Ziynet eşyası davasında dava konusu altınların varlığı ve bu altınların kadın eşte olmadığı şüpheye yer vermeyecek şekilde ispatlanmalıdır....
Mahkemece, 27.11.2020 tarihli kararla, 61.200,00 TL ziynet eşyası ve 20.750,00 TL çeyiz eşyası alacağı toplam 81.950,00 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kabul edilen alacağın 5.000,00 TL'sine dava tarihi olan 28/03/2017 tarihinden, 76.950,00 TL TL'sine ıslah tarihi olan 19/03/2019 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar vermiş, ancak hüküm altına alınan ziynet ve çeyiz eşyalarının neler olduğu, cins, nitelik, miktar ve değerlerinin ayrı ayrı Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde gösterilmemiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesinin (2.) fıkrasında; hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği, aynı Yasanın 298. maddesinin (2.) fıkrasında da, gerekçeli kararın, tefhim edilen hükme aykırı olamayacağı hükme bağlanmıştır....
Mahkemece; ziynet eşyaları ile ev ve çeyiz eşyalarının aynen iadesine (ayar, adet, gram, cins ve neler olduğu hükümde tek tek belirtilerek), olmadığı takdirde miktarın hüküm altına alınmasına karar verilmesi gerekirken, aynen iade talebine ilişkin hüküm kurulmadan yalnızca ziynet ve eşyaların bedeline ilişkin hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 17.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Dava, boşanma kararının kesinleşmesinden sonra açılan çeyiz senedine dayalı ziynet alacağı istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 14.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk Derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonunda; davacının çeyiz ve ziynet eşyası davasının kısmen kabulüne, davacının mehir alacağı talebi ile ilgi davada mahkemenin görevsizliğine, davalının eşyaya ilişkin zarar evlilik nedeniyle ve evlilik içerisinde çektiği kredilere ilişkin davada mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; mehir alacağı taleplerine ilişkin görevsizlik kararı nedeniyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı vekili; ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, davacının davasının reddine, karşı davalarının kabulüne karar verilmesi talebiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: HMK'nın 355. maddesine göre, re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, mehir sözleşmesi ile çeyiz ve ziynet eşyası alacağından kaynaklanan alacağa ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Yoksulluk Nafakası-Maddi ve Manevi Tazminat-Çeyiz ve Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından, kusur belirlemesi, maddi tazminat, yoksulluk nafakası, ziynet alacağı davası ve ihtiyati tedbir yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle "davacı lehine takdir edilen yoksulluk nafakasının davacının evlendiği tarih olan 21.06.2014 tarihinde Kanun gereği (TMK m.176/3) kendiğinden ortadan kalkacağının ve maddi tazminata ilişkin faizin dava tarihinden itibaren geçerli olacağının anlaşılmasına göre" davalının aşağıdaki bentler dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Hukuk Muhakemeleri Kanununa göre sadece uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir (HMK m.389...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Ziynet-Çeyiz-Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm tazminatlar, nafakalar, kusur ve çeyiz eşyası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90'ar TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 11.05.2011 (Çrş)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet ve çeyiz alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, tarafların boşandıklarını ve boşanma davasının temyiz aşamasında olduğunu, düğünde davacıya takılan ve dava dilekçesinde yer alan listede belirttikleri ziynet eşyaları ile bir miktar paranın balayına giderlerken davalının annesi tarafından çaldırırsınız denilerek elinden aldığını, söz konusu ziynet eşyalarının daha sonra kendisine geri verilmeyip bozdurularak davalıya otomobil alındığını, listede belirtilen çeyiz eşyalarının da evliliğin hitamında davalı tarafta kaldığını ileri sürerek, listede belirtilen ziynet ve çeyiz eşyalarının rayiç değerlerinin tespiti ile fazlaya dair hakları...
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı kadın vekili istinaf dilekçesi ile; kusura ve boşanmaya ilişkin istinafı olmadığını beyan ederek, ziynet alacağının reddi, nafaka miktarı, çeyiz alacağı yönünden koca lehine hükmedilen vekalet ücreti, boşanma yönünden kadın lehine hükmedilmeyen vekalet ücreti, adli yardım talebi kabul edilen davacı aleyhine hükmedilen harç ve yargılama giderleri yönünden kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı koca vekili istinaf dilekçesi ile; çeyiz ve ziynet yönünden verilen kararın onanmasını beyan ederek, boşanma, kusur tespiti, nafaka, ziynet alacağı yönünden vekalet ücretine hükmedilmemesine ilişkin olarak kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Dava, TMK 166/1. maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma, ve ferileri, ziynet ve çeyiz eşya alacağı istemine ilişkindir....
Davalı taraf söz konusu çeyiz senedinde yer alan imzayı inkar etmemiş, yalnızca belirtilen kadar çeyiz eşyası olmadığını savunmuştur. Bu açıklamalara göre; davacı kadına ait olduğu taraflar arasında düzenlenen çeyiz senedinde belirtilen dava konusu ziynet ve çeyiz eşyalarının, davacı tarafından davalı ve onun babasına şahitler huzurunda teslim edildiği yazılı belgeyle sabittir. Bu durumda davalı, çeyiz senedinde yer alan ziynet ve çeyiz eşyalarının belirtilen kadar olmadığını ya da davacıda kaldığını ispat etmekle yükümlüdür. Toplanan delilerle, davalı üzerine düşen ispat yükümlülüğünü yerine getirememiş, dava konusu olan ziynetlerin bir kısmının kendisinde olduğunu da ikrar etmiştir. Aksine davacı tanıkları dava konusu ziynet ve çeyiz eşyalarının tamamının davalının hakimiyetinde kaldığını beyan etmişlerdir....