Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Davacı tarafın şahsi ilişkinin kaldırılması davasının REDDİNE, Davacı tarafın şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasının KABULÜNE, Samsun 2. Aile mahkemesinin 2018/632 Esas 2018/787 Karar sayılı ilamı ile tarafların müşterek çocuğu Hiranur ile davalı baba arasında kurulan şahsi ilişkinin YENİDEN DÜZENLENMESİNE, buna göre tarafların müşterek çocuğu Hiranur ile davalı baba arasında; Her ayın, ikinci ve dördüncü haftasına denk gelen Cumartesi günü saat 09.00’dan Pazar günü saat 17.00’a kadar, dini bayramların birinci günü saat 10.00’dan ikinci günü saat 17.00’a kadar, İlk ve orta öğretim okullarının yarıyıl tatilinin başladığı ikinci haftası Cumartesi günü saat 10.00'dan aynı hafta sonu Cuma günü saat 17.00'a kadar, her yıl 1 Temmuz günü saat 09.00’dan 30 Temmuz saat 17.00’a kadar davalı tarafça davacı yanından müşterek çocuğu bizzat alınıp süre sonunda teslim edilmek sureti ile KİŞİSEL İLİŞKİ KURULMASINA, " karar verilmiştir....

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından; hala Fatma tarafından açılan davanın kabulü, ortak çocuk ile diğer davacılar arasında kurulan kişisel ilişkinin süresi ve aleyhine hükmedilen yargılama giderleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 267.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine...

    Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Kaldırılması veya Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı anne tarafından kişisel ilişki yönünden; davalı baba tarafından ise kadının kabul edilen davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 292.10'ar TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine kesin olarak oy birliğiyle karar...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Kişisel İlişki Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı kadın tarafından, davacı-davalı erkeğin kabul edilen asıl davası ve asıl davada aleyhlerine hükmedilen yargılama gideri ile vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı-davalı erkek tarafından açılan ortak çocukla kişisel ilişkinin geçici olarak düzenlenmesi davasının mahkemece kabul edildiğinin anlaşılmış bulunmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 143.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden...

        Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana-baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple, kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddî anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp, koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir....

        Taraflar arasındaki velâyet hakkı elinde olmayan ile çocuk arasındaki kişisel ilişkinin yatılı olarak düzenlenmesi, mümkün olmadığı takdirde çocukla kişisel ilişkinin yatısız olacak şekilde yeniden düzenlenerek görüşme süresinin arttırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince yatılı olarak kişisel ilişkinin düzenlenmesi talebinin reddine yatsız olacak şekilde görüşme süresinin arttırılması talebinin ise kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava TMK 182/2 ve 323 maddeleri gereğince çocukla kurulan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi istemine ilişkindir. TMK 182/2 Maddesi gereğince velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. TMK 323. maddesi gereğince anne ve babanın her biri velayeti altında bulunmayan veya kendisine bırakılmayan çocuk ile uygun kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkına sahiptir....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taraflar ayrıldıktan sonra ortak çocuğun annesi, ablası, anneannesi ve dedesi ile birlikte yaşadığı, babanın yeni bir evlilik yaptığı, bir çocuğu olduğu, davalı birleşen davacı babanın ortak çocukla ilgilenmediği, yeni evliliğinden olan çocuğuyla daha çok ilgilendiği, kişisel ilişki tesisi sırasında çocuğa uygun olmayan ortamlarda bulundurulduğu iddiası ile kişisel ilişkinin kaldırılmasını/azaltılmasını talep etmiş ise de tanık beyanları ile bu iddiasını ispatlayamadığı, tanık beyanlarının görgüye dayalı olmadığı, uzman raporunda kişisel ilişkinin kaldırılmasının uygun olmayacağı, çocuğun baba ile kurduğu ilişkinin hayatında önemli konumda yer aldığı, kurdukları bağın uzun vadede çocuğun psikososyal gelişimini olumlu etkileyeceği, kişisel ilişki sürelerinin kaldırılmasını/azaltılmasını gerektirir bir durumun tespit edilemediğinin belirtildiği, çocuk ile baba arasında kurulan kişisel ilişkinin...

            Baba ile ortak çocuk arasında düzenlenen kişisel ilişkinin ortak çocuğun yaşı da gözetildiğinde yetersiz kaldığı anlaşılmaktadır. Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman islenebilir. Bu bakımdan, babalık duygularını tatmine elverişli, çocuğun da baba sevgisi ve şefkatini tatmasına yeterli, yatılı olacak şekilde daha uygun süreyle kişisel ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....

              Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana-baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple, kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddî anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp, koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun yüksek yararı, yaşı, anne ve babalık duygusunun tatmini ve infaz edilebilir nitelikte olması hususları birlikte değerlendirilerek, çocuğun kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir....

              UYAP Entegrasyonu