"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının indirilmesine davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın yoksulluk nafakası yönünden kabulüne, iştirak nafakası yönünden reddine yönelik olarak verilen hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Dava; daha evvel boşanma davası ile hükmedilen 250 TL yoksulluk nafakasının aylık 200TL'ye, müşterek çocuk lehine hükmedilen 150 TL iştirak nafakasının 100 TL'ye indirilmesi istemine ilişkin olup, mahkemece; yoksulluk nafakasının 200 TL'ye indirilmesine, iştirak nafakasının indirilmesi talebinin ise reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK. nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2015 tarihinden itibaren 2.080TL'ye çıkarılmıştır. Kabul edilen ve reddedilen miktarlar dikkate alındığında hüküm, temyiz eden taraflar yönünden kesin niteliktedir....
Bu sebepler ile somut olayda tarafların ortak velayete ilişkin bir uzlaşı içerisinde bulunmadıkları da sabit olup, dosya kapsamı ve küçüğün yaşı ve sosyal inceleme raporları dikkate alınarak velayetin anneye verilmesinde yanlışlık bulunmamıştır. Tarafların kişisel ilişkiye yönelik istinaf istemlerinin incelenmesinde ; Mahkeme kararı ve istinaf tarihi dikkate alındığında, o tarihler için kurulan kişisel ilişkinin küçüğün yaş dönemine uygun olarak kurulduğu anlaşılmaktadır Müşterek çocuk istinaf incelemesi tarihi itibari ile 6 yaş içerisindedir. Küçüğün bulunduğu yaş dönemi dikkate alındığında, halen geçerli kişisel ilişkinin küçüğün üstün yararı ile çatışmadığı ve kişisel ilişki kararlarının değişen şartlara göre her zaman yeniden değerlendirilmesi olanağının da bulunduğu dikkate alındığında, dava taraflarının kişisel ilişkiye yönelik istinaf istemlerinin reddi gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İştirak Nafakasının Arttırılması-Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosya ve uyap üzerinden yapılan incelemede, temyiz edenden, temyiz harcının alındığına ilişkin bir belgeye rastlanılmamıştır. Temyiz harcı yatırılmış ise, buna ilişkin belgenin eklenilmesi, temyiz harcı yatırılmamış ise; temyiz harcının (Temyiz başvuru harcı ve maktu temyiz harcı) Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 434/3. maddesinde gösterilen usul uygulanarak temyiz edenden tahsili ile buna ilişkin makbuzun dosyaya alınmasından sonra, gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi....
Koşulların değişmesi halinde, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Bu nedenlerle özellikle çocuğun emzirme döneminde olduğu göz önüne alındığında; velayeti anneye bırakılan küçükle baba arasında uzun süreli ve yatıya kalacak şekilde kişisel ilişki kurulması doğru değildir. Ancak;bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu yönden düzeltilerek onanması gerekmiştir....
Kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun yüksek yararı, yaşı ve anne ve babalık duygusunun tatmini ve infaz edilebilir nitelikte olması hususları birlikte değerlendirilerek çocuğun kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir. Çocuk ile ana ve babası, düzenli kişisel ilişki elde etme ve bu ilişkiyi sürdürme hakkına sahiptir. Ana ve babası ayrı olan çocuğun ebeveyniyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de haktır. Kişisel ilişki sadece çocuğun üstün yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya kaldırılabilir. Kişisel ilişkinin düzenlenmesinde çocuğun bedeni ve fikri gelişimi yanında ana ve/veya babalık duygularını tatmin de önemlidir. Çocuk ile babası arasında yeterli kişisel ilişki kurulamadığı taktirde güven duygusunun oluşamayacağı açıktır. Somut olayda, çocuğun babası ile yatılı kişisel ilişki kurulmasına engel somut bir olgu veya iddia bulunmamaktadır. Bu haliyle, Aksaray 1....
Temyiz Sebepleri 1.Davacı-karşı davalı kadın vekili; kusur belirlemesi, maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddi ve iştirak nafakası miktarı yönlerinden kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesi, maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddi ve iştirak nafakası miktarı yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir. 2.Davalı-karşı davacı erkek vekili; kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi, tedbir ve iştirak nafakasının miktarı, tedbir nafakasının başlangıç tarihi, kişisel ilişkinin süresi ve velâyete yönelik kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi, tedbir ve iştirak nafakasının miktarı, tedbir nafakasının başlangıç tarihi, kişisel ilişkinin süresi ve velâyet yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Nafakanın Artırılması-Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, ortak çocuk ile davalı baba arasında kurulan kilişel ilişkinin tamamen kaldırılması talebinin reddi ve iştirak nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadın, davalı ile ortak çocuk arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılması ve çocuk lehine hükmedilen iştirak nafakasının arttırılması talebiyle dava açmış, ilk derece mahkemesince çocuk için aylık 350 TL iştirak nafakasına hükmedilmiş, kişisel ilişkinin tamamen kaldırılması talebi ise kısmen...
in velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk yararına hükmedilen 400,00 TL tedbir nafakasının karar tarihinden itibaren aylık 1.000,00 TL'ye yükseltilmesine, iştirak nafakası olarak devamına, ortak çocuk ...'in yargılama sırasında ergin olması nedeniyle hükmedilen tedbir nafakasının ergin olduğu tarihe kadar geçerli olmasına, ortak çocuk ... için velâyet, iştirak nafakası ve kişisel ilişki yönünden karar verilmesine yer olmadığına, kadın yararına 30.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile)Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi - İştirak Nafakasının :Artırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Ana ve babadan her biri, velayeti altında bulunmayan veya kendisine bırakılmayan çocuk ile uygun kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkına sahiptir (TMK.m.323). Düzenli kişisel ilişki kurmak ve bu ilişkiyi sürdürmek, çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :İştirak Nafakasının İndirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm iştirak nafakasının indirilmesi istemine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 01.02.2002 tarihli kararının 1. maddesi gereğince inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 12.10.2009 (Pzt.)...