olduğundan davacılar vekilinin manevi tazminat yönünden ihtiyati haciz isteminin reddine ilişkin istinaf başvurusu yerinde bulunmuştur....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ARA KARAR TARİHİ: 19/10/2022 DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan) KARAR TARİHİ: 26/01/2023 Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi ara kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Davacılar vekili daha sonra verdiği dilekçe ile ihtiyati haciz talep etmiştir. İlk derece mahkemesince 19/10/2022 tarihli ara kararı ile talebin reddine karar verilmiştir. Bu ara karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, istinaf açısından uyuşmazlık konusu, HMK'nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere, İlk Derece Mahkemesince ihtiyati haciz talebinin reddine dair verilen kararın, yasaya ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır....
Davalılar vekili bu ara karara karşı istinaf yasa yoluna başvurmuştur.Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, istinaf açısından uyuşmazlık konusu, HMK'nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere, İlk Derece Mahkemesince ihtiyati hacze itirazın reddine dair verilen ara kararın, yasaya ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. İİK'nun 257/1. fıkrasına göre “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” Bu hüküm gereğince alacaklı, bir para alacağı için ancak vadesinin gelmesi hâlinde ihtiyati haciz talebinde bulunabilecektir....
Davacının manevi tazminat talebi açısından davaya konu olan olayda; manevi tazminat miktarı tümü ile ilk derece mahkemesi tarafından toplanılacak deliller ve yapılacak yargılama sonucunda takdir hakkı da kullanılmak suretiyle tespit edileceğinden bu aşamada, manevi tazminat olarak talep edilen miktar yönünden somut bir miktar belirlenmesinin mümkün olmadığı ve dolayısı ile ihtiyati haciz koşullarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır. Bu haliyle, manevi tazminat bakımından ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi gerekmektedir. Davacının maddi tazminat talebi açısından davaya konu olan olayda; Davacının, davalı aleyhinde açtığı iş bu davada fazlaya dair haklar saklı tutarak şimdilik 60.000,00- TL maddi tazminat talep edilmiştir....
HMK'nın 389. maddesi uyarınca, uyuşmazlık konusu olan mal, hak ve alacaklar üzerine ihtiyati tedbir konulması mümkün olup, dava manevi tazminat istemine yönelik olduğundan, trafik kazası nedeniyle uğranılan manevi zararın tazmini istemiyle açılan davada, davacılar vekilince davalılar adına kayıtlı taşınır ve taşınmazların kayıtlarına ihtiyati tedbir kararı verilmesi istenmiş ise de, tedbir konulması istenen taşınır ve taşınmazların açılan tazminat davasının konusu olmadığı anlaşıldığından ilk derece mahkemesi tarafından ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Davacılar vekilinin ihtiyati haciz istemi bakımından; İhtiyatı haciz alacaklının, bir para alacağının zamanında ödenmesini güvence (garanti) altına almak için, mahkeme kararı ile, borçlunun mallarına önceden geçici olarak el konulmasıdır....
Bu açıklamalar ışığında dosyanın incelenmesinde; dosyada bulunan ve kolluk tarafından düzenlenen Ölümlü/Yaralanmalı Trafik Kazası Tespit Tutanağı ile Uzunköprü 1'inci Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/826 (E) sayılı dosyasına sunulan kusura ilişkin bilirkişi raporu, manevi tazminat istemi bakımından, alacağın varlığına ve muaccel olduğuna ilişkin kanı oluşturacak nitelik taşıdığı ve bu aşamada yaklaşık ispat koşulunun da bulunduğu gözetilerek; davacıların açtığı manevi tazminat davası yönünden, İİK'nin 257/1'inci maddesi kapsamında ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken, talebin reddedilmesi doğru görülmemiştir....
Davacı vekilinin ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz verilmesine ilişkin talebi bakımından 6100 sayılı HMK ve 2004 sayılı İİK hükümlerinde ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir niteliğinde bir geçici hukuki koruma yöntemi de bulunmamaktadır. Mahkemesince davacının istemi ilk olarak ihtiyati tedbir olarak kabul edilmiş ve tensip zaptının 14 numaralı ara kararı ile bu yöndeki istemin reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin isteminin ihtiyati tedbir olarak kabulü halinde mahkemesince 15/12/2022 günlü tensip zaptının 14 numaralı ara karar ile verilen red kararına yönelik istinaf başvurusu bakımından; Dava, ölümlü trafik kazası nedeni ile maddi tazminat- manevi destekten yoksun kalma tazminat davasıdır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Talep, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davasında ihtiyati haciz ve geçici ödeme istemine ilişkindir. Mahkemece; yukarıda yazılı gerekçelerle ihtiyati haciz isteminin ve geçici ödeme talebinin ayrı ayrı reddine dair ara karar verildiği, bu ara karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır....
Öte yandan, manevi tazminat isteminde zararın tekliği ve bölünmezliği ilkesi gereğince kısmi ve belirsiz alacak davası olarak açılmaya elverişli değildir. Bu sebeple davacıların manevi zararlarına karşılık ihtiyati haciz taleplerinin tamamının tek kalemde istenebileceğinden göz önünde tutularak ihtiyati haciz talebinin kabulü, hacizde ölçülülük ilkesi gereğince kısmen kabul-kısmen reddi veya reddine karar verilmiş olması ileride hükmedilecek olan manevi tazminat istemi için 6100 Sayılı HMK'nun 36/1-b bendi gereğince davada iki taraftan birine veya üçüncü kişiye kanunen gerekmediği halde görüşünü açıklamış olması niteliğinde görülemez. Diğer bir anlatımla, ihtiyati hacizde verilen karar ne olursa olsun buna bağlı olmaksızın nihai kararda 22/06/1966 tarihli 7/7 sayılı İBK'da göz önünde tutularak manevi tazminatın hüküm altına alınması mümkündür....
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; haksız fiil tarihi itibariyle manevi tazminat alacağını muaccel hale geldiğini, ileri sürerek ara kararın kaldırılmasına, davalının 34 XX 417 plakalı aracı dahil taşınır- taşınmaz malları ve 3. Kişilerdeki hak ve alacakları üzerine teminatsız olarak ihtiyati haciz konulması taleplerinin kabulüne karar verilmesini istemiştir. İSTİNAFA CEVAP : Davalı taraf istinafa cevap vermemiştir. G E R E K Ç E Uyuşmazlık, ölümlü trafik kazası nedeniyle manevi tazminat isteminden kaynaklanmaktadır....