Davacı her ne kadar açtığı davada tüketici sorunları hakem heyeti kararının iptalini istemişse de dava dilekçesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davaya konu davacı işleminin hukuksal nitelikçe mevcut bir sözleşme (abonelik) ilişkisi sırasında, davalının kayıp-kaçak ve diğer bir kısım bedelleri ödeme yükümlülüğü altında olup olmadığı konusunda yaratılmış bir muaraza (çekişme) olduğu, davadaki istemin de bu muarazanın (çekişmenin) giderilmesine yönelik bulunduğu açıktır. Hukuk Genel Kurulunun 29.09.2004 gün ve 2004/13–417 E.-2004/442 K.sayılı ilamında da açıklandığı üzere; muarazanın meni (çekişmenin önlenmesi) davaları, usul hukuku anlamında tespit değil, eda davası niteliğindedir. Zira, bu tür davalarda, hem bir muarazanın varlığının tespiti ve hem de onun meni talep edilir....
Davacı her ne kadar açtığı davada tüketici sorunları hakem heyeti kararının iptalini istemişse de dava dilekçesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davaya konu davacı işleminin hukuksal nitelikçe mevcut bir sözleşme (abonelik) ilişkisi sırasında, davalının kayıp-kaçak ve diğer bir kısım bedelleri ödeme yükümlülüğü altında olup olmadığı konusunda yaratılmış bir muaraza (çekişme) olduğu, davadaki istemin de bu muarazanın (çekişmenin) giderilmesine yönelik bulunduğu açıktır. Hukuk Genel Kurulunun 29.09.2004 gün ve 2004/13–417 E.-2004/442 K.sayılı ilamında da açıklandığı üzere; muarazanın meni (çekişmenin önlenmesi) davaları, usul hukuku anlamında tespit değil, eda davası niteliğindedir. Zira, bu tür davalarda, hem bir muarazanın varlığının tespiti ve hem de onun meni talep edilir....
Davacı her ne kadar açtığı davada tüketici sorunları hakem heyeti kararının iptalini istemişse de dava dilekçesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davaya konu davacı işleminin hukuksal nitelikçe mevcut bir sözleşme (abonelik) ilişkisi sırasında, davalının kayıp-kaçak ve diğer bir kısım bedelleri ödeme yükümlülüğü altında olup olmadığı konusunda yaratılmış bir muaraza (çekişme) olduğu, davadaki istemin de bu muarazanın (çekişmenin) giderilmesine yönelik bulunduğu açıktır. Hukuk Genel Kurulunun 29.09.2004 gün ve 2004/13–417 E.-2004/442 K.sayılı ilamında da açıklandığı üzere; muarazanın meni (çekişmenin önlenmesi) davaları, usul hukuku anlamında tespit değil, eda davası niteliğindedir. Zira, bu tür davalarda, hem bir muarazanın varlığının tespiti ve hem de onun meni talep edilir....
Davacı her ne kadar açtığı davada tüketici sorunları hakem heyeti kararının iptalini istemişse de dava dilekçesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde , davaya konu davacı işleminin hukuksal nitelikçe mevcut bir sözleşme (abonelik) ilişkisi sırasında, davalının kayıp-kaçak ve diğer bir kısım bedelleri ödeme yükümlülüğü altında olup olmadığı konusunda yaratılmış bir muaraza (çekişme) olduğu, davadaki istemin de bu muarazanın (çekişmenin) giderilmesine yönelik bulunduğu açıktır. Hukuk Genel Kurulunun 29.09.2004 gün ve 2004/13–417 E.-2004/442 K.sayılı ilamında da açıklandığı üzere; muarazanın meni (çekişmenin önlenmesi) davaları, usul hukuku anlamında tespit değil, eda davası niteliğindedir. Zira, bu tür davalarda, hem bir muarazanın varlığının tespiti ve hem de onun meni talep edilir....
BORÇLU OLMADIĞININ TESPITIKEFILIN SORUMLU OLACAĞI MIKTARIN KEFALET SENEDINDE AÇIKÇA GÖSTERILMEMESI NEDENIYLE KEFALET SENEDININ GEÇERSIZ OLMASIBORÇLAR KANUNU (818) Madde 484 "İçtihat Metni"Dava dilekçesinde eğitim ve öğretim giderinden kaynaklanan 46.728 YTL borcun 24.387,57 YTL.sinden sorumlu olmadıklarının tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar vekili dava dilekçesinde; davacılardan S……. U…… S……..'...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR ESAS NO : 2022/61 Esas KARAR NO : 2022/45 DAVA : ŞİRKET ORTAĞI OLMADIĞININ TESBİTİ DAVA TARİHİ : 26/01/2022 KARAR TARİHİ : 28/01/2022 YAZIM TARİHİ : 28/01/2022 Mahkememizde açılan şirket ortağı olmadığının tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacı vekili ; davacının halen tasfiye halindeki ... Metal ve Teknik Hırdavat San. Tic. Ltd. Şti.'nin %20 pay sahibi olarak göründüğünü, davacının şirket ile hiçbir bağlantısı olmadığını, davacıya ait kimlik bilgileri kullanılmak suretiyle şirketin kuruluş işlemlerinin gerçekleştirildiğini, şirketin kuruluşu dahil tüm işlemlerde davacı adına atılı imzaların davacının eli ürünü olmadığını belirtip, dava dışı şirketin ortağı olmadığının tespitine, mevcut ortaklık kayıtlarının iptaline karar verilmesini istemiştir....
Bu tür davalarda hem muarazanın(çekişmenin) varlığının tespiti ve hem de onun önlenmesi(men'i) talep edilir. Bu durumda, taraflar arasındaki abonelik sözleşmesi feshedilmediğine ve davacının sözleşme ilişkisine yönelik davalının muaraza yarattığı ileri sürülerek, muarazanın önlenmesi, sözleşmede yer alan haksız şartların tespiti ile iptali ile ileriye yönelik talep de bulunduğuna ve davanın müddeabihinin 3.300 TL'den az olmadığı anlaşıldığına göre, davanın Tüketici Hakem Heyetine başvurulmadan doğrudan Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir, dava şartı oluşmuştur. Mahkemece; davacının talebi hakkında davanın esası hakkında inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
Bu tür davalarda hem muarazanın(çekişmenin) varlığının tespiti ve hem de onun önlenmesi(men'i) talep edilir. Bu durumda, taraflar arasındaki abonelik sözleşmesi feshedilmediğine ve davacının sözleşme ilişkisine yönelik davalının muaraza yarattığı ileri sürülerek, muarazanın önlenmesi, sözleşmede yer alan haksız şartların tespiti ile iptali ile ileriye yönelik talep de bulunduğuna ve davanın müddeabihinin 3.300 TL'den az olmadığı anlaşıldığına göre, davanın Tüketici Hakem Heyetine başvurulmadan doğrudan Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir, dava şartı oluşmuştur. Hal böyle olunca, mahkemece; davacının istemi hakkında, davanın esasına girilerek oluşacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya uygun görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....
Bu tür davalarda hem muarazanın(çekişmenin) varlığının tespiti ve hem de onun önlenmesi(men'i) talep edilir. Bu durumda, taraflar arasındaki abonelik sözleşmesi feshedilmediğine ve davacının sözleşme ilişkisine yönelik davalının muaraza yarattığı ileri sürülerek, muarazanın önlenmesi, sözleşmede yer alan haksız şartların tespiti ile iptali ile ileriye yönelik talep de bulunduğuna ve davanın müddeabihinin 3.480 TL'den az olmadığı anlaşıldığına göre, davanın Tüketici Hakem Heyetine başvurulmadan doğrudan Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir, dava şartı oluşmuştur. Hal böyle olunca, mahkemece; Dava tarihinden sonra 17.06.2016 tarihli R.G.de yayınlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı Kanun ile değişik 6446 sayılı Kanun hükümleri de dikkate alınarak davacının istemi hakkında, davanın esasına girilerek oluşacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya uygun görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....
Bu tür davalarda hem muarazanın(çekişmenin) varlığının tespiti ve hem de onun önlenmesi(men'i) talep edilir. Bu durumda, taraflar arasındaki abonelik sözleşmesi feshedilmediğine ve davacının sözleşme ilişkisine yönelik davalının muaraza yarattığı ileri sürülerek, muarazanın önlenmesi, sözleşmede yer alan haksız şartların tespiti ile iptali ile ileriye yönelik talep de bulunduğuna ve davanın müddeabihinin 3.300 TL'den az olmadığı anlaşıldığına göre, davanın Tüketici Hakem Heyetine başvurulmadan doğrudan Tüketici Mahkemesinde görülmesi gerekmektedir, dava şartı oluşmuştur. Mahkemece; davacının talebi hakkında davanın esası hakkında inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....