Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in velayetinin kendisine verildiğini, ancak soyadının birlikte yaşadığı ailenin soyadından farklı olması nedeni ile sorunlar yaşadığını bildirerek ... 'nın soyadının "..." olarak değiştirilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. 4721 Sayılı Medeni Kanunun 321. (önceki 743 Sayılı Yasanın 259.) maddesine göre, doğru nesepli çocuk babanın (ailenin) soyadını taşır. Boşanma veya ölüm üzerine velayetin annede olması soyadında herhangi bir değişikliğe neden olamaz. Babanın soyadı veya çocuk reşit olduktan sonra kendi soyadı usulüne uygun olarak açacağı bir dava sonunda verilecek kararla değişmedikçe, çocuğun da soyadı değişmez. Mahkemece, davacı ananın velayeti altında bulunan küçük ... 'nın soyadının değiştirilmesi hakkında açtığı davanın reddi yerine kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir....

    Babanın soyadı veya çocuk reşit olduktan sonra kendi soyadı usulüne uygun olarak açacağı bir dava sonunda verilecek kararla değişmedikçe, çocuğun da soyadı değişmez. Bu durumda somut olayda olduğu gibi velilerinin soyadı değiştirilmeden küçük Bilge Taşkafa'nın soyadının değiştirilmesi konusunda açılan davanın reddi gerekirken, kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 18.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Babanın soyadı veya çocuk reşit olduktan sonra kendi soyadı usulüne uygun olarak açacağı bir dava sonunda verilecek kararla değişmedikçe, çocuğun da soyadı değişmez. Bu durumda somut olayda olduğu gibi ananın velisi bulunduğu küçük ... ...'ın soyadının değiştirilmesi konusunda açtığı davanın reddi gerekirken, kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 25.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 27. maddesi kapsamında haklı nedene dayalı olarak müşterek çocuğun adının değiştirilmesi istemine ilişkindir. Ad ve soyadının değiştirilmesi ancak haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenebilir. Adın değiştirildiği nüfus siciline kayıt ve tescil olunur. 2525 sayılı Soyadı Kanunu'na göre taşınması zorunlu önad ve soyadı, Türk Medeni Kanunu'nun 27. maddesi hükmünün kapsamındadır. Kanun, bu hükümde görevli mahkemeyi göstermemiştir. Ne var ki; adın haklı sebeple değiştirilmesine ilişkin dava, kişisel durum sicilindeki mevcut kaydın değiştirilmesini ve düzeltilmesini gerektirdiğinden esas itibarıyla "nüfus kaydının düzeltilmesi" niteliğinde olduğu ve 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesine göre de, görevli asliye hukuk mahkemesinde açılıp karara bağlanacağı açık ve tartışmasızdır....

        Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 27. maddesi kapsamında haklı nedene dayalı olarak müşterek çocuğun adının değiştirilmesi istemine ilişkindir. Ad ve soyadının değiştirilmesi ancak haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenebilir. Adın değiştirildiği nüfus siciline kayıt ve tescil olunur. 2525 sayılı Soyadı Kanunu'na göre taşınması zorunlu önad ve soyadı, Türk Medeni Kanunu'nun 27. maddesi hükmünün kapsamındadır. Kanun, bu hükümde görevli mahkemeyi göstermemiştir. Ne var ki; adın haklı sebeple değiştirilmesine ilişkin dava, kişisel durum sicilindeki mevcut kaydın değiştirilmesini ve düzeltilmesini gerektirdiğinden esas itibarıyla "nüfus kaydının düzeltilmesi" niteliğinde olduğu ve 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesine göre de, görevli asliye hukuk mahkemesinde açılıp karara bağlanacağı açık ve tartışmasızdır....

        Çocuğun üstün yararı gereği, velayetin anneye verilmesi halinde, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi kızlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin kızlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. Somut olayda, davacı, dava konusu müşterek çocukların soyadı farklılığının okulda alay konusu olduğunu, çocukların babalarının soyadını kullanmadıklarını, ileride asker olmayı istediklerini ve davalı babanın babası hakkında mevcut fetö yargılamasının çocukların geleceklerini olumsuz etkileyeceğini, çocukların babalarıyla görüşmek istemediğini, soyadlarını değiştirmek için baskı yaptıklarını, davalı babanın çocuklara madden ve manen destek olmadığını ileri sürmüş, idrak çağında bulunan ortak çocuklar annesinin soyadını kullanmak istediğini belirtmiştir....

        Çocuğun üstün yararı gereği, velayetin anneye verilmesi halinde, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi kızlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin kızlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. Somut olayda, davacı, dava konusu müşterek çocukların soyadı farklılığının okulda alay konusu olduğunu, çocukların babalarının soyadını kullanmadıklarını, ileride asker olmayı istediklerini ve davalı babanın babası hakkında mevcut fetö yargılamasının çocukların geleceklerini olumsuz etkileyeceğini, çocukların babalarıyla görüşmek istemediğini, soyadlarını değiştirmek için baskı yaptıklarını, davalı babanın çocuklara madden ve manen destek olmadığını ileri sürmüş, idrak çağında bulunan ortak çocuklar annesinin soyadını kullanmak istediğini belirtmiştir....

        Yukarıya alınan yasal düzenlemeler ve yapılan açıklamalar dikkate alındığında mahkemece, davanın, ergin kişinin haklı sebeple soyadının değiştirilmesi niteliğinde değil, evlilik içinde doğan ve baba ile soy bağı kurulan çocuğun, doğumla kazandığı "aile soyadının" velayet hakkı kapsamında değiştirilmesi talebine ilişkin bulunması ve buna ilişkin değerlendirmenin aile mahkemesi tarafından yapılması gerektiğinden davanın görev yönünden reddine kararı verilmesi gerekirken bu isteğin esastan incelenerek kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden bozmayı gerekir. Taraflar arasındaki dava, ad ve soyad değiştirilmesi istemine ilişkindir....

        Babanın soyadı veya çocuk reşit olduktan sonra kendi soyadını usulüne uygun olarak açacağı bir dava sonunda verilecek kararla değişmedikçe, çocuğun da soyadı değişmez. Bu durumda, nüfus kaydına göre babası ... hanesinde düzgün nesepli olarak kayıtlı olup evlilik dışı doğması nedeni ile annesi velayeti altında bulunan ...'ın soyadının değiştirilmesi konusunda açtığı davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 02.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, davacının “...” olan soyadının, babasının soyadının “...” olarak değişmiş olması nedeniyle “...” olarak değiştirilmesi istemine ilişkindir. Kırşehir 2. Asliye Hukuk Mahkemesince, davacının nüfusa kayıtlı yerleşim yeri adresinin “...” olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. ......

            UYAP Entegrasyonu