Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, davacının 2013 yılında geçirdiği kazası ile ilgili 17.11.2015 tarihinde Kuruma başvurduğu, Kurumun 01.02.2017 tarihli yazısında halen kazası ile ilgili tespit işlemlerinin devam ettiğini belirttiği anlaşılmaktadır. Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden dolayı işveren aleyhine açılan kazası tespiti davası, sigortalının da hak alanını ilgilendirir. Nitekim, bu karar ile davalı Kurum (tespit kararı verildiğinde) kazası sonucu göremez duruma giren sigortalıya gelir bağlayacaktır. Öte yandan, davacının kazası tespiti talebinin Kurumca reddedilmediği veya reddedilmiş sayılmadığı belirtilmişse de, dosyadaki belgelerden davacının kazası tespiti için Kuruma yaptığı başvuruya makul bir sürede olumlu ya da olumsuz bir cevap verilmediği açıktır....

    İş Mahkemesince davacı vekiline olayın kazası olduğunun tespiti açısından dava açmak için süre verilmesi ile bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Bir olayın kazası sayılması gerektiğinin tespitine ilişkin davanın asıl amacı, 506 ve 5510 sayılı Yasa gereğince hak sahiplerine kazası sigorta kolundan gelir bağlanmasının teminine yöneliktir. Diğer yandan bir sosyal sigorta olayının kazası sayılıp sayılmaması işverenin dahi hak alanını ilgilendirir. Zira işveren kusurlu ve olay da kazası ise, Kurum bağladığı gelirin peşin değerini işverenden isteyebilecektir. Somut olayda,işveren İzmir Ulaşım Hizmetleri ve Makina Sanayi AŞ (İZULAŞ) davaya dahil edilmeden yargılamaya devam edilerek karar verildiği anlaşılmaktadır. Yapılacak ; davacı tarafa yöntemince işverenin davaya dahil edilmesi için süre vermek, işverenin de gösterdiği delilleri toplamak ,tüm delilleri birlikte değerlendirmek suretiyle bir karar vermekten ibarettir....

      Dava, 02.02.2008 tarihinde meydana gelen olayın kazası olduğunun tespiti ve 02.02.2008 tarihinden itibaren göremezlik ödemelerinin ödenmesi talebine ilişkindir. Davacının, 02.02.2008 tarihinde geçirdiği kaza nedeniyle kuruma kazası bildiriminde bulunulmadığı, davacının 24.11.2016 tarihinde kuruma başvuruda bulunarak kazasının tespiti ile göremezlik geliri bağlanmasını talep ettiği, kurum tarafından yapılan tahkikat sonrasında 14.02.2018 tarihli karar ile olayın kazası olduğunun tespitine karar verildiği, davacının göremezlik geliri işlemlerinin devam ettiğinin bildirildiği, mahkemece, dava açıldıktan sonra olayın kazası olduğunun tespitine karar verilmesi nedeniyle dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, davalı kurum vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur....

      Liman İşletme Müdürlüğünde yükleme-boşaltma işçisi olarak çalışmakta iken, kamyondan gemiye un çuvallarının yüklenmesi esnasında, kamyonun üzerindeki un çuvallarından bir tanesinin sağ dizinin üzerine düşmesi neticesinde yaralanması şeklinde meydana gelen olayın kazası olduğunun tespiti istemine ilişkin olduğu, mahkemece dosya kapsamında alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, olayın kazası olduğunun tespiti ile davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. İnceleme konusu davada, dosyada yer alan bilgi ve belgeler karar vermeye elverişli görünmemektedir. Dosya içeriğinde yer alan kazası tutanağının okunaklı suretinin celbi suretiyle, söz konusu tutanağı düzenleyen kişi ile birlikte, 23.07.2007 tarihli kaza bildirim formunda, adı geçen şahitler ..., ... ve anılan formda Operasyon Müdür Vekili olarak imzası bulunan Yahya Arslandağ’ın tanıklığına başvurulması, ayrıca davacı tarafından, ... ......

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, 31.05.2007 günlü olayın kazası olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, davacı isteminin anılan tarihteki olayın kazası olduğunun tespiti istemine hasredilmiş olmasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 31.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 24/09/2020 NUMARASI : 2019/358 Esas - 2020/188 Karar DAVA KONUSU : Ölümün İş Kazası Olduğunun Tespiti ve Davacıya Ölüm KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının eşi Ozan Çaplık'ın 17/10/2012 tarihinde T3 ait yerinde çalışırken kazası sonucu vefat ettiğini, yapılan soruşturma sonucunda Zonguldak 2.Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/97 E sayılı dosyası ile ceza davası açıldığını meydana gelen kazanın kazası olduğunu, davacının SGK'ya başvurarak kendisine kazası ölüm geliri bağlanmasını talep ettiğini ancak kurumun reddettiğini belirterek davacının murisinin kazası sonucu öldüğünün tespitine, davacının kazası sonucu ölüm geliri bağlanması talebinin reddine dair kurum işleminin iptali ile davacının eşinin ölümünün kazası sonucu olduğunun tespitine ve 17/10/2012 tarihinden itibaren fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1,00 TL ölüm maaşı bağlanmasını karar verilmesini talep...

          K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, davacının 13.12.2007 tarihinde geçirmiş olduğu kazanın, kazası olduğunun tespiti ile davacıya kaza tarihinden itibaren günlük 100,00 TL yevmiyeden aylık 3000,00 TL prime esas kazanç üzerinden gelir bağlanması ve yazılı miktarda tazminata hükmedilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile "davacının 13.12.2007 tarihinde geçirmiş olduğu kazanın kurumca kazası olduğunun kabul edildiği görülmekle kazası tespiti talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, Davacıya kazası nedeniyle asgari ücret üzerinden gelir bağlandığı görülmekle aylık brüt 3.357,06 TL prime esas kazanç üzerinden gelir bağlanması gerektiğinin tespitine", karar verilmiştir....

            in yaralanması ile sonuçlanan olayın kazası olmadığının tespiti ile davalı kurumun 28.02.2013 tarih MA-2013-28 sayılı denetmen raporunun iptalini, bu mümkün olmadığı takdirde kazası ve kusur açısından tespit yapılmasını talep ve dava etmiştir. Yerel mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, davacının davalı kurum sigortalısı dahili davalı ...'in 19.07.2012 tarihinde davacı şirkete ait işyerinde geçirdiği kazanın kazası olmadığının tespiti yönündeki talebinin reddine, dahili davalı ...'in 19.07.2012 tarihinde davacı şirkete ait işyerinde geçirdiği kazanın kazası olduğunun ve bu kazada dahili davalı işçinin %40, davacı şirketin %60 oranında kusurlu olduğunun tespitine, karar verilmiştir. Somut olayda, davacının davalı kurum sigortalısı dahili davalı ...'...

              İlk derece mahkemesi tarafından, davacının kazasının tespiti için SGKya müracaat ettiği, davalı Kurum tarafından davacının 11.11.2015 tarihinde geçirmiş olduğu kazanın kazası olarak tespit edildiğinden kazası tespiti talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, kazası olduğunun tespitinin davacı tarafından dava açılmadan önce kuruma yazılı olarak bildirildiği ve kurumca dava tarihinden sonra kazası tespiti yapıldığından taraf vekilleri yararına vekalet ücreti takdir edilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmış ise de, davacının dava açılmadan önce kazasının tespiti için kuruma müracaat ettiği ancak kurumun tahkikatı devam ederken makul süre içerisinde sonucu beklemeden dava açtığı, yargılama aşamasında SGK tarafından olayın kazası olduğunun kabul edildiği, bu nedenle davanın konusuz kaldığı, davalıların dava açılmasına sebebiyet vermedikleri anlaşıldığından yargılama giderinin davacı üzerine bırakılmasına ve davalılar lehine vekalet ücretine...

              İlk derece mahkemesi tarafından, davacının kazasının tespiti için SGKya müracaat ettiği, davalı Kurum tarafından davacının 11.11.2015 tarihinde geçirmiş olduğu kazanın kazası olarak tespit edildiğinden kazası tespiti talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, kazası olduğunun tespitinin davacı tarafından dava açılmadan önce kuruma yazılı olarak bildirildiği ve kurumca dava tarihinden sonra kazası tespiti yapıldığından taraf vekilleri yararına vekalet ücreti takdir edilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmış ise de, davacının dava açılmadan önce kazasının tespiti için kuruma müracaat ettiği ancak kurumun tahkikatı devam ederken makul süre içerisinde sonucu beklemeden dava açtığı, yargılama aşamasında SGK tarafından olayın kazası olduğunun kabul edildiği, bu nedenle davanın konusuz kaldığı, davalıların dava açılmasına sebebiyet vermedikleri anlaşıldığından yargılama giderinin davacı üzerine bırakılmasına ve davalılar lehine vekalet ücretine...

              UYAP Entegrasyonu