Esas sayılı icra dosyası üzerinden başlatıldığı, takip borçlusu olan davalının ödeme emrine karşı yasal süre içinde 11/02/2014 tarihinde borca ve ferilerine itiraz ettiği, öte yandan ödeme emrine karşı itiraz dilekçesinde davalının ayrıca ve açıkça yetki itirazında bulunduğu, yetkili icra müdürlüğünün genel yetki kuralları uyarınca yerleşim yeri olan ... İcra Müdürlükleri olduğunu bildirmiştir. Davalı takip borçlusunun ... İcra Müdürlüğü yönünden mevcut yetki itirazına rağmen, takip alacaklısı olan davacı / alacaklı vekili Av. ... ve bu vekilin yetkilendirmesi ile alacaklı vekili ... 21/02/2017 tarihli dilekçesinde "yetki itirazını kabul ettiklerini" icra müdürlüğüne bildirmiş ve dosyanın yetkili icra müdürlüğü olan ... İcra Müdürlüklerine gönderilmesini talep etmiştir. Alacaklı vekili yetki itirazına uygun şekilde dosyanın ... İcra Müdürlüklerine gönderilmesi yerine, bizzat kendi beyanı ve imzasıyla dosyanın yine yetki itirazında hiç belirtilmeyen ......
İlk derece mahkemesi tarafından; davanın İİK 169 vd uyarınca yetkiye itiraz olduğu, yetki itirazı talebi haklı bulunmazsa ancak borca ve imzaya itirazın esası hakkında yargılamaya geçileceği, takip konusu, sözleşmeden doğan taşınmaz alacağından ibaret olduğu, yetkili icra dairesinin sözleşmenin yapıldığı yer icra mahkemeleri ve bağlı olarak çalışan icra dairelerinin ve yine alacak taşınmaz olduğundan taşınmazın bulunduğu yer icra mahkemeleri ve icra dairelerinin yetkili olduğu, sözleşme yeri olarak Konya ilinin gösterilmesi ve yine sözleşmeye konu taşınmazın bulunduğu yerin de Konya olduğu anlaşılmakla takibin yalnızca Konya'da yapılabileceği gerekçesi ile davacının yetki itirazının kabulü ile takibinin durdurulmasına, talep halinde takip dosyasının yetkili Konya İcra Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiştir....
İcra Dairesi'nin 2014/4969 Esas sayılı dosyasında ilâmsız takiplerde ödeme emri düzenlenerek davalı borçluya gönderilmiş, 18.08.2014 günü tebliğ işlemi gerçekleşmiştir. Bundan sonra davalı borçlu vekilince 19.08.2014 tarihinde takibe ve borca itirazda bulunulmuştur. Bu itiraz üzerine takip durmuştur. Eldeki davada itirazın iptâli, takibin devamı ve icra-inkâr giderimi istenmiştir. Yapılan yargılama sonucunda yetkili icra dairesince gönderilen ödeme emrinin tebliğine rağmen borçlunun borca itiraz etmediği, bu durumda yetkili icra dairesinin gönderdiği ödeme emrine yapılmış bir itiraz olmadığından davacının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. Mahkemece hükme dayanak yapılan gerekçe yerinde görülmemiştir. Şöyle ki, yetkili Bodrum İcra Dairesi'nce borçluya ödeme emri gönderilmiş, 18.08.2014 günü tebliğ edilmiş ve yasal süresi içerisinde 19.08.2014 günü itiraz yapılmıştır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/03/2022 NUMARASI : 2022/31 ESAS 2022/170 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : KARAR YAZIM TARİHİ 12/06/2023: Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Bakırköy 15....
İSTİNAF NEDENLERİ; Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ödeme emrinin 14.08.2020 tarihinde müvekkili ile aynı köy olan Siverek Turna Mahallesinde bulunan muhtara yapıldığını, muhtar tarafından müvekkiline herhangi bir şekilde adı geçen ödeme emrinin yapıldığı haber edilmediğini, Müvekkili tarafından kendisine ödeme emri tebliğ edildiğinin haber alınması 20.08.2020 tarihinde olmuş ve kendisi de 24.08.2020 tarihli dilekçesiyle hem borca hem de imzaya itiraz ettiğini, asıl tebliğ tarihi 20.08.2020 olup işbu davanın süresi içinde açıldığını belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı vekili istinaf başvurusuna cevap dilekçesinde özetle; yapılan tebligatın usulüne uygun olduğunu, davacının davayı sürüncemede bırakmak adına istinaf başvurusunda bulunduğunu belirterek istinaf başvurusunun reddini talep etmiştir. GEREKÇE; Uyuşmazlık; kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte borca itiraz niteliğindedir. Mersin 7....
ait olmadığının anlaşılacağını belirterek ödeme emri tebliğ tarihinin 06.12.2017 olarak veya 103 davet kağıdı tebliğ tarihi olan 04.12.2017 olarak kabul edilmesine, süresinde yaptıkları itiraz nedeni ile takibin durdurulmasına, borca itiraz kabul edilerek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığına ve alacağın %20 sinden az olmamak üzere tazminat ile yargılama giderlerinin davalıda tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
ye tebligat yapıldığına dair dosyada bilgi bulunmadığı, borçluların her ikisi adına vekilleri aracılığıyla 14/05/2019 tarihinde borca, ferilerine ve faize itiraz edildiği, borçlu ... yönünden itirazın süresi içerisinde yapıldığı, her ne kadar borçlu... yönünden ödeme emri tebligatı yapılmadan itiraz edilmişse de, İstanbul BAM 22.HD 04/05/2017 tarih 2017/561 esas 2017/699 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere borçluya ödeme emri tebliğ edilmese de borçlunun itiraz hakkı doğduğundan ve ödeme emrinin tebliği halinde bu tebliğ ile İstanbul BAM 21.HD 19/02/2019 tarih 2018/2749 esas 2019/256 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere ödeme emrinin tebliği ile başkaca itiraz ve şikayet sebepleri sunma imkanı doğduğundan, ödeme emrinin tebliğinden önce itiraz edilmesinde ve bu itiraz kapsamında değerlendirme yapılmasında engel bulunmadığından itirazın süresinde yapıldığı değerlendirilmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/04/2021 NUMARASI : 2021/67 ESAS, 2021/317 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü....
Borçlunun yetki itirazı ile birlikte borca itiraz etmesi ve alacaklının da genel mahkemede itirazın iptali davası açması halinde, genel mahkeme icra dairesinin yetkisine karşı yapılan itirazı İcra Hukuk Mahkemesi yerine geçerek çözümlemelidir. Zira, genel mahkemenin de yetki itirazını incelemeye yetkili olduğunun kabulü gerekir.Somut olayda, davalı borçlu vekili tarafından ödeme emrinin tebliği üzerine icra dairesine sunulan ve dosya kapsamında yer alan itiraz dilekçesinde yukarıda yer verildiği gibi sadece "yetki" itirazında bulunulmuştur. Borca ve fer'ilerine yönelik bir itiraz yoktur. "...İcra takibi sebebiyle gönderilen ödeme emrine karşı borçlu sadece yetki itirazında bulunmuş ise, bu itirazın kaldırılması yetkisi münhasıran icra mahkemesine ait olup, alacaklının itirazın kaldırılmasını icra mahkemesinden isteyebileceği İcra ve İflas Kanunu'nun 50/2. maddesi hükmü gereğidir (Baki Kuru, İcra İflas Hukuku Ders Kitabı,19.Bası,s.124)....
Ödeme emri tebligatını alan davacı borçlunun süresinde yaptığı yetkiye itiraz diğer konular incelenmeksizin kabul edilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.. '' şeklindeki gerekçe ile '' Yetki itirazının Kabulüne, Ankara İcra Dairelerinin yetkisizliğine, yetkili icra dairelerinin Antalya İcra Müdürlüğü olduğunun kararlaştırılmasına, talep halinde dosyanın yetkili Antalya İcra Müdürlüğüne gönderilmesine, yetkiye itiraz kabul edilmekle diğer hususlarda karar verilmesine yer olmadığına'' karar verilmiştir....