WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; borçluya gönderilen ödeme emri tebligatı incelendiğinde, tebliğ edilenin sadece ödeme emri olduğu, takip dayanağı çekin gönderildiğine dair bir açıklamaya yer verilmediği, bu durumda, ödeme emri takip talebine ve yasaya uygun düzenlenmediğinden ödeme emrinin iptali değil usulsüz olan tebliğ işleminin iptaline karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle şikayetin kısmen kabulüne ödeme emri tebliğ işleminin iptaline karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayet edilen alacaklı temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Şikayet edilen alacaklı temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesini tekrarla Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1....

    tebliğ işleminin iptaline ve ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davalı vekili tarafından davacı aleyhine 1 adet çek alacağından dolayı ihtiyati haciz kararına dayanılarak kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, davacıya çıkartılan ödeme emrinin 11/01/20201 tarihinde tebliğ edildiği, ödeme emri tebliğ işleminin iptaline yönelik şikayetin 14/01/2021 tarihinde yapıldığı, davacıya çıkartılan ödeme emri tebliğ parçasının incelenmesinde örnek 10 nolu ödeme emrinin gönderildiğinin yazılı olduğu, takibe dayanak çek suretinin gönderildiğine dair bir ibarenin bulunmadığı, bu nedenle İİK 58 ve 61.madde kapsamında verilen kararda yasaya aykırılık bulunmadığından davalının istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

      Ödeme emrinin iptali talebi yönünden yapılan incelemede; Ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğüne ilişkin şikayete dair hiçbir karar verilmediği ileri sürülmüş ise de, mahkemece talepler hakkında ayrı ayrı hüküm kurulmaksızın davanın süre yönünden reddine karar verildiği görüldüğünden, gerek ödeme emrinin iptali, gerekse meskeniyet şikayetine dayalı olarak haczin kaldırılması talebi yönünden davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verildiğinin kabulü gerekmektedir. Bu nedenle ödeme emrinin iptali talebi yönünden hiçbir karar verilmediğine yönelik istinaf başvurusunun yerinde olmadığı görülmüştür. Davacı tarafça her ne kadar ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğu ileri sürülerek ödeme emrinin iptali talep edilmiş ise de, davacının İİK'nın 103 maddesi uyarınca gönderilen davet kağıdı ile takipten haberdar olduğu açıktır. Davacı tarafça buna ilişkin tebligatın usulsüzlüğü de ileri sürülmemiştir....

      Dairemizin, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen yerleşik uygulamasına göre, borçluya ikinci kez ödeme emri tebliği ona yeni bir itiraz hakkı tanır (HGK'nun 13.12.2006 tarih ve 2006/12-786/783 sayılı kararı). Somut olayda, borçluya tebliğ edilen ilk ödeme emrinin ..... İcra Hukuk Mahkemesince iptali üzerine 12.06.2015 tarihinde ikinci kez yapılan ödeme emri tebliğ işleminin borçluya yeni bir itiraz hakkı tanıdığı kuşkusuzdur. İlk ödeme emri iptal edildiğinden borçluya tebliğ edilen ikinci ödeme emri geçerliliğini korumaktadır. İkinci kez ödeme emri tebliği için icra mahkemesi kararının kesinleşmesine gerek yoktur. Borçlunun talebi müstakil bir şikayettir. O halde mahkemece, borçlunun son ödeme emrinin usulsüzlüğüne ilişkin iddiası incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, şikayet hakkında karar verilmesine yer olmadığı şeklinde hüküm tesisi isabetsizdir....

        IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ: Davacı vekili, aleyhlerine olan kararın bozulmasını istemiştir. Davalı Kurum vekili, aleyhlerine olan kararın bozulmasını istemiştir. V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE ESASIN İNCELEMESİ: Dava, Kurum işleminin ve ödeme emrinin iptali ile borçlu olunmadığının tespiti ile kesintilerin iadesi istemine ilişkindir. 6183 sayılı Kanunun “Ödeme emri” başlıklı 55. maddesinin ilk fıkrasında; kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; “Ödeme emrine itiraz” başlığını taşıyan 58. maddesinin birinci fıkrasında; kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde itirazda bulunabileceği belirtilmiştir....

          Borçlu vekili 10/02/2021 tarihinde icra mahkemesine başvurarak , anılan tebligat ile ilgisiz duruşma tutanağının tebliğ edildiğini, dayanak ilamın tebliğ edilmediğini, posta zarfı içerisinde ödeme emri bulunmadığını, tebligatta ödeme emri yazsa da icra dosyasında nüshanın bulunmadığını, her ne kadar borçluya gönderilen tebligat zarfının üzerinde içinde ödeme emri bulunduğu yazılı ise de, icra dosyasında nüsha bulunmaması karşısında bu ibarenin gerçeği yansıtmadığının kabulü gerektiğini belirterek takibin veya ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince , ilamlı takipte takip dayanağı belgenin icra emri ile birlikte borçluya gönderilmesine gerek olmadığı, 26/01/2021 tarihinde dayanak belgenin sunulduğu, davacı vekilinin ilamdan haberdar olduğu belirtilerek icra emrinin veya ödeme emrinin iptali talebinin reddine karar verilmiştir. Bunun üzerine borçlu vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Y.12.HD.nin 2016/30133 E. 2016/23548 K....

          vergi tekniği raporunda davacı şirketin tecil-terkin ve iade taleplerinin yerinde olmadığının belirtilmesine rağmen, rapordan sonra davacı şirket adına 2003 yılına ilişkin olarak herhangi bir ödeme emrinin tebliğ edilmediği, raporla birlikte tebliğ olunan ödeme emrinin 2004/Şubat dönemine ilişkin mahsup talebinin kabul edilmemesi üzerine düzenlendiği ve bu ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davanın da Vergi Mahkemesince kabul edildiği tespit edildiğinden, usulüne uygun olarak ödeme emri tebliğ edilmeden ve amme alacağı kesinleştirilmeden yapılan haciz işleminde ve bu işlemi tasdik eden Vergi Mahkemesi kararında isabet görülmemiştir....

            İcra Hukuk Mahkemesinin 27.10.2017 tarih, 2017/940 E., 2017/833 K. sayılı kararı ile davanın kabulüne, ödeme emrinin tebliğ işleminin iptaline karar verildiğini, davacı tarafın söz konusu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurduğunu, dosyanın henüz Bölge Adliye Mahkemesinde değerlendirildiğini, Bursa 7. İcra Hukuk Mahkemesi tarafından verilen ödeme emrinin iptali kararı kesinleştiğinde yeniden bir ödeme emri düzenlenerek taraflarına tebliğe çıkarılması gerekeceğinden konusu kalmayan itirazın iptali davasının reddine, istinaf başvurusunun bekletici mesele yapılmasına karar verilmesini istemiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davaya konu takibe ilişkin ödeme emrinin tebliğ işleminin usulsüz olduğundan bahisle Bursa 7....

              İcra Hukuk Mahkemesinin 19/10/2018 tarihli 2018/873 esas 2018/842 sayılı ilamıyla ödeme emrinin iptaline karar verildiğini, bu kararın 26/11/2018 tarihinde kesinleştiğini, alacaklı vekilini tarafından icra takibinin Kahramanmaraş İcra Müdürlüğünün 2018/63899 esasına gönderildiğini, Gaziantep İcra Müdürlüğünün ödeme emrinin iptal edildiğinden, yeniden ödeme emri hazırlanarak tebliğ edildikten sonra takibin gönderilmesi gerekirken ortada geçerli bir ödeme emri yokken takibin gönderilmesinde ve iptal edilen ödeme emrinin baz alınarak Kahramanmaraş İcra Müdürlüğü tarafından takip başlatılmasında usule uyarlığın olmadığını, ödeme emrinin iptali istemiyle açılan şikayet davasında borçlu müvekkil vekil ile temsil edildiğini, Gaziantep 2....

              UYAP Entegrasyonu