İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2018/295 E. sayılı dosyası ile 28.07.2017 tarihli ödeme emrinin iptali üzerine bu kez davalı alacaklı tarafından 30.11.2018 tarihli ödeme emrinin gönderildiğini, bu ödeme emrine itirazlarını İstanbul 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2018/1506 E. sayılı dosyasında kabul edilmeyerek şikayetlerinin reddine karar verildiğini, ancak İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesinin 2019/1741 E. sayılı dosyası ile şikayetlerinin kabulüne ve ödeme emrinin iptaline karar verildiğini, ardından taraflarına tekrar *14.07.2020 tarihinde ödeme emrinin gönderildiğini, İstanbul 13. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2018/295 E. sayılı dosyası ile 28.07.2017 tarihli ödeme emrinin iptali için, İstanbul 1....
YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı tarafından, İzmir ili, Çeşme ilçesi, ...Mahallesi, ...Mevkiinde bulunan Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki 2.394,00 m² yüzölçümlü taşınmazın 1.257,00 m²'lik kısmının fuzulen işgal edildiğinden bahisle 09/09/2011 -15/09/2014 arası dönem için tahakkuk ettirilen 42.317,33 TL ecrimisilin tahsili amacıyla düzenlenen ...tarih ve ...sayılı ödeme emrinin iptali istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: İdare Mahkemesince verilen kararda; dava konusu ödeme emrinin dayanağı ecrimisil düzeltme ihbarnamesinin iptali istemiyle açılan davada yürütmenin durdurulmasına karar verildiği görüldüğünden, dayanağı kalmayan ödeme emrinde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre davacı aleyhine kira alacağından dolayı tahliye talepli icra takibine gidildiği davacının ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinden bahisle şikayette bulunduğu ayrıca kefaletin geçersiz olduğu iddiası ile takibin iptalini istediği ve takibe dayanak belgelerin eksik olduğu iddası ile ödeme emrinin iptalini istediği, davacıya çıkartılan ödeme emri tebligat parçasının incelenmesinde TK21/1 maddesine göre ödeme emrinin davacıya tebliğ edildiği, ancak beyanı alınan kişinin kim olduğunun tebligat parçasına yazılmadığı, ödeme emrinin davacıya usulsüz tebliğ edildiği, davacının 10/10/2018 tarihinde itirazını içerir dilekçe verdiği, yasal süre içerisinde 17/10/2018 tarihinde de davayı açtığı, bu nedenle davalı tarafın istinaf talebinin esastan reddi gerektiği, her ne kadar davacı taraf katılma yolu ile vermiş olduğu istinaf dilekçesinde takibin iptali ve ödeme emrinin iptaline yönelik talepleri hakkında bir karar verilmediğini beyan...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, genel kredi sözleşmesine dayalı yapılan icra takibinde, borçluya gönderilen ödeme emrinin şikayete konu edilip ödeme emrinin tebliği işleminin iptali sağlandığı, geçerli bir icra takibinin söz konusu olması için, geçerli bir ödeme emrinin bulunması gerektiğini, tekrar talepte bulunmak suretiyle yeni bir ödeme emri çıkartılmadan itirazın iptali davasının açılmasında usul ve yasaya aykırı olduğu, belirterek; davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur....
Müdürlüğü'nce yürütülen takipte, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edilerek takibin kesinleştiğini belirterek, ... Müdürlüğü'nce yapılan ödeme emrinin usulsüz tebliği nedeniyle iptali talep edilmekle, iptali istenen işlem, ... müdürlüğünce yapıldığından, uyuşmazlığın ... Hukuk Mahkemesi tarafından görülüp, çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 3.... Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 17.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı, 2005 yılının 12. ayı ile 2006 yılının 1 ila 10. aylarına ilişkin adına düzenlenen ödeme emrinin tebliği üzerine ödeme emrinin iptali amacıyla eldeki davanın 6183 sayılı Yasanın 58’inci maddesinde öngörülen yasal süresi içerisinde açıldığı ve Mahkemece davacının, dava dışı ...... hissesini devrettiği 28.09.2006 tarihi gözetilmek suretiyle, davacının hissesini devrettiği borç dönemine tekabül eden dava konusu ödeme emrine konu 2006 yılının 10. ayına ilşkin borç bakımından ödeme emrinin kısmen iptali ile davanın kısmen kabulüne, diğer dönemler bakımından davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. 6183 sayılı Kanunun 58. maddesinde, itirazında tamamen veya kısmen haksız çıkan borçludan, hakkındaki itirazın reddolunduğu miktardaki kamu alacağının %10 zamla tahsil edileceği öngörüldüğünden, davacının ödeme emrine yönelik itirazında haksız çıktığı belirgin bulunmakla, davalı Kurum yararına haksız çıkma tazminatına hükmedilmesi gerekirken, bu hususun gözetilmemiş olması da, usul...
KARŞI OY (X) : Ödeme emrinin dayanağı para cezası hakkında kısmen işlemin iptali, kısmen davanın reddi yolunda karar verildiğinden dolayı ödeme emri hakkında da kısmen işlemin iptali, kısmen davanın reddi yolunda karar verilmiş ise de; ödeme emrinin bir bütün olduğu ve bölünmesinin mümkün olmadığı hususu dikkate alındığında, Mahkemece ödeme emrinin tamamının iptaline karar verilmesi gerekirken, aksi yöndeki temyize konu İdare Mahkemesi kararının bu kısmının bozulması gerektiği oyu ile aksi yöndeki çoğunluk kararına katılmıyorum. Öte yandan; dava konusu dayanak para cezası hakkında verilen yargı kararı sonucuna göre davalı idare tarafından yeniden ödeme emri düzenlenebileceği de tabidir....
HUKUKİ DEĞERLENDİRME: Yukarında belirtilen hükümlere göre bir amme alacağının tahsili amacıyla ödeme emri düzenlenebilmesi için ortada kesinleşmiş ve vadesinde ödenmemiş bir alacağın bulunması ve kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin ödeme emrinin iptali için açtığı davada ileri sürebileceği hukuka aykırılık iddialarının; böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zaman aşımına uğradığı şeklinde olması gerekmektedir....
Dosyadaki belgelerden, takibin şirket aleyhine yapıldığı, davacı aleyhine yapılan takip veya çıkarılan ödeme emrinin bulunmadığı anlaşılmakta olup; ödeme emrinin iptali istemine ilişkin olarak davacı ... tarafından açılan davanın, hukuki yararı bulunmadığından reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 01.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; dava konusu ... sayılı ödeme emrinin 3. ve 13. satırlarında yer alan özel tüketim vergilerini ihtiva eden asıl borçlu şirket adına düzenlenen ... sayılı ödeme emrinin 11/04/2012 tarihinde dairede rızaen, 22. satırında yer alan özel tüketim vergisini ihtiva eden ve asıl borçlu şirket adına düzenlenen ... sayılı ödeme emrinin de 22/04/2012 tarihinde şirket adresinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmekle, bu alacakların asıl borçlu şirket nezdinde usulüne uygun olarak kesinleştirilmesine rağmen vadesinde ödenmediği açık olduğundan, dava konusu ödeme emrinin anılan alacaklara ilişkin kısmında hukuka aykırılık görülmediği; anılan ödeme emrinin 11. satırında yer alan 2011 yılının Şubat dönemine ilişkin özel tüketim vergisini ihtiva eden ve şirket adına düzenlenen ... sayılı ödeme emrinin 15/03/2011 tarihinde dairede rızaen tebliğ edildiği, ancak şirkete ait aracın satışından elde edilen tutarın anılan döneme ilişkin özel...