HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : None KARAR NO : 2021/168 (Kararın Kaldırılarak T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SAMSUN 3.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/09/2020 NUMARASI : 2014/162 ESAS, 2020/275 KARAR DAVA KONUSU : Ölüme Bağlı Tasarruf (Mirasçılıktan Çıkarmanın İptali), Ölüme Bağlı Tasarruf (Tenkis) KARAR : Samsun 3....
Mirasçı, mirasbırakana veya mirasbırakanın yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemesi mirasbırakana veya aile üyelerine karşı aile hukukundan doğan yükümlülükleri önemli ölçüde yerine getirmemesi halinde mirasbırakanın yapacağı ölüme bağlı tasarrufla saklı paylı mirasçısını mirasçılıktan çıkartabilir. Mirasçılıktan çıkartılan (ıskat edilen) kimse mirastan pay alamayacağı gibi tenkis davası da açamaz. Ölüme bağlı tasarrufta mirastan çıkarma sebebi gösterilmişse ıskat geçerlidir. Mirastan çıkarma sebebinin varlığını ispat etmek çıkarmadan yararlanan mirasçıya ait bulunmaktadır. TMK'nın 512/3. maddesinde "Sebebin varlığı ispat edilememiş veya çıkarma sebebi tasarrufta belirtilmemişse tasarruf, mirasçının saklı payı dışında yerine getirilir; ancak, mirasbırakan bu tasarrufu çıkarma sebebi hakkında düştüğü açık bir yanılma yüzünden yapmışsa, çıkarma geçersiz olur" düzenlemesine yer verilmiştir....
Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; Yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, mirasçılıktan çıkarmanın dava yolu ile ileri sürülemeyeceğini, mirasçılıktan cezai çıkarma, hukuki geçerliliğinin kanuni şekle bağlı bir tasarruf olduğunu, cezai çıkarmanın, her şeyden önce şekli anlamda bir ölüme bağlı tasarrufu zorunlu kıldığını, kanunun, cezai çıkarmada kanuni şekil şartına iki ayrı hüküm ile temas ettiğini, bir taraftan MK md.510 hükmü ile cezai çıkarmanın ancak bir ölüme bağlı tasarruf konusu olabileceğini açık bir şekilde düzenlendiğini, MK md.512/I hükmünde cezai çıkarma sebebinin ölüme bağlı tasarrufta gösterilmesi kuralı benimsendiğini, mirasçılıktan çıkarma iradesinin ölüme bağlı tasarrufta açıkça ortaya konulmasının, kanundan kaynaklanan temel bir şekil unsuru olduğunu, Mirasçılıktan çıkarmanın, şekli anlamda ölüme bağlı tasarruf kalıbı içerisinde dışa vurulması gereken bir irade beyanı olduğunu, mirasçılıktan çıkarmanın başka herhangi bir hukuki araç ile gerçekleştirilebilmesinin...
Bu düzenleme nedeniyle, Türk hukuk sisteminde mirasçılıktan çıkarma için dava yolu öngörülmemiştir. Ancak mirasçılıktan çıkarma işleminin iptali istenebilir. Mirasçılıktan çıkarma, mirastan yoksunluktan farklı olarak (TMK 578 vd), kendiliğinden değil, mirasbırakanın bir ölüme bağlı tasarrufu ile gerçekleşir (TMK 510). Ölüme bağlı tasarrufta bulunma hakkı, kişiye sıkı sıkıya bağlı bir hak olup, mirasçılara intikal etmez. Mirasçılar, çıkarmanın hukuki sonuçlarını, mirasbırakanın ölümünden sonra bu sebeplerin varlığını hükmen tespit ettirmek suretiyle de elde edemezler. Mirasçı, mirasbırakana veya mirasbırakanın yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemiş ise ya da mirasbırakana veya ailesi üyelerine karşı aile hukukundan doğan yükümlülüklerini önemli ölçüde yerine getirmemiş ise mirasbırakan yapacağı ölüme bağlı tasarrufla saklı paylı mirasçısını mirasçılıktan çıkartabilir. Mirasçılıktan çıkartılan (ıskat edilen) kimse mirastan pay alamayacağı gibi; tenkis davası da açamaz....
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde; mirasçılıktan çıkarmanın ölüme bağlı tasarruf ile istenebileceğini, davanın öncelikle usulden olmadığı takdirde esastan reddini ve yargılama masrafları ile vekâlet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini istemiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 4721 ... TMK'nın 510 uncu maddesine göre mirasçılıktan çıkarmanın sadece ölüme bağlı tasarruf ile yapılabileceği, dava yolu ile istenilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Davacı vekili istinaf dilekçesinde; 1. Ölüme bağlı tasarruf ile mirasçılıktan çıkarmanın emredici hukuk kuralı olmadığını, tercihe kalmış farklı bir uygulama olduğunu, 2. 4721 ......
Davalılar, mirastan ıskat sebebini ispat edemediğinden TMK'nun 512/3. maddesi gereğince mirastan ıskatın miras bırakanın tasarruf nisabı oranında geçerli olması gerekir. Başka bir ifadeyle tasarruf nisabı sınırları içerisinde geçerli olmak üzere vasiyetnamenin ıskatına ilişkin bölümün hükümsüzlüğüne karar verilerek davacının saklı payını talep edebileceği ve davaya tenkis davası olarak devam edileceği düşünülmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu durumda, mahkemece yapılacak iş; TMK.nun 512/3.maddesi gereğince, mirascılıktan çıkarmaya yönelik ölüme bağlı tasarrufun davacı mirasçının saklı payının tasarruf nisabı oranında yerine getirilerek davaya TMK.nun 564. vd. maddelerinde açıklanan tenkis davası olarak devam edilmek suretiyle murisin terekesinde bulunan tüm aktif ve pasifinin belirlenmesinden sonra uzman bilirkişiden alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurmak olmalıdır....
Mirasçı, mirasbırakana veya mirasbırakanın yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemiş ise ya da mirasbırakana veya ailesi üyelerine karşı aile hukukundan doğan yükümlülüklerini önemli ölçüde yerine getirmemiş ise mirasbırakan yapacağı ölüme bağlı tasarrufla saklı paylı mirasçısını mirasçılıktan çıkartabilir ( 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 510. maddesi). Mirasçılıktan çıkartılan (ıskat edilen) kimse mirastan pay alamayacağı gibi; tenkis davası da açamaz. Mirasbırakan başka türlü tasarrufta bulunmuş olmadıkça, mirasçılıktan çıkarılan kimsenin miras payı, o kimse mirasbırakandan önce ölmüş gibi, mirasçılıktan çıkarılanın varsa altsoyuna, yoksa mirasbırakanın yasal mirasçılarına kalır (TMK m. 511). Ölüme bağlı tasarrufta mirasçılıktan çıkarma sebebi gösterilmişse çıkarma geçerlidir. Mirastan çıkarma sebebinin varlığını ispat etmek; çıkarmadan yararlanan mirasçıya ya da vasiyet alacaklısına düşer (TMK m. 512). Çıkarmaya itiraz davasını, çıkarılan mirasçı açar....
Mirasçı, mirasbırakana veya mirasbırakanın yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemesi mirasbırakana veya aile üyelerine karşı aile hukukundan doğan yükümlülükleri önemli ölçüde yerine getirmemesi halinde mirasbırakanın yapacağı ölüme bağlı tasarrufla saklı paylı mirasçısını mirasçılıktan çıkartabilir. Mirasçılıktan çıkartılan (ıskat edilen) kimse mirastan pay alamayacağı gibi tenkis davası da açamaz. Ölüme bağlı tasarrufta mirastan çıkarma sebebi gösterilmişse ıskat geçerlidir. Mirastan çıkarma sebebinin varlığını ispat etmek çıkarmadan yararlanan mirasçıya ait bulunmaktadır. TMK'nın 512/3. maddesinde "Sebebin varlığı ispat edilememiş veya çıkarma sebebi tasarrufta belirtilmemişse tasarruf, mirasçının saklı payı dışında yerine getirilir; ancak, mirasbırakan bu tasarrufu çıkarma sebebi hakkında düştüğü açık bir yanılma yüzünden yapmışsa, çıkarma geçersiz olur" düzenlemesine yer verilmiştir....
Mirasçılıktan çıkarmanın şartları şekil olarak; Mirasçılıktan çıkarmanın MK 510.madde hükmünde sayılan sebeplerden birine dayanması gerekecektir.Mirasçılıktan çıkarma, mirastan yoksunluktan farklı olarak (MK 578 vd), kendiliğinden değil, mirasbırakanın bir ölüme bağlı tasarrufu ile gerçekleşir (MK 510). Bu ölüme bağlı tasarruf, mirasçılıktan çıkarma bağlayıcı olmayan bir maddi anlamda ölüme bağlı tasarruf olduğu için, yukarıda da açıklandığı gibi, vasiyetnamedir. MK 510’da mirasçılıktan çıkarma sebebi olarak görülen hâller şunlardır: 1- (Saklı paylı) mirasçı, mirasbırakana veya mirasbırakanın yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemişse (MK 510 b.l). Hemen belirtmek gerekir ki, buradaki ağır kelimesi ceza hukuku anlamında kullanılmış değildir. Buradaki ağır terimi hukuk hâkimine yönelik olup, hâkim, suçun ağır olup olmadığına ceza hukuku kurallarıyla bağlı olmaksızın karar verir....
nun 512/son maddesi gereğince, mirasçılıktan çıkarmaya yönelik ölüme bağlı tasarrufun davacı mirasçının saklı payı dışında (tasarruf nisabı oranında) yerine getirilmesi gerektiği gözetilmeden mahkemece davanın reddedilmesi bozma nedenidir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 04/07/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....