Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava; 26.10.2010 tarihine meydana gelen kazasında yaralanan sigortalıya bağlanan ilk peşin değerli gelirin ve yapılan harcamaların tahsili istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı olay tarihinde yürürlükte bulunan ve 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı ...... olup, kusurun belirlenmesinde, mahkemece, öncelikle kazasının ne şekilde olduğu, dosya içeriğindeki tüm deliller takdir olunarak, varsa çelişki giderilerek belirlenmeli ve kabul edilen maddi olgular doğrultusunda, kusur oran ve aidiyeti konusunda bilirkişi incelemesine gidilmelidir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, 12/11/2008 tarihinde geçirdiği trafik kazasının kazası olarak tespiti ile kazasının Kurum nezdinde tesciline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine, temyiz kapsam ve nedenlerine göre, davalılar vekillerinin yerinde bulunmayan bütün itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden.....yükletilmesine, 08/05/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Mahkemece ilamında yazılı olduğu üzere davanın kısmen kabulüyle kazasının tespitine, kıdem tazminatının ödenmesine, tazminat istemlerinin reddine karar verilmiştir. Sigortalılığa ilişkin “ kazasının tespiti” davaları, Sosyal Güvenlik hakkına ilişkin olarak ortaya çıkan davalardır. Yasal dayanağını 5510 sayılı Yasa'nın 13. maddesinden almaktadır. İş kazasının tespitine ilişkin davalar sosyal güvenlik hakkı ve kamu düzeni ile ilgili olup, kişi iradesi belirleyici etkiye sahip değildir. İçerisinde bulunduğu yasal statünün belirlediği durum doğrudan dikkate alınır. Bu nedenle hakim, kendiliğinden araştırma yapma yetkisine sahiptir. Bu yetki kapsamında, gerektiğinde tanık ve diğer deliller yoluyla doğrudan gerçeği bulma yükümü bulunmaktadır. İşçilik haklarına ilişkin davalar ise,4857 sayılı yasadan kaynaklanmaktadır. Bu tür davalar, kişi iradesine önemli rol verilip, taraf anlaşmalarına geçerlilik tanınan, alacak ve tazminat türünde olan davalardır....

        ya ait 32237 sicil nolu işyerinde 10.01.2014-20.10.2014 tarihleri arasında geçen çalışmaları sürecinde, zararına neden olan herhangi bir somut olaya maruz kaldığına dair iddiasının bulunmadığı, davacı tarafın kazasının tespiti yönünden iddiasının, genel ve soyut ifadeler içerdiği anlaşılmış olmakla, davacının davalı ...'ya ait 32237 sicil nolu işyerinde kazası geçirdiğine ilişkin iddiasını da ispatlayamadığının kabulü gerekmektedir. Nitekim, Türk Dil Kurumu'nda kazasının, "İş yerinde meydana gelen ve işçiyi bedenen veya ruhen etkileyen olay." olarak tanımlandığı, yine, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 13 üncü maddesinde de kazasının, sınırlı olarak belirtilen hal ve durumlardan birinde "sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya da ruhen özüre uğratan olay." olarak tanımlandığı gözetildiğinde, dava konusu olayda, davacının davalı ...'...

          Çoğunluk ile aradaki temel uyuşmazlık “davalının üstlendiği proje kapsamında yurt dışı işyerinde çalışırken kazası geçiren davacı murisinin, 28.02.2020 tarihinde geçirdiği kazasının 5510 sayılı kanun kapsamında kazası sayılıp sayılmayacağı, yabancılık unsuru taşıyan bu uyuşmazlıkta 5510 sayılı kanunun uygulanıp uygulanmayacağı” noktasında toplanmaktadır. 2....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İş kazasının meydana gelmesinde davalı işverenin %80, sigortalının %20 oranında kusurlu bulunduğu, davalının kusuru oranında Kurum zararını tazminle yükümlü olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı Kurum vekili katılma yoluyla istinaf dilekçesinde özetle; davalının kazasının, dava dışı işçinin talimatlara aykırı hareket etmesi nedeniyle oluştuğu ve kusurun işçide olduğu yönündeki itirazlarını kabul etmediklerini, kazasının oluş şekli itibariyle davalı işverenin tam kusurlu sayılması gerektiğini ileri sürmüştür. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kazasının tamamen işçinin talimatlara uymaması nedeniyle gerçekleştiğini, davalıya kusur yüklenemeyeceğini, kararın kaldırılması gerektiğini ileri sürmüştür....

            Davacının orman kesim- sürütme işinde davalı işveren yanında çalışırken kazası geçirdiği iddiasıyla açılan kazasının tespitine ilişkin davada, davacının dava dışı kooepratif üyeliğinin bulunup bulunmadığı, 4b sigortalılığının olup olmadığı ile davacının ormanın diğer kesim alanlarında alıp almadığı husunda ilgili yerlerden sorulup cevabi yazılar eklendikten sonra gönderilmek üzere, dosyanın mahal mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, temyiz itirazlarının bu noksanlık giderilip dosya geldikten sonra incelenmesine, 21/11/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi YARGITAY İLAMI Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davalı SGK Başkanlığı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Davacı vekili, müvekkilinin murisinin akdinin ölüm sebebi ile son bulduğunu iddia ederek, kıdem tazminatı ve bir kısım ücret alacakları ile murisin ölümüne sebebiyet veren trafik kazasının kazası olduğunun tespiti talebinde bulunmuştur. Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, kazası tespitine ilişkin dava bu davadan tefrik edilmiştir. İş kazasının tespitine ilişkin dava tefrik edilerek bu davadan ayrılmıştır. Alacak davasının davalısı .... olup hükmedilen alacaklardan doğan tüm sorumluluk bu şirkete aittir. İş kazası tespiti davasında davalı olan SGK Başkanlığı artık alacak davasında taraf değildir....

                İş kazasının oluşumuna etken kusur oranlarının saptanmasına yönelik incelemede; ihlal edilen mevzuat hükümleri, zararlı sonuçların önlenmesi için koşulların taraflara yüklediği özen ve dikkat yükümüne aykırı davranışın doğurduğu sonuçlar, ayrıntılı olarak irdelenip, kusur aidiyet ve oranları gerekçeleriyle ortaya konulmalıdır. Eldeki davada, mahkemece dava konusu olaya ilişkin maddi ve manevi tazminat talebiyle açılan İstanbul Anadolu 9.İş Mahkemesi tarafından görülen 2014/7 E. - 2015/321 K. sayılı dava dosyasında alınan kusur raporunda, yaşanan olayın 5510 sayılı Kanunu'nun 13. maddesine göre kazası olduğu, kazasının; 1) Önceden öngörülebilir ve önlenebilir nitelikte bir kaza olduğuna, herhangi bir kastın söz konusu olmadığına tedbirsizlik, dikkatsizlik ve ihmal sebebiyle meydana geldiği, işveren ... (... İnşaat'ın) % 75 oranında kusurlu olduğu, Müteveffa çalışan ...'...

                  Mahkemece, davalılardan ...Arsa ve Konut Yapı Kooperatifinin davaya konu kazasının meydana geldiği inşaatta asıl işveren olarak sorumlu olduğu dikkate alınarak, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği ile kazasının vuku bulduğu kolunda uzman bilirkişilerden; kusur oran ve aidiyeti konusunda yeniden rapor alınarak hüküm kurulmalıdır. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. O hâlde, davacı Kurum vekilinin, bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 19.4.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu