ün 06/05/2008 tarihinde açılan vasiyetname ile mirasının çok değerli kısmını sağ iken de aynı mahallede olmanın yakınlığı ile davalı tarafından kötü niyetle yönlendirilmesi ve dikte ettirilmesiyle davalı kardeşine bıraktığını, müteveffa'nın 77 yaşında iken gerçekten muayenesi yapılmadan temliki muamelenin tamamlanması amacıyla usulen alınan rapor ile noterde düzenlenen vasiyetle tasarrufta bulunduğunu bu nedenle vasiyetnamenin iptali, olmazsa mahfuz hisseye tecavüz edildiğinden mahfuz hisseyi aşan kısmın tenkisine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.Davalı; davanın tümüyle hak düşürücü süreye uğradığını, dava konusu olaylar üzerinden 1 yılı aşkın süre geçtiğini, ileri sürülen nedenlerin hiç birinin MK'da belirtilen vasiyetnamenin iptali şartlarını taşımadığını, bu nedenlerle davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, murisin vasiyetname tarihinde hukuki ehliyetinin bulunması, davacı mirasçıların miras bırakanın ölüme bağlı tasarrufunu en geç vasiyetnamenin açıldığı tarihte öğrenmiş...
Davacılar birleşen dava dilekçesinde ;vasiyetnamenin şekil şartlarına uymadığını, baskı ve hileyle düzenlendiğini, murisin tasarruf ehliyeti olmadığını beyanla; ölüme bağlı tasarrufun iptalini; bunun mümkün olmaması halinde, kanun ile korunmuş olan saklı paylarının tenkisinin gerektiğini, bununda mümkün olmaması halinde tasarruf bedellerinin faizleri ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmişlerdir. Davalı (birleşen davalı ); asıl ve birleşen davanın reddini talep etmiştir . Mahkemece; asıl davanın reddine; birleşen davanın süresinde açılmadığından TMK'nın 571. maddesinin 1. fıkrası gereği usulden reddine karar verilmiş ; sözkonusu karar davacılar tarafından temyiz edilmiştir . 1-) Asıl dava, vasiyetnamenin iptali; birleşen dava vasiyetnamenin iptali ve tenkisi istemine ilişkindir . TMK'nun 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/552 KARAR NO : 2023/750 Kararın Kaldırıl T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BAFRA 2.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/575 ESAS, 2022/36 KARAR DAVA KONUSU : Vasiyetnamenin İptali, Ölüme Bağlı Tasarruf (Tenkis) KARAR : Bafra 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/575 esas, 2022/36 karar sayılı dava dosyasında verilen vasiyetnamenin iptali, ölüme bağlı tasarruf (tenkis) talebinin reddine karşı, davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İDDİA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin annesi miras bırakan 16/04/2020 tarihinde vefat ettiğini, geriye müvekkilleri, müvekkillerinin kardeşi ve davalı mirasçı olarak kaldıklarını, miras bırakanın vefatından önce Bafra 2....
Tasarruf oranı aşılmış ise tasarrufun niteliğine göre icap ederse kazandırma işleminde, saklı payları zedeleme kastının bulunup bulunmadığı objektif (nesnel) ve sübjektif (öznel) unsurlar dikkate alınarak belirlenmelidir. Zira tasarruf oranını aşan her kazandırmada saklı payları zedeleme kastının varlığından söz edilemez. Mutlak olarak tenkise tabi tasarruflarda (ölüme bağlı tasarruflar veya TMK'nın 565. maddesinin 1, 2 ve 3 bentlerinde gösterilenler) veya saklı payın ihlal kastının varlığı kesin olarak anlaşılan diğerlerinde özellikle muayyen mal hakkında tenkis uygulanırken TMK'nın 570. maddesindeki sıralamaya dikkat etmek davalı mahfuz hisseli mirasçılardan ise aynı kanunun 561. maddesinde yer alan mahfuz hisseden fazla olarak almanla sorumluluk ilkesini gözetmek, dava konusu olup olmadığına bakılmayarak önce ölüme bağlı tasarruflarla davacının saklı payını tamamlamak, sonra sağlar arası tasarrufları dikkate almak gerekir....
Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2016/45 Esas 2016/49 Karar sayılı veraset ilamı incelendiğinde iş bu ölüme bağlı bu tasarrufla müvekkilinin saklı paylarına açıkça tecavüz edildiğinin anlaşıldığını, miras hukukunda miras bırakanın terekesi üzerinde dilediği gibi tasarruf edebilme imkanının sınırlarının aşılmasının ve saklı paya tecavüz edilmesinin yaptırımı olarak, yapılan ölüme bağlı kazandırmaların tenkis edilmesi düzenlendiğini, bu nedenle vasiyetnamenin medeni kanunda yer alan oranlarda tenkis edilmesini talep ettiklerini ve davacıların talebine karşılık Türk Medeni Kanunun 571/son maddesi uyarınca tenkis def'inde bulunduklarını, tenkis hesaplarının yapılmasını ve çıkacak sonuca göre karar verilmesini talep ettiklerini, müvekkilinin 88 yaşında bir hanımefendi olduğunu, okuma yazma bilmediğini, huzurdaki davadan haberdar olduktan sonra dosya içine celbedilmiş vasiyetnamenin açılması davasının içeriğinden ve anlamından avukat olarak bilgilendirmeleriyle haberdar olduğunu ve anlamını idrak ettiğini...
Sağlar arası veya ölüme bağlı bir tasarruf ile saklı pay sahibi mirasçının saklı payına el atıldığı takdirde, yapılan o tasarruf, tenkis davası yolu ile saklı paylı mirasçının saklı payı sağlanıncaya kadar indirime tabi tutulacaktır. Başka bir anlatımla; saklı paylı mirasçılar, miras bırakanın saklı paylarına el atması halinde onun, ölümünden sonra bu el atmanın ortadan kaldırılmasını, saklı paylarının tamamlanmasını talep ve dava edebileceklerdir. İşte, bu tür davalara da tenkis davası denilmektedir. O halde tenkis davası, miras bırakanın sağlar arası veya ölüme bağlı tasarruf veya tasarruflarıyla, tasarruf edilebilir kısmı aşması halinde, bu tasarrufların, tasarruf edilebilir kısım oranına indirilmesini temin eden hukuki bir olgudur (TMK. md. 560-son)....
in baskısı ile tanzim ettiğini, ayrıca vasiyetnamenin hukuka ve ahlaka aykırı olduğu gibi şeklen de noksan olduğunu ileri sürerek; vasiyetnamenin iptalini, olmadığı takdirde tenkisini talep etmiştir.Davalılar, davanın reddini istemiştir.Mahkemece; alınan bilirkişi raporu ile davacıların saklı paylarına tecavüzün bulunmadığı, mirasbırakanın tasarrufta bulunduğu malvarlığı değerinin serbestçe tasarruf edebileceği miktarın altında kaldığı, tenkisin saklı paya el atılması halinde söz konusu olabileceği ve bu durumda tenkis yapılamayacağı gerekçesiyle; davacının vasiyetnamenin iptali, olmadığı takdirde tenkis talebini içerir davasının reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalılardan Adil ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dava, mirasbırakana ait vasiyetnamenin; irade sakatlığı, hukuka ve ahlaka aykırılık ile şekil eksikliği nedenleriyle iptali, olmadığı takdirde tenkisi istemine ilişkindir.Bir mahkeme kararının gerekçesi, davaya konu maddi olguların mahkemece ne şekilde...
Diğer taraftan, ölüme bağlı bir tasarruf olan vasiyetnamenin iptali veya tenkisi istemiyle açılacak davalar için kanunda belirtilen süreler, hak düşürücü süre olarak düzenlenmiş olduğundan, yargılama aşamasında hakim tarafından, temyiz aşamasında ise Yargıtay tarafından kendiliğinden dikkate alınır....
Mahkemece; yukarıdaki açıklamalar dikkate alınarak, TMK'nun 558/2.maddesi gereğince, vasiyetnamenin yok hükmünde (yapılmamış) kabul edilen kısmının iptali ile yetinilmesi ve tenkis davasıyla ilgili toplanan deliller çerçevesinde inceleme ve araştırma yapılarak, oluşacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken; yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde vasiyetnamenin iptali davalarının tümden kabulü yönünde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
O zaman davalıdan tercihi sorulmak ve 11.11.1994 günlü 4/4 sayılı içtihadı birleştirme kararı uyarınca süratle dava konusu olup sabit tenkis oranına göre bölünemeyen malın, tercih hakkının kullanıldığı gündeki fiyatlara göre değeri belirlenmeli ve bu değerin sabit tenkis oranıyla çarpımından bulunacak naktin ödetilmesine karar verilmelidir. Bu yön dikkate alınmadan saklı paya tecavüz olmadığından söz edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Mahkemece, ölüme bağlı tasarrufların saklı payı aşan kısmının mutlak tenkise tabi olduğu ve yukarıda özetlenen araştırmanın resen yapılması gerektiği gözetilmeden ispat edilemediği gerekçesiyle tenkis talebinin reddi doğru görülmemiştir....