WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İlgililerin uzlaşması halinde çekişmenin ortadan kalktığından söz edilemeyeceği gibi, ilgili tarafın davayı kabulü de sonuç doğurmaz. Taraflar arasında bu anlamda gerçek bir çekişmenin varlığı söz konusu değildir. Diğer taraftan, 382. maddenin 2-ç/1. fıkrasında "Taşınmaz üzerinde taraf oluşturulmasına ve hak ihlaline sebebiyet vermeyecek düzeltmelerin yapılması" çekişmesiz yargı işi olarak sayılmış olup, niteliği itibariyle tapu kayıt maliki ile davacının murisinin aynı kişi olduğunun tespiti işleri de bu tanıma uymaktadır. Hâl böyle olunca, davada ileri sürülen isteğin HMK'nın 382. maddesi kapsamında çekişmesiz yargı işlerinden bulunduğu ve aynı Kanunun 383. maddesi uyarınca uyuşmazlığın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği dikkate alınarak, işin esası yönünde araştırma yapılıp karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde görevsizlik kararı verilmesi doğru değildir. Davalının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir....

    İlgililerin uzlaşması halinde çekişmenin ortadan kalktığından söz edilemez veya bu iş ilgili tarafın davayı kabulü sonuç doğurmaz. Taraflar arasında bu anlamda gerçek bir çekişmenin varlığı söz konusu değildir. Bütün bu değerlendirmelere göre; tapu kayıtlarında düzeltim işleri de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 382. maddesinde belirtilen çekişmesiz yargı işlerinden sayılmalıdır. Kaldı ki, 382. maddenin 2-ç/1 fıkrasında “Taşınmaz üzerinde taraf oluşturulmasına ve hak ihlaline sebebiyet vermeyecek düzeltmelerin yapılması” çekişmesiz yargı işi sayılmış olup, niteliği itibariyle tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi ve tespit talebi de bu tanıma uymaktadır. Talep tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 383. maddesine göre de, çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece Sulh Hukuk Mahkemeleridir....

      Anlaşma boşanmanın fer'i hükmü yoksulluk nafakası yönünden çekişmenin sürdüğünü kabul edip sanki böyle bir çekişme yokmuş gibi temyiz istemini sadece yoksulluk nafakası ile sınırlayarak hükmün boşanma bölümünün kesinleşmesine sebebiyet vermek açık bir çelişki oluşturmaktadır. Anlaşmalı boşanma kavramında yer alan "anlaşma" kavramı ile böyle bir uygulama bağdaşmamaktadır. Bu uygulama ile hükmün boşanma bölümü kesinleşmiş duruma getirildiğine göre yoksulluk nafakası yönünden çekişmenin sürüyor olması da bir anlam taşımamaktadır. Davacı bu çekişmeye rağmen "anlaşmalı boşanma" kararını elde etmiş durumdadır. Davacının bu aşamada kalan davadan feragat etmesi durumunda davalının karar düzeltme yoluna başvurması dahi mümkün olamayacaktır....

        Dava, intifa hakkından kaynaklanan çekişmenin giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, görevsizlik kararı verilmiş, hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar vekili, dava dilekçesinde; davalının, müvekkili ile imzalamış olduğu 28/08/1995 tarihli sözleşme ile kurulan intifa hakkını ihlal etmesi nedeniyle taşınmaz hakkındaki muarazanın giderilmesi ve taşınmaza vaki el atmanın önlenmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kira sözleşmesinden kaynaklanan tahliye davası olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. Dava, davacılar vekili tarafından intifa hakkından kaynaklanan çekişmenin giderilmesi ve el atmanın önlenmesi olarak açılmıştır. Taraflar arasında kira sözleşmesi bulunmamaktadır. Dava, intifa hakkından kaynaklanan çekişmenin giderilmesi istemine ve el atmanın önlenmesine ilişkin olduğuna göre, uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir....

          İlgililerin uzlaşması halinde çekişmenin ortadan kalktığından söz edilemez veya bu iş ilgili tarafın davayı kabulü sonuç doğurmaz. Taraflar arasında bu anlamda gerçek bir çekişmenin varlığı söz konusu değildir. Bu tür taleplerde yukarıda belirtildiği gibi talep edenlerin tapu kayıtlarının malik hanesindeki kimlik bilgilerinin nüfus kayıtlarına uygun biçimde düzeltilmesi ve tapu kayıt maliki ile aynı kişi olunduğunun tespiti dışında ileri sürebilecekleri herhangi bir hakları da bulunmamaktadır. Yine bu tür taleplerde, kimlik bilgilerinde düzeltme yapılması ya da tespiti istenen tapu maliki ile ilgili araştırmada mülkiyet nakline neden olunmaması için, taraf delilleri dışında gerekli görülen hususlarda re'sen araştırma yapılması gerekmektedir. Ayrıca, bu yargılamanın sonucunda verilen kararlar kesin hüküm sayılmamaktadır. Kararın haksız veya hatalı görülmesi halinde ileri sürülen delillere göre yeniden düzeltme talebinde bulunulabilmesi, hükmün değiştirilebilmesi mümkündür....

          . - K A R A R - Davacı vekili, davacının spor toto bayisi olduğunu, 18 yaşından küçük olan ... isimli şahsa oyun oynattığı gerekçesiyle davalı ile aralarında yapılan bayilik sözleşmesinin davalı tarafından haksız olarak fesih edildiğini, ruhsatının iptal edildiğini, işlemin hukuka aykırı olduğunu, verilen kararın yerinde olmadığını belirterek, Spor Toto Bayilik Sözleşmesinin aynen ifasının devam ettirilmesine, bu yöne ilişkin çekişmenin önlenmesine, davalının bayiiliğin iptali işleminin geçersiz olduğuna ve bayiiliğin devam ettiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın idari yargı da görülmesi gerektiğini, adli yargının görevsiz olduğunu, sözleşmenin feshi şartlarının oluştuğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....

            Dosya kapsamı incelendiğinde, davacının, 10.12.2009 tarihli tahsis talebinin reddedilmesi üzerine, 31.08.2010 tarihli kurum işleminin iptali ile maluliyet aylığının bağlanması için 13.01.2012 tarihinde işbu davanın açıldığı, yargılama safhasında davacıya 01.04.2016 tarihinden itibaren malullük aylığı bağlandığı, mahkemece, dava açıldıktan sonra 01.04.2016 tarihinde aylığın bağlanmış olması ve davanın açılmasına davalı Kurumun sebebiyet vermesi nedeniyle yazılı şekilde karar verildiği anlaşılmış ise de söz konusu hüküm eksik incelemeye dayalıdır. Mahkemece, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar verilebilmesi için, uyuşmazlık konusu çekişmenin ortadan kalkması, başka bir anlatımla; her iki tarafında davanın esası hakkında karar verilmesinde hukuki yararının kalmamış olması gerekir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çekişmenin giderilmesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı çekişmenin giderilmesi davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davaya dayanak 17/04/2006 başlangıç tarihli kira sözleşmesinde, kiracı G.. Şti. olduğu halde ... tarafından dava açıldığı görülmüş olup, kiracı şirketin ünvan değişikliği yapıp yapmadığı ve adı geçen şirketlerin aynı tüzel kişi olup olmadığı ticaret sicilinden sorularak cevabı yazının eklenerek gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 10/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ÇEKİŞMENİN GİDERİLMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava yola vaki müdahalenin men'i ve komşuluk hukukundan kaynaklanan çekişmenin giderilmesi istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,13.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  İşte somut olayda, üçüncü kişi konumundaki davacı yükleniciden kazandığı hakka dayanarak taşınmaz tescilini ve yüklenicinin davalı ...’e karşı yaptığı satış işleminin yolsuz tescil olduğunu belirterek eldeki davayı açmış, konut niteliğindeki bağımsız bölüm mülkiyetinin adına tescilini istemiştir. Bu gibi davalarda üçüncü kişi durumundaki davacı şahsi hakkı temellük ettiği iddiasını yükleniciye tescil istemeye hak kazandığını ise arsa sahibine karşı kanıtlamak zorunda olduğundan, davada hem yüklenicinin ve hem de arsa sahibinin diğer davalı gibi taraf durumunu alması zorunludur. Çekişmenin bunların katılımı olmaksızın, delilleri istenip toplanmadan giderilme olanağı yoktur. Kuşkusuz davalı gösterilen Nedim’in durumu da Türk Medeni Kanununun 1023 ve 1024. maddeleri kapsamında değerlendirilmelidir....

                    UYAP Entegrasyonu