Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ayrıca kendisine kişisel ilişki hakkı tanınan davalı-davacı babanın, bu hakkını amacına aykırı olarak kullandığını kabule yeterli delil mevcut olmadığı gibi, kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzurunun ciddi olarak tehlikede olduğuna ilişkin bir delil de bulunmamaktadır. Çocuk ile ana ve babası, düzenli kişisel ilişki elde etme ve bu ilişkiyi sürdürme hakkına sahiptir. Ana ve babası ayrı olan çocuğun ebeveynleriyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de haktır. Kişisel ilişki sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya kaldırılabilir. O halde, davalı-davacı baba ile ortak çocuk arasında kişisel ilişkinin daha uzun süreli ve yatılı olacak şekilde düzenlenmesine karar verilecek yerde, kişisel ilişkinin sınırlandırılarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....

    İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı baba istinaf dilekçesinde özetle; kişisel ilişkinin çok az olduğunu, özel günler,ara tatil, yaz aylarında herhangi bir hüküm yer almadığını, yatılı şekilde kişisel ilişki kurulmadığını, annenin belirleyeceği bir refakatçi eşliğinde ve kamuya açık alanlarda kişisel ilişki kurulmasının da hatalı olduğunu, Yargıtayın refakatçi eşliğinde kişisel ilişki kurulmasını ancak çocuğun yararı gerektirdiğinde kabul ettiğini, diğer yandan Covid 19 gerekçe gösterilerek davalının yaşadığı ortamın çocuğun gelişimini etkileyecek boyutta olup olmadığının araştırılmadığını beyan ederek kararın kaldırılmasını istemiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: HMK'nın 355.maddesine göre re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava çocukla kişisel ilişki kurulması istemine ilişkindir....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkilinin boşandıklarını ortak çocuk Ravza Nur'un velayetinin anneye verildiğini, çocukla baba arasında şahsi ilişki tesis edilmesine rağmen babanın çocuğu hiç görmediğini, davalının uyuşturucu madde kullanmak ve satmak ile meşgul olduğunu, çocuğa karşı nitelikli cinsel istismar suçundan uzun süre tutuklu kaldığını, halen hükümlü olup covid salgını nedeniyle izinde olduğunu, davalının aradan 7 yıl geçtikten sonra çocukla şahsi ilişki için icra takibi başlattığını belirterek kişisel ilişkinin kaldırılmasına, müvekkili için 1000 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, çocuk için 1000 TL tedbir ve iştirak nafakasına nafakaya ÜFE artırımı uygulanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı / vekili vasisi cevap dilekçesi sunmamıştır....

    Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından davanın kısmen kabulü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı anne tarafından açılan kişisel ilişkinin sınırlandırılması davasının yapılan yargılaması sonucunda, ilk derece mahkemesince, davanın kısmen kabulüne, boşanma kararı ile velayetleri anneye verilen küçükler ile davalı baba arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılmasına, yerine her ayın 1. ve 3. cumartesi günü saat 10.00’dan pazar günü saat 17.00’ye, dini bayramların 2. günü saat 10.00’dan akşam saat 17.00’ye, her yıl eğitim tatillerinin 2. günü...

      Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından davanın kısmen kabulü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı anne tarafından açılan kişisel ilişkinin sınırlandırılması davasının yapılan yargılaması sonucunda, ilk derece mahkemesince, davanın kısmen kabulüne, boşanma kararı ile velayetleri anneye verilen küçükler ile davalı baba arasında kurulan kişisel ilişkinin kaldırılmasına, yerine her ayın 1. ve 3. cumartesi günü saat 10.00’dan pazar günü saat 17.00’ye, dini bayramların 2. günü saat 10.00’dan akşam saat 17.00’ye, her yıl eğitim...

        Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle velayet ve nafakalar konusunda Türk Medeni Kanununun 166/3 maddesi uyarınca anlaşmalı boşanmada tarafların anlaştığı şekilde karar verilmiş olduğunun; çocukla kişisel ilişki konusundaki hükmün kesin hüküm niteliğinde olmadığının ve değişen koşullara göre, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesinin her zaman istenebilmesinin mümkün bulunmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi.26.10.2011 (Çrş) Anlaşmalı boşanma davasında verilen hükmün "davacı eş" tarafından velayet, kişisel ilişki ve nafakalar yönünden temyiz edildiği halde boşanmanın fer-i hükümlerinde...

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Çocukla Kişisel İlişki Tesisi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Kişisel ilişki düzenlemesinde çocuğun menfaatleri yanında analık ve babalık duygularının tatmini de esastır. Müşterek çocuk Rabianur 2006 doğumlu olup, davacı ve davalı aynı yerde oturmaktadır. Her ayın son Pazar günü saat 12.00 ile 17.00 saatleri arasında kısa süreli olarak kurulan kişisel ilişki amaca uygun değildir. Ayrıca kişisel ilişkinin üçüncü kişi (uzman) huzuru ile kurulmuş olması da doğru değildir. Ancak bu hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HMK.md.370/2)....

            T4 ÇOCUK T5 ASIL DAVA -KARŞI DAVA: Çocukla Kişisel İlişki Kurulması- Çocukla Kişisel İlişkinin Kaldırılması İSTİNAF KARAR TARİHİ : 20/06/2023 KARARIN YAZIM TARİHİ : 20/06/2023 GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Cevap ve karşı dava dilekçesi: Davalı-davacı kadın cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; müşterek çocuğun davacı ile görüşmemek için ağladığını ve gitmek istemediğini, davacının müşterek çocuğu her aldığında müşterek çocukta morluk ve kızarıklık gördüğünü, müşterek çocuğun davacı yanından geldikten sonra psikolojik olarak sıkıntılar yaşadığını, davacının her zaman tartışma çıkaran bir insan olduğunu ve çocuğa da kendisine de şiddet uyguladığını, pedogog görüşmelerinde de müşterek çocuğun babadan uzaklaştıktan sonra iyileşme gözlemlendiğinin belirtildiğini, davacının çocuğu görmeye gelmediğini, müşterek çocuğun davacının yaptıklarını anlatmaması için davacının müşterek çocuğa baskı uyguladığını, davacının çocuğun eğitimiyle de ilgilenmediğini...

            Taraflar arasındaki çocukla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenemesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı anne vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne ve tarafların ortak çocuğu ile davalı baba arasında boşanma kararı ile kurulan kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine karar verilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı anne tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı anne, davalı babanın psikiyatrik rahatsızlığı bulunduğunu, kendisine ve çevresine zarar verdiğini, çocuğa da zarar verebileceğini iddia ederek, boşanma kararı ile birlikte velayeti kendisine bırakılan ortak çocuk 02.01.2008 doğumlu... ile davalı baba arasında büyükbaba refakatinde kurulan kişisel ilişkinin değiştirilerek, uzman ve polis fefakatinde baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasını talep etmiş, mahkemece; " babanın hastalığının kısmen iyileşmesi ile kişisel ilişkiye dair düzenlemenin temyizden feragat edilerek kesinleştiği" gerekçesiyle kişisel ilişkinin üçüncü kişi refakatinde yapılmasına dair kısmın hükümden çıkartılması suretiyle...

                UYAP Entegrasyonu