Boşanma nedeniyle velayet hakkının sırf anneye verilmiş olması çocuğun soyadının değiştirilmesi için haklı bir neden sayılmadığı gibi hukuki mevzuat da buna cevaz vermemektedir. Bir an için mevzuatın böyle bir duruma izin verdiği kabul edilse dahi sonradan gelişen sebeplerden dolayı çocuğun yararı açısından velayetin babaya yeniden verilmesi hallerinde bu kez baba, velayet hakkına dayanarak tekrar çocuğun soyadını değiştirmek isteyecektir. Madem ki velayet kimde ise çocuk onun soyadını taşıyacaktır, o halde baba bu haktan mahrum edilemez. Böyle bir uygulamanın nüfus kayıtlarının güvenilirliğini ve istikrarını zedeleyeceği ve asıl bu gibi uygulamaların çocuğun ruh hali üzerinde çok derin ve etkili travma yaratacağı açıktır. Yargı mercilerinin bu durumu ve çocuğun yüksek yararını gözeterek anne ile babanın ya da ailelerin hukuken oluşmuş statüleri değiştirmeye çalışmalarına izin vermemesi gerekir. Somut olaya gelince; soyadının değiştirilmesi istenen ...'...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 17/03/2021 NUMARASI : 2021/184 ESAS - 2021/418 KARAR DAVA KONUSU : Evlenen Kadının Önceki Soyadını Kullanmasına İzin Verilmesi KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; Aydın 1....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 17/03/2021 NUMARASI : 2021/184 ESAS - 2021/418 KARAR DAVA KONUSU : Evlenen Kadının Önceki Soyadını Kullanmasına İzin Verilmesi KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; Aydın 1....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 25/10/2019 NUMARASI : 2018/573 ESAS 2019/585 KARAR DAVA KONUSU : Boşanmadan Sonra Açılan (Çocuğun Annesinin Soyadını Kullanmaya İzin) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
Bir an için mevzuatın böyle bir duruma izin verdiği kabul edilse dahi sonradan gelişen sebeplerden dolayı çocuğun yararı açısından velayetin babaya yeniden verilmesi hallerinde bu kez baba, velayet hakkına dayanarak tekrar çocuğun soyadını değiştirmek isteyecektir. Madem ki velayet kimde ise çocuk onun soyadını taşıyacaktır o halde baba bu haktan mahrum edilemez. Böyle bir uygulamanın nüfus kütüklerindeki kaydın güvenilirliği ve istikrarı zedeleyeceği gibi asıl bu gibi uygulamalar çocuğun ruh hali üzerinde çok derin ve etkili travma yaratacaktır. Yargı mercileri bu durumu gözeterek anne ile babanın ya da ailelerin çocuk üzerinden inatlaşarak onun yararlarını hiçe sayıp, hukuken oluşmuş statüleri gerçek dışı ve yapay sebeplerle değiştirmeye çalışmalarına izin vermemeleri, söz konusu istemlerine alet olmamaları gerekir. Somut olaya gelince; soyadının değiştirilmesi istenen ...'ın doğum günü olan 26.09.2008 tarihinde anne ve babası resmen evlidir....
Ancak davalı karşı davacı, dava dilekçesinde boşanma ve boşanma halinde kocasının soyadını taşımasına izin verilmesini de istemiştir (TMK.md.173). Boşanma halinde kocasının soyadını taşımasına izin verilmesi isteği boşanmanın eki niteliğinde olmadığından, ayrı harca tabidir. Kaldı ki; davalı karşı davacı tarafından boşanma davası yönünden de peşin harç yatırılmamıştır. Yatırılan başvurma harcının tüm talepleri kapsadığı gözönüne alınarak, boşanma ve kocasının soyadını taşımasına izin verilmesi isteği ile ilgili maktu peşin harçların tamamlattırılması (Harçlar Kanunu m. 30- 32), harç tamamlandığı takdirde bu taleplere yönelik delillerin değerlendirilmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekmektedir. Harç tamamlattırılmadan müteakip işlemlerin yapılamayacağı anlaşılmakla; harç alınmadan karşı boşanma ve kocasının soyadını taşımasına izin verilmesi isteği ile ilgili karar verilmesi doğru değildir....
Çocuğun üstün yararı gereği, velayetin anneye verilmesi halinde, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi kızlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin kızlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. Somut olayda, davacı, dava konusu müşterek çocuğun okula başladığını, soyadı farklılığının okulda çocuğu açısından alay konusu olduğunu, çocuğun bu durumun sebebini ağlayarak sorduğunu ve psikolojisinin olumsuz etkilendiğini ileri sürmüş, idrak çağında bulunan ortak çocuk Sena ise okulda arkadaşlarının soyadı farklılığının sebebini sorduklarını, bu durumdan sıkıntı duyduğunu, babasının kendisine maddi destekte bulunmadığını, ihtiyaçlarını annesinin ve dedesinin karşıladığını bu nedenle annesinin soyadını kullanmak istediğini belirtmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocuğun Annesinin Soyadını Kullanmaya İzin Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, çocuğun soyadının annesinin soyadı ile değiştirilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince “boşanma nedeniyle velâyet hakkının anneye verilmiş olması, çocuğun soyadının değiştirilmesi için haklı bir neden sayılmadığı gibi, hukuki mevzuat da buna onay vermemektedir. Bir an için mevzuatın böyle bir duruma izin verdiği kabul edilse dahi, sonradan gelişen sebeplerden dolayı çocuğun yararı açısından velâyetin babaya verilmesi halinde bu kez baba, velâyet hakkına dayanarak tekrar çocuğun soyadını değiştirmek isteyecektir. Madem ki velâyet kimde ise çocuk onun soyadını taşıyacaktır, o hâlde baba bu haktan mahrum edilemez....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müşterek çocuğun annesinin soyadını kullanmasına ilişkin talepleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğini, söz konusu talebin davanın eki niteliğinde yani feri nitelikli bir talep olup, ayrı bir davaya gerek olmadığını, mahkemece velayete ilişkin tespite dair hüküm verilmesi gerekirken talebin reddinin hukuka uygun olmadığını bu nedenle yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı T3 istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkemece müşterek çocuğun anne soyadını kullanmasına ilişkin verilen kararın hatalı olduğunu, TDK da anlamı olmayan Küncü soyadının çocuğun arkadaşları ve çevresinde kinci olarak söylenebileceğini, çocuğun bu nedenle zarar göreceğini, bu nedenle yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava Boşanmadan Sonra Açılan (Çocuğun Annesinin Soyadını Kullanmasına İzin) davası olup, davalı T3 tarafından; kararın tamamı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Eldeki davada, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak (HMK md. 355) mahkememizce yapılan inceleme sonucunda; Çocuk ile ana arasında soybağı doğumla kurulur. Çocuk ile baba arasında soybağı, ana ile evlilik, tanıma veya hâkim hükmüyle kurulur. Soybağı ayrıca evlât edinme yoluyla da kurulur (TMK m. 282)....