"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile)Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-davacı erkek 16.11.2015 tarihli dilekçesiyle ziynet ve çeyiz eşyasına yönelik olarak temyiz talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden, temyiz dilekçesinin ziynet ve çeyiz eşyasına ilişkin olarak reddine, 2-Taraflar ... ve ... 16.11.2015 tarihli dilekçeyle boşanma davalarından feragat ettiklerini bildirdiklerinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir....
zamanda davacı tanıklarının da dava konusu edilen ev eşyalarının davalı koca tarafından alındığını, davacının yalnızca giyim, yorgan, döşek gibi çeyiz eşyaları bulunduğunu beyan ettikleri gerekçesi ile çeyiz eşyalarına ilişkin talep reddedilmiş, ziynet eşyalarına ilişkin talep hakkında ise, tarafların boşanmalarına ilişkin dosya ve tanık beyanlarına göre; davacı kadının, kocasını işe uğurladıktan sonra davalı evde yokken müşterek evi terk ettiği, her ne kadar önceki akşam şiddet görmüşse de ertesi gün evden ayrılırken ziynet eşyalarını beraberinde götürmesine engel bir durum bulunmadığı, davacı tanıklarının beyanlarına göre beraberinde küpe ve yüzüğünü götürdüğü, diğer ziynet eşyalarının davalı tarafça daha önceden davacıdan ödünç veya zorla alındığına dair bir iddia ve ispat da bulunmadığı, ziynet eşyalarının davalı tarafta olduğunun davacı tarafça ispat edilemediği gerekçesiyle ziynet eşyalarına ilişkin alacak davasının da reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz...
Çeyiz senedinde yazılı çeyiz ve ziynet eşyalarının davalıya teslim edildiği hususu tarafları bağlamakta olup, bu durumda davalının çeyiz ve ziynet eşyalarını davacıya geri verdiğini kanıtlaması gerekir. Oysa davalı, senette yazıldığı gibi, çeyiz ve ziynet eşyalarını davacıya teslim ettiğini yazılı bir belge ile kanıtlayamamıştır. Diğer taraftan, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelerden, kocanın zina nedenine dayalı olarak davacı kadın aleyhine açtığı boşanma davasında mahkemece verilen boşanma kararının temyiz incelemesi sonucu bozulduğu, bozma sonrasında mahkemece, zina nedenine dayalı boşanma davasının ispat edilemediğinden reddine, evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, boşanmaya neden olan olaylarda eşlerin eşit kusurlu olduklarına karar verildiği anlaşılmıştır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 19/11/2013 NUMARASI : 2012/316-2013/909 Taraflar arasındaki ziynet ve çeyiz senedinden kaynaklanan alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 19.10.2010 tarihinde boşandıklarını, 22/09/1991 tarihli çeyiz senedine konu çeyiz eşyası ile 300 gram 22 ayar altının çeyiz olarak getirildiğini, senette boşanma halinde senedin işleme konacağı ve rayiç bedeller üzerinden ödeme yapılacağının hükme bağlandığını belirterek, senette belirtilen çeyiz ve ziynet eşyalarının rayiç bedeli olan 35.000,00.TL'nin dava tarihinden itibaren faizi ile davalılardan alınarak, müvekkiline verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : EDİRNE AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 28/12/2012 NUMARASI : 2012/82-2012/688 Taraflar arasındaki ziynet ve eşya alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın ziynet eşyaları yönünden kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dava; ziynet ve çeyiz eşya alacağı istemine ilişkin olup, mahkemece; davaya konu çeyiz eşyalarının 02.05.2012 tarihinde davacıya teslim edildiği, böylece çeyiz eşyalarına yönelik talebin konusuz kaldığı gerekçesiyle çeyiz eşyalarına ilişkin dava yönünden esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, ziynet eşyalarına ilişkin davanın kabulü ile 3.770,00 TL ziynet eşya alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacının fazlaya ilişkin 2.005,00 TL ziynet eşyası alacağının saklı...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ev Eşyası-Çeyiz ve Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından nafakanın ve tazminatların miktarı, ev eşyası, çeyiz ve ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının nafakanın miktarına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Ziynet ve Çeyiz Eşyası Nedeniyle Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm * ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen olmadığı takdirde bedeline ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 29.01.2007 tarihli kararının 2. maddesi gereğince inceleme görevi Yargıtay * 6. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay * 6. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 29.01.2009 (Prş.)...
Davacı 25.07.2000 tarihli çeyiz listesi senedine dayanmış olup, imzası davalı eş tarafından inkar edilmeyen bu senette dava konusu çeyiz ve ziynet eşyalarının davalıya teslim edildiği belirtilmiştir. Dava konusu çeyiz ve ziynet eşyalarının varlığı söz konusu çeyiz senedi ile kanıtlanmıştır. Çeyiz senedi, senette yazılı çeyiz ve ziynet eşyalarının davalıya teslim edildiği hususunda tarafları bağlar, yazılı belgenin aksi de yazılı delille kanıtlanabilir....
Davalı erkek vekili istinaf dilekçesi ile; alacak davasının kabul edilen kısmını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, taraflar arasında görülmekte olan boşanma davasının istinaf incelemesi sırasında kadının tefrik edilen ziynet ve çeyiz eşya alacağı talebine ilişkindir. Dairemizin 2022/1884 Esas sırasına kaydedilen ve taraflar arasında görülmekte olan boşanma davasının istinaf incelemesi sırasında kadının ziynet ve eşya alacağı talebi tefrik edilip Dairemizin yukarıdaki esas sırasına (2023/522) kaydedilmiştir. Davacı kadının ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davası boşanma davasının fer'isi olmadığından bağımsız olarak nispi karar harcına tabi olmasına rağmen İlk Derece Mahkemesince ziynet ve çeyiz eşya alacağı davası yönünden harcın tamamlattırılmaması (adli yardımlı ise gerekçeli kararda ziynet ve çeyiz eşyası davası yönünden nispi karar harcın haksız çıkan taraftan tahsil edilmesi gerekirdi) hatalı olmuştur....
Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler gereğince, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesine karar verilmişse, hüküm fıkrası açık olmalı, duraksama yaratmamalı, hükümde aynen iadesine karar verilen ziynetlerin gram ve ayarları, çeyiz eşyalarının sayı ve nitelikleri açık olarak yazılmalıdır. Mahkeme hükmünde, "...çeyiz senedinde ayrıntıları belirtilen ve bilirkişilerce değeri tespit olunan..." ifadesi ile yetinilmiş, hakkında hüküm kurulan eşyaların cinsi, niteliği, özellikleri, gramı ayrı ayrı yazılmamıştır. Hal böyle olunca, mahkemece; hüküm altına alınan ziynet ve çeyiz eşyalarının cins, nitelik, miktar ve değerlerinin hükümde ayrı ayrı gösterilmesi ve taraflara yüklenen borç ile tanınan hakkın infazda güçlük çıkarmayacak biçimde belirtilmesi gerekirken, HMK'nın 297. maddesine aykırı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir....