ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/03/2021 NUMARASI : 2012/346 E, 2021/147 K DAVA KONUSU : Vasiyetnamenin İptali-Tenkis, Tapu İptali ve Tescili-Tenkis KARAR : AFYONKARAHİSAR 2....
Noterliğince düzenlenen 12.04.1995 tarih ve 6766 sayılı resmi vasiyetnamesi ile ... lehine vasiyette bulunduğunu, mirasbırakanın 02.02.2000 tarihinde ölümü üzerine, Bornova Sulh Hukuk Hakimliğinin 2000/414 Esas sayılı dosyası ile vasiyetnamenin açılıp okunması ve 2000/28 tereke sayılı dosyası ile de terekesinin toplanması için davaların açıldığını, dava dilekçesinde belirtilen, vasiyetnamenin şarta bağlı olduğunun iddiasının gerçeği yansıtmadığını, mirasbırakanın, vasiyetnamenin düzenlendiği sırada hukuki tasarruflara ehil bulunduğunu, müteveffanın tasarruf ehliyetini etkileyen bir sağlık sorunu bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir. III. MAHKEME KARARI: Mahkemenin 22.03.2016 tarihli ve 2005/441 Esas, 2016/214 Karar sayılı kararıyla; asıl davada vasiyetnamenin iptali talebinin reddine, tenkis talebinin kabulü ile 32.957,97 TL alacağın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, birleştirilen davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. IV....
a bağış suretiyle temlik ettiği, davacının, yapılan işlemin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tenkis isteği ile eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, mirasçılık ve mirasın geçişi miras bırakanın ölüm tarihinde yürürlükte olan hükümlere göre belirlenir (4722 s.Y. 17.md.) Miras bırakan 1.1.2002 tarihinden önce ölmüşse 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi hükümlerinin, 1.1.2002 tarihinden sonra ölmüşse 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun ilgili hükümleri uygulanır. Tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (tebberru) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul;miras bırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır....
Tenkis davası, 4721 sayılı TMK'nun 560- 562 maddelerinde düzenlenen, mirasbırakanın saklı payları zedeleyen gerek ölüme bağlı ve gerekse sağlararası kazandırmalarının kural olarak saklı paylarının karşılığını alamayan mirasçılar tarafından mirasbırakanın tasarruf edebileceği sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu davalardandır. Bu yönüyle bakıldığında tenkis davası Miras Hukukuna özgü bir iptal davası olarak kabul edilmelidir. Tenkis, saklı pay tamamlanıncaya kadar, önce ölüme bağlı tasarruflardan, bu yetmezse, en yeni tarihlisinden en eskisine doğru geriye gidilmek üzere sağlararası kazandırmalardan yapılır (TMK.md.570). Saklı payların zedelendiğinden söz edilmesi için, kazandırma konusu tereke ile kazandırma dışı terekenin tümü ile bilinmesi gerekir. Bunun için tereke ile ilgili bütün kayıt ve belgeler dosyaya getirtilmelidir....
Tenkis davası, 4721 sayılı TMK'nun 560- 562 maddelerinde düzenlenen, mirasbırakanın saklı payları zedeleyen gerek ölüme bağlı ve gerekse sağlararası kazandırmalarının kural olarak saklı paylarının karşılığını alamayan mirasçılar tarafından mirasbırakanın tasarruf edebileceği sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu davalardandır. Bu yönüyle bakıldığında tenkis davası Miras Hukukuna özgü bir iptal davası olarak kabul edilmelidir. Tenkis, saklı pay tamamlanıncaya kadar, önce ölüme bağlı tasarruflardan, bu yetmezse, en yeni tarihlisinden en eskisine doğru geriye gidilmek üzere sağlararası kazandırmalardan yapılır (TMK.md.570). Saklı payların zedelendiğinden söz edilmesi için, kazandırma konusu tereke ile kazandırma dışı terekenin tümü ile bilinmesi gerekir. Bunun için tereke ile ilgili bütün kayıt ve belgeler dosyaya getirtilmelidir....
Muris ölüme bağlı tasarruf şekillerinden birine (vasiyetname ya da miras sözleşmesi) uyarak, kendi iradesiyle tasarruf özgürlüğü içerisinde, terekesinin tamamı veya belli bir oranı için bir ya da birden fazla kişiyi mirasçısı olarak belirlemek hakkına sahiptir. Bu hukuki işleme “mirasçı atama (nasbı)”, böyle bir işlemle mirasçılık sıfatını kazanan kişiye de “atanmış (mansup) mirasçı” denir. Buna karşılık, belirli (muayyen) mal bırakma, ölüme bağlı bir tasarrufla murisin bir kişiyi, onu mirasçı olarak atamaksızın belirli bir mal bırakma yoluyla kazandırmada bulunmasıdır. Kendisine bu şekilde menfaat sağlanan (kazandırmada bulunulan) kişiye “belirli mal bırakma vasiyeti alacaklısı” ya da kısaca “vasiyet alacaklısı (eski deyimle “musaleh”) denilmektedir. Bir ölüme bağlı tasarrufun mirasçı atanması mı yoksa belirli bir mal bırakma vasiyetini mi içerdiğinin belirlenmesinde murisin gerçek iradesi esas alınmalıdır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesi ile özetle; Yerel mahkemece verilmiş olan kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, murisin 30.10.2013 tarihinde fiil ehliyetine sahip olmamasına rağmen gerçeğe aykırı olarak düzenlenen rapor ile dava konusu ölüme bağlı tasarruf işlemini gerçekleştirdiğini, mirasçıların, Perşembe Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2019/501 E. numaralı dosyasında görülen vasiyetnamenin açılması davası ile murisin yapmış olduğu vasiyetnameden haberdar olduklarını, vasiyetnamenin yapıldığı sırada murisin 90 yaşında olduğunu, dosya kapsamında bulunan 01.12.2021 tarihli Adli Tıp 4....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesi ile özetle; Yerel mahkemece verilmiş olan kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, murisin 30.10.2013 tarihinde fiil ehliyetine sahip olmamasına rağmen gerçeğe aykırı olarak düzenlenen rapor ile dava konusu ölüme bağlı tasarruf işlemini gerçekleştirdiğini, mirasçıların, Perşembe Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2019/501 E. numaralı dosyasında görülen vasiyetnamenin açılması davası ile murisin yapmış olduğu vasiyetnameden haberdar olduklarını, vasiyetnamenin yapıldığı sırada murisin 90 yaşında olduğunu, dosya kapsamında bulunan 01.12.2021 tarihli Adli Tıp 4....
Diğer yandan davalı Şevkiye tarafından süresinde tenkis def’in de bulunulmuştur. Miras bırakanın vasiyetname ile yaptığı tasarruf, ölüme bağlı bir tasarruf olup mutlak tenkise tabidir. Bilindiği üzere mirasçılık ve mirasın geçişi mirasbırakanın ölüm tarihinde yürürlükte olan hükümlere göre belirlenir (4722 s. Türk Medeni Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun m. 17). Mirasbırakan 1.1.2002 tarihinden önce ölmüşse 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi hükümlerinin, 1.1.2002 tarihinden sonra ölmüşse 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun ilgili hükümlerinin uygulanması gerekir. Tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (bağış) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul; mirasbırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır....
Buna göre vasiyetnamenin iptali davasını açmaya hakkı olan kişiler, tasarruf mirasbırakanın tasarruf ehliyeti bulunmadığı bir sırada yapılmışsa, yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmışsa, tasarrufun içeriği, bağlandığı koşullar veya yüklemeler hukuka veya ahlâka aykırı ise, tasarruf kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmışsa ölüme bağlı tasarrufun iptalini isteyebilecek, aksi halde vasiyetname ayakta kalmaya devam edecektir. Görüldüğü üzere özel hukuktaki diğer tasarrufları kesin hükümsüz hale getiren birtakım durumlar vasiyetname bakımından doğrudan kesin hükümsüzlük değil, iptal sebebi teşkil etmektedir. Bu durum artık hayatta olmayan mirasbırakanın son arzularını ayakta tutmak bakımından favor testemanti ilkesinin doğal bir sonucudur. Yani vasiyetnamenin iptali sebepleri kanunda sınırlı olarak sayılmakla bunların dışında bir sebebe dayanarak vasiyetnamenin iptaline karar vermek mümkün değildir....