı şekilde yetkisizlik kararı verilmesi doğru bulunmamıştur....

      Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, müşterek çocuk Yunus için hükmedilen aylık 100 TL iştirak nafakasının 150 TL daha artırılarak aylık 250 TL'ye çıkartılmasına; davacı için hükmedilen aylık 125 TL yoksulluk nafakasının, 125 TL artırılarak aylık 250 TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince süresinde temyiz edilmiştir. Mahkemece; kısa kararda; davacı için daha önce hükmedilen 125 TL yoksulluk nafakasının aylık 125 TL artırılarak 250 TL'ye yükseltilmesine, müşterek çocuk için daha önce hükmedilen 100 TL iştirak nafakasının aylık 150 TL artırılarak 250 TL'ye yükseltilmesine, iştirak ve yoksulluk nafakalarının bundan sonra her yıl üretici fiyat endeksi oranında artırılmasına karar verilmiş; gerekçeli kararda ise, her yıl üretici fiyat endeksi oranında artırılmasına ilişkin bir karar verilmemiştir....

        AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 22/06/2021 NUMARASI : 2017/1116 ESAS-2021/404 KARAR DAVA KONUSU : Yoksulluk ve İştirak Nafakasının Kaldırılması KARAR : Yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;700 dolar olan yoksulluk nafakasının kaldırımasına veya 500 TL'ye düşürülmesine, 300 dolar olan katılım nafakasının 500 TL'ye düşürülmesine ve nafakaların uyarlanarak Türk Lirasına çevrilmesine karar verilmesi isteminde bulunmuştur. CEVAP VE KARŞI DAVA: Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacının davasının reddine, karşı davalarının kabulü ile yoksulluk nafakasının 1400 dolara, katılım nafakasının 600 dolara çıkartılmasına ve çocuğun özel okula yazdırılarak masrafın davacı karşı davalı tarafça karşılanmasına karar verilmesi isteminde bulunmuştur....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılıp bitirilen yargılama sonucunda ; Asıl davanın yoksulluk nafakasının kaldırılması ve indirilmesi talebi yönünden ayrı ayrı reddine, karşı davanın iştirak nafakasının arttırımı talebi bakımından kısmen kabulü ile müşterek çocuk İrem Nur lehine takdir edilen iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 75 TL arttırılarak 275 TL'ye yükseltilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, yoksulluk nafakasının arttırılması talebinin reddine, taraflar lehine yargılama gideri ve ücreti vekalet takdirine karar verilmiştir....

        Tarafların dosyaya yansıyan sosyal ve ekonomik durumları, çocuğun yaşı, ihtiyaçları, ekonomideki değişiklikler dikkate alındığında velayeti anneye verilen müşterek çocuk için ilk derece mahkemesi tarafından belirlenen iştirak nafakası azdır. Yine kadın için nafakanın toptan olarak belirlenmesi hakkaniyete aykırı olacağı gibi miktarı da azdır. Bu haliyle kadının iştirak nafakası miktarına yönelik istinaf talebinin kabulü ile, hakkaniyet de gözetilerek ilk derece mahkemesi kararının 3.bendinin iştirak nafakasına ilişkin kısmının kaldırılmasına, kadının iştirak nafakası talebinin kabulü ile boşanma kararının kesinleşme tarihinden geçerli olmak üzere aylık 500,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınmasına karar verilmiştir....

        Toplanan delillerden; tarafların 10.9.2013 tarihinde boşandıkları, 2008 doğumlu müşterek çocuk Tayfur'un velayetinin davalı-davacı anneye bırakıldığı ve müşterek çocuk yararına 200 TL iştirak nafakasına hükmedildiği, iştirak nafakasının artırılmasına yönelik işbu davanın ise 24.12.2014 tarihinde açıldığı, mahkemece iştirak nafakasının aylık 750 TL'ye yükseltildiği anlaşılmaktadır. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarında ve müşterek çocuğun ihtiyaçlarında meydana gelen değişikliğe göre, takdir edilen iştirak nafakası çoktur. Mahkemece, Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir....

          Somut olayda davacı kadın ortak çocuk için aylık 10.00,00 TL iştirak nafakasının ödenmesini talep etmiş, mahkemece davasının kısmen kabulü ile aylık 5.000 TL iştirak nafakasının ödenmesine karar verilmiş olup, bu karara karşı davalı erkek tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, istinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesince aylık 2.500 TL iştirak nafakasının ödenmesine karar verilmiştir. O halde davacı kadın tarafından reddedilen (İlk derece mahkemesi ile bölge adliye mahkemesi kararı arasındaki kısım) aylık 2.500 TL, davalı erkek tarafından da kabul edilen aylık 2.500 TL iştirak nafakasının yıllık ödenecek nafaka miktarı 30.000 TL’dir....

            Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile; müşterek çocuk ... için hükmedilen 140 TL iştirak nafakasının 230 TL'ye, ... için hükmedilen 150 TL iştirak nafakasının 230 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katkıda bulunması gerekir. Çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin ana-baba tarafından müşterek karşılanması da ilke olarak kabul edilmiştir (TMK. 327 md.). Bu nedenledir ki, iştirak nafakasının çocuğun yaşı, eğitim durumu, günün ekonomik koşullarındaki paranın alım gücü ile genel ihtiyaçlarına uygun olarak ana-babanın mali durumları da gözetilerek takdiri gerekir. Somut olayda, müşterek çocuk ... 1999 doğumlu,... ise 2006 doğumlu olup, öğrenci oldukları üzerinde bir uyuşmazlık yoktur....

              Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ :İştirak Nafakasının Azaltılması, Yoksulluk Nafakasının :Kaldırılması-İştirak ve Yoksulluk Nafakasının Artırılması :Protokolün Uyarlanması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı tarafından duruşma talepli olarak asıl davanın reddi, karşı davanın kabulü, birleşen davanın kabul edilen kısmı yönünden; davalı- davacı tarafından ise katılma yoluyla birleşen davanın reddedilen kısmı yönünden temyiz edilmişse de; iştirak nafakasının azaltılması/artırılması, yoksulluk nafakasının artırılması/kaldırılması, protokolün uyarlanmasına ilişkin verilen kararların Yargıtayda duruşmalı inceleneceğine ilişkin hüküm bulunmadığından duruşmalı olarak incelenmemektedir....

                UYAP Entegrasyonu