Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İhtisas Kurulu'ndan alınacak rapor ile Yüksek Sağlık Kurulu Kararı arasında sürekli göremezlik oranına yönelik görüş ayrılığı bulunduğu takdirde çelişkinin giderilmesi için dosyanın Adli Tıp 2. Üst Kuruluna (Genel Kurul) gönderilerek çıkacak sonuca göre karar verilmesi gerekir. Sigortalının sürekli göremezlik derecesine itiraz edilmesi halinde; anılan yasal prosedüre uygun olarak sürekli göremezlik derecesinin belirlenmesi, yapılacak inceleme sonucunda sürekli göremezlik derecesinin Kurumca belirlenen oranın altına düşmesi durumunda bu değişiklik, dava dışı sigortalının hak alanını ilgilendirdiğinden ve sigortalının taraf olduğu bir davada sonuçlandırılması gerektiğinden davalı tarafa, sigortalı ile Kuruma karşı göremezlik derecesinin belirlenmesi için dava açmak üzere süre verilmesi, açılacak davanın sonucunun beklenmesi, sürekli göremezlik derecesinin kesinleştirilmesinden sonra elde edilecek sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir....

Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacının 11.1.1999 tarihinde kazası geçirdiği SGK’ca davacıya 11.1.1999-31.7.2000 tarihleri arasında geçici göremezlik ödeneği ödendiği 10.10.2002 tarihinde kontrol kaydı ile %22.2 oranında sürekli göremez duruma geldiğinin kabulüyle davacıya sürekli işgöremezlik geliri bağlandığı, yapılan kontrol sonucu sürekli göremezlik oranının değişmediği, davalı şirket vekilinin sürekli göremezlik oranına itiraz etmesi nedeniyle mahkemece Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesinden alınan 3.6.2005 tarihli raporla davacının sürekli göremezlik oranının %6.3, ATK Genel Kurulundan alınan 23.2.2006 tarihli raporla %6.3 olarak belirlendiği, mahkemece hükme esas alınan 12.3.2008 tarihli hesap raporunda 6.3 oranına ve işverenin %75 kusuruna göre SGK’ca geçici göremezlik ödeneğinin tenzilinden sonra davacının maddi zararının 6.467.66-TL olarak belirlendiği, mahkemece SGK’dan davacının %6.3 sürekli göremezlik oranına isabet eden peşin sermaye değerinin sorulması...

    Davalı kurum vekili Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu tarafından belirlenen sürekli göremezlik oranına itiraz ettiğine göre dosyanın Adli Tıp Kurumuna gönderilmesi gerektiği gibi davalı kurum vekilince itiraz edilmesine karşın bu için gerekli masrafların davacıdan alınmasına ilişkin ara kararı verilmesi doğru değildir. Yapılması gereken ; dosyanın Adli Tıp Kurumuna gönderilmesi için gerekli yargılama giderlerini belirleyerek bu masrafları karşılaması için davalı kurum vekiline kesin önel vermek, masrafın yatırılması halinde Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun 20/01/20010 ve 05/03/2010 günlü kararları arasındaki çelişki de giderilmek suretiyle davacının sürekli göremezlik oranının belirlenmesi için Adli Tıp Kurumu'ndan rapor alınarak çıkacak sonuca göre bir karar vermektir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

      kaybetmiş sayılacağının ve bu oran üzerinden sürekli göremezlik aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine, İş kazası tarihinden dava tarihine kadar belirlenen göremezlik oranı üzerinden fark sürekli göremezlik gelirinin belirlenmesi ile Fazlaya ilişkin haklar saklı kalma üzere şimdilik 10.000,00- TL'sinin hak kazanılan aylardan itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Dava nitelikçe SGK.ca karşılanmayan zararın tazmini istemine ilişkindir.İş kazası sonucu oluşan sürekli göremezlik oranının tespitine ilişkin keSinleşmiş bir mahkeme kararı olmadıkça Sosyal Güvenlik Kurumunca davacıya mahkemece belirlenen sürekli göremezlik oranı esas alınarak gelir bağlanmayacağından bu gelirin peşin sermaye değeri maddi zarardan düşülmeden Kurumca karşılanmayan maddi zarar miktarını belirleme imkanı bulunmadığından maddi tazminat istemli Sosyal Güvenlik Kurumunun taraf olmadığı bu davada sürekli göremezlik oranının tespitinin yapılamayacağı, yapılması halinde maddi tazminat istemli davanın sonuçlandırılmasının fiilen mümkün olmadığı ortadadır.HGK.’nun 07.02.2007 tarihli, 2007/21-69 Esas, 2007/55 Karar sayılı kararı da bu yöndedir. Yapılacak ; davacı % 10.6 oranında sürekli göremez duruma geldiğini iddia ediyor ise davacıya işvereni ve hak alanını ilgilendirdiği için SGK....

        Üst Kurulu raporu ile sürekli göremezlik derecesinin %15.2 olarak belirlenmesi üzerine sürekli göremezlik derecesinin ve bağlanan gelirin bu oran üzerinden güncellenmesi için Kuruma başvurduklarını ancak Kurumun olumsuz cevap verdiğini ileri sürerek sigortalının sürekli göremezlik derecesinin %15.2 olduğunun tespiti ile bağlanan gelirin gelir başlangıç tarihi itibariyle bu oran üzerinden hesaplanmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı T3 cevap dilekçesinde özetle; Sürekli göremezlik derecesinin %29,2 olduğunu, bu oran üzerinden gelir bağlanması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

        Davacı, 27.09.2004 tarihinde geçirdiği kazası nedeniyle sürekli göremez hale geldiğini, işverene karşı açtığı tazminat davasında meslekte kazanma güç kaybı oranının Yüksek Sağlık Kurulu tarafından %29 olarak belirlendiğini belirterek kazası sonucu oluşan meslekte kazanma güç kaybı oranının tespiti ile yaşlılık aylığının-eldeki davada kazası nedeniyle gelir bağlanmıştır-belirlenecek maluliyet oranı üzerinden artırılmasına, ödenmeyen aylıkların kuruma müracaat tarihi olan 25.01.2012 tarihinden itibaren faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiş olup; Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile davacının %45,2 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş olduğunun ve davacının sürekli göremezlik gelirinin kuruma başvuru tarihi olan 25.01.2012 tarihi itibariyle 448,93-TL olduğunun tespiti ile ödenmeyen fark gelirlerinin tahsiline karar verilmiştir....

          İş kazası nedeniyle hükmedilecek manevi tazminatın miktarını doğrudan etkilemesi nedeniyle, işçide oluşan meslekte güç kayıp oranının hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeksizin kesin olarak saptanması gerekir. Somut olayda, davacının 02/09/2004 tarihinde meydana gelen kazasında sol el serçe parmağının koptuğu, Kurumun 24/03/2009 günlü yazısına göre davacı ve avukatına, davacının maluliyetinin belirlenmesi amacıyla sağlık kuruluna sevk edilmek üzere Kuruma başvurması gerektiğinin bildirilmesine karşın davacının Kuruma başvurmadığı ve böylece sürekli işgöremezlik oranının kesin olarak saptanamadığı anlaşılmaktadır....

            Bu durumda; Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı'na müzekkere yazılarak, davaya konu kazaya ilişkin olarak kazası yönünden araştırma yapılıp yapılmadığı ve olayın kazası olarak kabul edilip edilmediği; olayın kazası olarak kabulü suretiyle, davaya konu kazadaki kalıcı maluliyeti nedeniyle davacıya göremezliğine ilişkin gelir bağlanıp bağlanmadığı; gelir bağlanmış ise, rücuya tabi olup olmadığı ve rücu istemli dava açılıp açılmadığı; bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değerinin ne olduğu hususlarının sorulması; bağlanan gelir rücuya tabi ise 5510 sayılı Kanun'un 21. maddesi hükmü değerlendirilerek tazminatın belirlenmesi gerekirken, eksik inceleme sonucu, yazılı olduğu şekilde karar verilmesi kurulması isabetli olmamıştır. 3-Kabule göre; İtiraz Hakem Heyetince davacı lehine hükmedilecek vekalet ücretine ilişkin olarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16.maddesinin (13) numaralı fıkrasının uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT'nin 13. maddesi ve AAÜT'nin 17. maddesi...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, kazası sonucu maluliyetinden doğan manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava kazası sonucu sürekli işgöremez duruma gelen davacının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir....

                UYAP Entegrasyonu