"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi-Yoksulluk ve İştirak NafakasınınKaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından; velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 20.12.2012 (Prş.)...
Şartların değişmesi halinde her zaman velayetin değiştirilmesi yeniden dava edilebilir. Velayet, kamu düzenine ilişkindir. Bu konuda ana ile babanın istek ve beyanlarından ziyade çocuğun menfaatlerinin dikkate alınması zorunlu olup, yargılama sırasında meydana gelen gelişmelerin bile göz önünde tutulması gerekir. Buna göre velayetin düzenlenmesinde asıl olan, küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almak olduğundan, çocuğun fiziksel ve ruhsal gelişimini engelleyen ve süreklilik arz edeceği anlaşılan her olay, tehlikenin büyüklüğü, doğuracağı onarılması güç sonuçlar değerlendirilerek sonuca varılmalı; velayetin belirlenmesinde, düzenlenmesinde öncelikle çocuğun yararı göz önünde tutulmalıdır. Çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde asıl olan küçüğün yararını korumak ve geleceğini güvence altına almaktır....
Sonuç olarak; davalının velayet ve velayete bağlı kişisel ilişki, ortak çocuk lehine takdir edilen tedbir ve iştirak nafakalarına, davacı kadın lehine takdir edilen tedbir ve yoksulluk nafakalarına ilişkin istinaf taleplerinin kabulüne, davacı kadının tüm, davalı erkeğin sair istinaf taleplerinin HMK’nın 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine, karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi - Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı erkek tarafından, nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı, dava dilekçesinde velayetin değiştirilmesi yanında, davalı yararına verilmiş olan yoksulluk nafakasının da kaldırılmasını istemiştir. Bu istek, bağımsız bir taleptir. Davacı aynı davalıya karşı olan, aynı yargı çeşidi içinde yer alan birbirinden bağımsız birden fazla asli talebini, aynı dava dilekçesinde ileri sürebilir (HMK m. 110)....
Asıl dava, velayetin değiştirilmesi, kabul edilmez ise kişisel ilişki tesisi; karşı dava, iştirak nafakası talebine ilişkindir. 4721 sayılı TMK'nun 348. m.sine göre, ana ve babanın çocuğa yeterli ilgi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklaması, deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerden biri ile velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi velayetin değiştirilmesi nedenleridir. Kuşkusuz velayet kendisinde bulunan anne ve babanın çocuk ile ilgili yapacağı her türlü iş ve işlemde çocuğun üstün yararını koruması gerektiği tartışmasızdır. Çocuğun üstün yararı, çocuğu ilgilendiren her işte göz önüne alınması zorunlu olan ve belirli bir somut olayda çocuk için en iyisinin ne olduğunu belirlemede dikkate alınan bir ölçüt bir kılavuzdur. Çocuğun üstün yararı, çocuğun haklarını garanti altına alan bir işlev de üstlenmektedir (Yücel, Özge Ufuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Cilt 1 Sayı 2, Aralık 2013, s. 117- 137)....
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili hükmün yoksulluk nafakasının reddi ve kişisel ilişki kurulmasının doğru olmadığını ileri sürerek kişisel ilişkini tümden kaldırılması ve okul yada sağlık kuruluşu binasında idarenin belirleyeceği uygun yer ve süre içinde bir görevli yanında kişisel ilişki kurmak kapsamında babasına bilgi edinme ve ziyaret hakkı verilmesine ilişkin kısmının kaldırılması yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı erkek istinaf yasa yoluna başvurmamıştır....
DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Kaldırılması)|Velayet (Velayetin Değiştirilmesi) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, mahkeme aksi kanaatte ise nafaka miktarının indirilmesine, müşterek çocuklar Nehir ve Nilsu'nun velayetlerinin davalı anneden alınarak davacı babaya verilmesine, müşterek çocuklar lehine hükmedilen iştirak nafakasının kaldırılmasına, çocukların velayeti annede kaldığı takdirde çocuklar için ayrı ayrı 1.500,00'er TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir. SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir. DELİLLER: Dava dosyası....
Davacı; müşterek çocuğun kendisi ile yaşamak istediğini, davalının çocukla çatıştığını, gayri resmi beraberlik yaşayarak kötü örnek olduğunu bu nedenle öncelikle velayetin değiştirilerek kendisine verilmesi olmadığı takdirde ortak velayet olmadığı takdirde katılım nafakasının indirilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece; "Dava velayetin değiştirilmesi istemine ilişkindir. Bulancak Asliye Hukuk Mahkemesinin(Aile Mahkemesi Sıfatıyla) 2019\553 E. 2019\772 K. sayılı ilamı ile davacı ve davalının anlaşmalı olarak boşandıkları, müşterek küçük T3 velayet hakkının davalı babaya verildiği ve kararın 13.09.2019 tarihinde istinaf edilmeden kesinleştiği anlaşılmıştır. Müşterek küçüğe ait Nüfus kayıt örneği incelendiğinde 16.09.2013 doğumlu olduğu anlaşılmıştır. Davacı, davalı ve müşterek çocukla görüşmek suretiyle düzenlenen sosyal inceleme raporunda nihai olarak, çocuğun velayet hakkının anneye verilmesi ve baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kururlmasının yararlı olacağı yönünde rapor tanzim edilmiştir. Her ne kadar davalı tarafça rapora itiraz edilmişse de raporun usulüne uygun olarak düzenlendiği değerlendirilmiştir....
, ortak velayetin kaldırılarak müşterek çocuk Duru'nun velayetinin müvekkiline verilmesine, çocuğun tedavi , bakım masraflarına davalının katkıda bulunması adına, aylık 2.000,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine, müvekkili tarafından ödenen iştirak nafakasının kaldırılmasına, çocukla davalı arasında yatılı olmaksızın uzman nezaretinde kişisel ilişki tesisine karar verilmesini talep etmiştir....