Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, yaz tatillerinde yatılı olacak şekilde kişisel ilişki kurulmaması, buna karşılık küçük ile anneanne arasında her ayın iki hafta sonunda kişisel ilişki kurulması da hem torun ile 3.kişiler arasında kurulacak kişisel ilişkinin anne ve babaya tanınacak genişlikte olmaması gerektiği hem de babanın velayet görevini engelleyecek nitelikte olduğundan, yazılı şekilde kişisel ilişki kurulması doğru görülmemiştir....

Çocukla davacı arasında ikinci derecede altsoy-üstsoy kan hısımlığı mevcuttur. Ayda dört gün, dini bayramların ikinci ve üçüncü günleri ve yaz tatillerinde onbeş gün süreyle kişisel ilişki fazladır. Daha uygun sürelerle kişisel ilişki kurulması, bundan beklenen amacı tesis eder ve çocuğun menfaatine uygun düşer. Bu sebeple hükmün bozulması gerektiğini düşünüyorum....

    DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı anne tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kişisel ilişki düzenlenirken gözönünde tutulması gereken temel ilke, çocuğun "Üstün yararı" dır. Çocuğun üstün yararı belirlenirken bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve toplumsal gelişiminin sağlanması amacının gözetilmesi gereklidir. Kişisel ilişki tesis edilirken ana ve babanın eylemleri, ahlaki değer yargıları, sosyal konumları, çocuğun üstün yararını etkilediği ölçüde gözönünde tutulur. Mahkemece kişisel ilişki konusunda uzman bilirkişiden sosyal inceleme raporu alınarak ve dosyada bulunan tüm deliller hep birlikte değerlendirilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

      İstinaf Sebepleri Davacı vekili istinaf dilekçesinde; ıslah dilekçesi sunarak davayı terditli hale dönüştürdüklerini, velâyetin değiştirilmesini, bunun mümkün olmaması halinde çocukla anne arasında kişisel ilişki kurulmasını talep ettiklerini, dava ıslah edilmemiş gibi karar verildiğini, velâyetin anneye verilmesi gerektiğini, velâyet değişikliği talebi kabul edilmeyip çocukla kişisel ilişki kurulması halinde de davacı taraf lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığını belirterek; kararın kaldırılarak talepleri gibi hüküm kurulmasını istemiştir. C....

        DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı anne tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacılar (baba, babaanne ve dede) tarafından davalı anne aleyhine 2008 doğumlu ..... ile kişisel ilişki kurulması talebi ile dava açılmıştır. Davacılardan baba ile davalı anne hakkında.... sayılı dosyası ile 16/05/2016 tarihinde boşanma yönünden karar verildiği ve velayetlerinin anneye bırakıldığı; ancak kararın halen kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Ortak çocuklar hakkında boşanma davasında verilen karar, kişisel ilişki tesisi için açılan eldeki davayı etkileyeceği açıktır....

          Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye girer veya ana ve baba bu haklarını Türk Medeni Kanununun 324. maddesinin (1.) fıkrasında gösterilen yükümlülüklerine aykırı olarak kullanırlar veya çocuk ile ciddi olarak ilgilenmezler ya da diğer önemli sebepler varsa, kişisel ilişki hakkı kendilerinden alınabilir (TMK m. 324/2). Çocuk ile ana ve babası, düzenli kişisel ilişki elde etme ve bu ilişkiyi sürdürme hakkına sahiptir. Ana ve babası ayrı olan çocuğun ebeveynleriyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi ana ve baba için bir hak olduğu gibi çocuk için de haktır. Bu tür kişisel ilişki sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya engel olunabilir....

          DAVA TÜRÜ :Boşanma - Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davacı tarafından açılan "boşanma" davası ile davalı tarafından açılan "çocukla kişisel ilişki tesisine" ilişkin davanın birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm koca tarafından kadının boşanma davasında kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Torunla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından; tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Üçüncü kişilerin, koşulları gerçekleştiği takdirde çocukla kişisel ilişki isteme hakkı mevcutsa da; kişisel ilişki süresinin ana ve babaya tanınan kişisel ilişki genişliğinde olması beklenemez. Ancak; anneanne, dede, büyükanne ve büyükbabalarla torun arasındaki kişisel ilişki, torunun bu yakınlarıyla sağlıklı bir ilişki gelişimini onların da torun sevgilerini karşılayacak yeterlilikte olmalıdır. Davacı ile davalının aynı yerde yaşadıkları anlaşılmaktadır. Mahkemece davacı ile torunu arasında düzenlenen kişisel ilişki, torun...'in uzman raporundaki beyanı ve davacı anneannenin istemi de dikkate alındığında yetersizdir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, nafakalar ve kişisel ilişki süresi yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise erkeğin kabul edilen davası, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri, kendi yararına hükmolunan nafaka miktarları ile kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece ortak çocuk Duru'nun velayeti davalı-davacı anneye bırakılmış, ortak çocukla baba arasında kişisel ilişki düzenlenmiştir....

                Aile Mahkemesi'nin 2020/80 Esas sayılı dosyasının 10.09.2020 tarihli celsesinde alınan 15 numaralı ara kararı ile müşterek çocuklar Arda Aykanat ve Maya Aykanat ile müvekkil T3 arasında tedbiren kişisel ilişki tahsis edilmesi üzerine tedbiren kişisel ilişki kararının infazı taraflarınca kararı veren Mahkemeden 18.09.2020 ve 14.10.2020 tarihli dilekçeler ve aşamalarda sunulan dilekçeler ile defalarca talep edildiğini, İstanbul Anadolu 10....

                UYAP Entegrasyonu