Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş ise de bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Şöyle ki; 1) Dava konusu Çambel Köyü 558 parsel sayılı taşınmazın tamamının 5620 m² olduğu, davacı ... Müdürlüğünce açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasında bozma ilamı sonrası, kamulaştırma kararı alınan 4.983,87 m²'lik alanın içinde kalan ve DSİ Genel Müdürlüğü ile ... arasında yapılan protokol gereği koruma yapısı ile geçileceği kararlaştırılan 1.439,71 m²'lik alanın mahsubu ile kalan 3.544,17 m²'lik kısmın bedelinin tespiti ile 4.983,87 m²'lik kısmın tapusunun iptaline karar verilmiş ise de; Kemalpaşa 2....

    Mahkemece asıl ve birleşen davaların kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı - davacı idare vekilince temyiz edilmiştir. Kapama meyve bahçesi niteliğindeki taşınmazların zeminine değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.Ancak; 1-Bir taşınmazla ilgili olarak kamulaştırmaz el atma bedelinin tahsili davası ile kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davaları birleştirilerek görüldüğünde; öncelikle tespit ve tescil davasının sonuçlandırılması ve sonucuna göre de kamulaştırmaz el atma bedelinin tahsili davasının karara bağlanması gerekir....

      No:13/5 Bahçelievler/ İSTANBUL DAVA : Kamulaştırma Bedelinin Tespiti ve Tescil DAVA TARİHİ :16/07/2018 İSTİNAF KARAR TARİHİ: 03/02/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 22/02/2022 Yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün istinaf incelemesi talep edilmiş olmakla, dairemizce dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Asıl ve birleşen dosya davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul İli, Bağcılar İlçesi 2169- 3641- 2171- 2180- 2175- 1227 ve 1576 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesi gereğince tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların davalı Haydar Aktaş hissesinin kamulaştırma bedelinin yeniden tespiti ile Maliye Hazinesi adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Mahkemece verilen sürelere rağmen tespit edilen bedelin bloke edilmemesi nedeniyle kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasının reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; 1-a-Kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasının reddine karar verildiğine göre, bu dava nedeniyle davalı tarafa ödenen 621.955,05 TL'nin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, b- Kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasının reddine karar verildiğine göre dava konusu ......

        Sulh Hukuk ve ... 2. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davacıya ait taşınmazın bir bölümünün kadastro tespiti sırasında davalı adına tescil edilmesi ve daha sonra yapılan kamulaştırma işlemi sonunda davalı tarafından bu taşınmaz bölümüne ilişkin olarak alınan kamulaştırma bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince; uyuşmazlığın kamulaştırma bedelinin yanlış kişiye ödenmesi ve mülkiyetin tespiti istemine ilişkin olduğu belirtilip, Kamulaştırma Kanunundan kaynaklanan tüm uyuşmazlıkların ve mülkiyetin tespiti davalarının Asliye hukuk Mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise; uyuşmazlığın Kamulaştırma Kanunu'ndan kaynaklanmadığını belirterek, dava değerine göre görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

          Sulh Hukuk ve ... 2. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davacıya ait taşınmazın bir bölümünün kadastro tespiti sırasında davalı adına tescil edilmesi ve daha sonra yapılan kamulaştırma işlemi sonunda davalı tarafından bu taşınmaz bölümüne ilişkin olarak alınan kamulaştırma bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince; uyuşmazlığın kamulaştırma bedelinin yanlış kişiye ödenmesi ve mülkiyetin tespiti istemine ilişkin olduğu belirtilip, Kamulaştırma Kanunundan kaynaklanan tüm uyuşmazlıkların ve mülkiyetin tespiti davalarının Asliye hukuk Mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise; uyuşmazlığın Kamulaştırma Kanunu'ndan kaynaklanmadığını belirterek, dava değerine göre görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

            Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/379 esas sayılı dosyasında açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası idarenin vazgeçmesi nedeniyle reddedilmiş, ise de daha sonra aynı mahkemede aynı parsellere ilişkin olarak yeniden mahkemenin 2011/527 esas sayılı dosyası ile kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davası açılmış, ancak davanın görülmesi sırasında kamulaştırmanın iptali için idare mahkemesine açılan davada, davacının yürütmenin durdurulması talebi kabul edilmiş olduğundan, bekletici mesele yapılarak yargılamanın halen devam ettiği anlaşılmıştır. Tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde davacının açmış olduğu bu dava maddi hatanın giderilmesi talebi niteliğinde olup kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davası ile birlikte görülmesi gerekir. Zira kamulaştırma bedelinin tespiti davası açıldığında artık kamulaştırmasız el atmadan söz edilemez....

              Mahkemece verilen sürelere rağmen tespit edilen bedelin bloke edilmemesi nedeniyle kamulaştırma bedelinin tespit ve tescil davasının reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; 1-a-Kamulaştırma bedelinin tespit ve tescil davasının reddine karar verildiğine göre, bu dava nedeniyle davalı tarafa ödenen 420.490,00 TL'nin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, b- Kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasının reddine karar verildiğine göre dava konusu ......

                İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davanın kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkin olduğu, davacının kamulaştırma bedeli olarak teklif edilen bedelin az olduğunu, bedelin mahkeme tarafından belirlenmek suretiyle davalıdan tahsilini talep etmiş olduğu, kamulaştırma bedelinin mahkemece tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesinde düzenlendiği, yasa içeriğinden de anlaşılacağı üzere kamulaştırma bedelinin tespiti konusunda yasanın taşınmaz malikine dava hakkı tanımadığı, kamulaştırma işleminin gerçekleşmesi için bedelde uzlaşma olmaması halinde mahkemece bedelin belirlenmesi ve depo edilmesini şart koştuğu, bedel ihtilafı halledilmeden kamulaştırmanın tamamlanmasına imkan tanımadığı ve bedel ihtilafı konusunda dava açma külfetinin kamulaştırma yapan idareye yüklendiği, yani kamulaştırma bedelini arttırılmasını isteyen taşınmaz maliki bedelin düşüklüğünü idarenin açtığı/açacağı...

                Kamulaştırma Yasasının Değişik 10. maddesinin 8. fıkrasının son cümlesinde, mahkeme kararının kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkin kısmının temyiz edilebileceği buna karşın tescil hükmünün kesin olduğu belirtilmiştir. Kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasında uyuşmazlık konusu taşınmazın tamamının kamulaştırılmasına karar verildiği, belirtilerek taşınmazın tamamının kamulaştırma bedelinin tespiti ve tapu kaydının iptali ile idare adına tesciline karar verilmesi istenildiğine ve mahkemece de tescil isteğinin kabulü ile taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptaline karar verildiğine göre kesin nitelikteki mahkeme hükmü ile davalı idare adına tescil edilen taşınmazın tapu kütüğüne tescilinde bir yolsuzluk bulunmamaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu