Kanun hükmünde yer alan tazminatın konusu, haciz ihbarnamesine karşı üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunması sebebiyle takip alacaklısının uğradığı zarardır. Bu davada, üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunu, davacı takip alacaklısı ispat etmelidir. Üçüncü kişinin beyanının aksi, İİK.nun 68. maddesinde sayılan belgelere bağlı olmaksızın her türlü delille ispat edilebilir. Anılan maddenin açık hükmü gereğince, icra mahkemesince, genel hükümlere göre yargılama yapılarak sonuca gidilmelidir. Tazminat davası genel hükümlere tabi olduğunda, yargılamanın genel hükümlere göre yapılarak sonuca gidilmesi gerekir. Zira alacaklı, 3. kişinin gerçeye aykırı beyanından kaynaklanan haksız fiile dayalı olarak tazminat davası açmaktadır. Kaldı ki, İcra ve İflas Kanunu 89/4 ve 338. madde hükümlerinin 3. kişinin gerçeğe aykırı beyanını suç olarak nitelendirmesi, 3. kişinin bu davranışının haksız fiil olduğunun açıkça bir göstergesidir....
İİK.nun 89/4. maddesine dayalı olarak açılan tazminat davasında, haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihi itibariyle, borçlunun, üçüncü kişiden istenebilir, kesin nitelikte bir alacağının mevcut olup olmadığı genel hükümler çerçevesinde belirlenir. Bu bağlamda, borçlunun, üçüncü kişi hakkında kesinleşmiş bir icra takibinin olması, icra takibine konu alacağın genel mahkemelerde varlığı hükme bağlanmadığı müddetçe kesin nitelikte bir alacak olarak nitelendirilemeyeceğinden İİK.nun 89/4. maddesine dayalı olarak açılan tazminat davasının kabulü sonucunu doğurmaz. O halde mahkemece, takip borçlusunun 3. kişi ...’a karşı yürüttüğü icra takibine konu şeklen var olan alacağın maddi anlamda da var olup olmadığı araştırılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda, Dava, üçüncü kişinin açmış olduğu İİK'nın 89.maddesine dayalı menfi tespit isteğine ilişkindir. Uşak 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 04.12.2020 tarih, 2020/19 Esas, 2020/305 Karar numaralı ilamı ile, davalının yetki itirazında bulunduğundan bahisle, takibin Eski İcra Müdürlüğü'nde yapıldığından bahisle İİK'nın 72/son maddesi gereğince yetkisizlik kararı vermiş olup, anılan kararı davacı vekilinin istinaf ettiği anlaşılmıştır. İİK 89/3; ''...(Değişik üçüncü fıkra: 17/7/2003- 4949/22 md.)...
Dosya kapsamına göre, Bölge Adliye Mahkemesince, şikayete dayanak takibin kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluna ilişkin olduğu, takibin 30/11/2017 tanzim tarihli 900.000 TL bedelli senede dayalı olduğu, alacağın kambiyo senedine dayalı olması halinde alacaklının açacağı İİK'nın 89/4 haciz ihbarnamesine itiraza dayalı olarak tazminat talebinin reddi gerektiği, zira alacaklının İİK'nın 88. maddesine göre işlem yapılabileceği, bu nedenle tazminat talebi yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğinden bahisle açıklanan gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş ise de; Borçlunun üçüncü kişideki alacağı hamile ait bir senede veya poliçe ve sair cirosu kabil bir senede dayanmıyorsa, haciz işlemi İİK'nın 89.maddesine göre yapılır. Borçlunun üçüncü kişideki alacağının hamile yazılı veya cirosu kabil bir senede dayalı olması halinde ise İİK'nın 88. maddesi uyarınca haczi mümkündür....
İİK'nun 89/4. maddesine dayalı olarak açılan tazminat davasında, tarafların göstereceği deliller, ticari defterler ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak, ihbarnamenin tebliğ tarihi itibariyle, borçlunun, üçüncü kişiden istenebilir hale gelmiş, kesin nitelikte bir alacağının mevcut olup olmadığı genel hükümler çerçevesinde belirlenir. Diğer bir ifade ile anılan maddeye göre tazminata hükmedilebilmesi için, haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye tebliğ tarihi itibariyle borçlunun üçüncü kişi nezdinde kesinleşmiş, muaccel bir alacağının bulunması zorunludur....
İcra Müdürlüğü'nün 2012/2715 Esas sayılı takip dosyasında alacaklı tarafından davalı üçüncü kişiye 54.806,93 TL alacak için 07.03.2013 tarihinde 89/1 haciz ihbarnamesi tebliğ edildiği ve davalı üçüncü kişi tarafından bu haciz ihbarnamesine 08.03.2013 tarihinde cevap verildiği, .... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 20.02.2013 tarih ve 2010/434E. 2013/218 K. sayılı ilamı ile takip borçlusu lehine hüküm altına alınan 32.640,88 TL nin 89/1 haciz ihbarnamesi tebliğ edildiği tarih itibariyle davacının alacağının davalı üçüncü kişinin uhdesinde bulunmasına rağmen haciz ihbarnamesine olumsuz yanıt verildiği ve alacaklının zarara uğratıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemenin alacaklının yararına İİK'nun 89/4.maddesine dayalı olarak tazminata hükmedilebilmesi için; borçlunun haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye tebliği tarihi itibariyle üçüncü kişi nezdinde kesinleşmiş, muaccel bir alacağının bulunması zorunludur. .......
Asliye Hukuk Mahkemesi ise, dava, İİK'nın 89.maddesine göre gönderilen 3.haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davası olup, 3.haciz ihbarnamesini alan 3.kişinin icra takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde menfi tespit davası açabileceği, davacının yerleşim yerinin ... olduğu ve ... mahkemelerinin davaya bakmakla yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İİK'nın 89/3. maddeye göre 3. haciz bildirimini alan üçüncü kişi, icra takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde 15 gün içinde menfi tespit davası açabilir. Görüldüğü gibi İİK'nın 89/3. maddesinde aynı yasanın 72/son maddesinden farklı olarak yetki düzenlemesi yapılmış ve bu tür davaların icra takibinin yapıldığı yer veya davayı açan üçüncü kişinin yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği hükme bağlanmıştır. Dosya kapsamından ve icra dosyasından davanın İİK'nın 89/3. maddesine dayalı menfi tespit davası olduğu anlaşılmaktadır....
İİK'nun 89/4. maddesine dayalı olarak açılan tazminat davasında, ihbarnamenin tebliğ tarihi itibariyle, borçlunun, üçüncü kişiden istenebilir, kesin nitelikte bir alacağının mevcut olup olmadığı genel hükümler çerçevesinde belirlenir, diğer bir ifade ile anılan maddeye göre tazminata hükmedilebilmesi için, borçlunun, haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye tebliği tarihi itibariyle, üçüncü kişi nezdinde kesinleşmiş, İİK.’nun 89/1. maddesi kapsamında haczedilebilecek muaccel bir alacağının bulunması zorunludur....
Kanun hükmünde yer alan tazminatın konusu, haciz ihbarnamesine karşı üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunması sebebiyle takip alacaklısının uğradığı zarardır. Bu davada üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunu, davacı takip alacaklısı ispat etmelidir. Üçüncü kişinin beyanının aksi, İİK'nın 68. maddesinde sayılan belgelere bağlı olmaksızın her türlü delille ispat edilebilir. Anılan maddenin açık hükmü gereğince; icra mahkemesince, genel hükümlere göre yargılama yapılarak sonuca gidilmelidir. Alacaklının icra mahkemesine başvurusu, İİK'nın 89/4 maddesine dayalı tazminat davasıdır. İİK'nın 89/4 maddesi uyarınca; icra mahkemesi, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere inceler. Buna göre, dava dilekçesinde talep edilen tazminat miktarı ve dava değerinin gösterilmesi gerekir....
Bu davada üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunu davacı takip alacaklısı ispat etmelidir. Üçüncü kişinin beyanının aksi, İİK'nun 68. maddesinde sayılan belgelere bağlı olmaksızın her türlü delille ispat edilebilir. Anılan maddenin açık hükmü gereğince; icra mahkemesince, genel hükümlere göre yargılama yapılarak sonuca gidilmelidir. İİK'nun 89/4. maddesine dayalı olarak açılan tazminat davasında, tarafların göstereceği deliller, ticari defterler ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak, ihbarnamenin tebliğ tarihi itibariyle, borçlunun, üçüncü kişiden istenebilir hale gelmiş, kesin nitelikte bir alacağının mevcut olup olmadığı genel hükümler çerçevesinde belirlenir. Diğer bir ifade ile anılan maddeye göre tazminata hükmedilebilmesi için, haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye tebliği tarihi itibariyle borçlunun üçüncü kişi nezdinde kesinleşmiş, muaccel bir alacağının bulunması zorunludur....