Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

YARGITAY 10. CEZA DAIRESI (KYB)

10. Ceza Dairesi         2022/8908 E.  ,  2023/3208 K.DAHA EVVEL VERILEN KAMU DAVASI AÇILMASININ ERTELENMESI KARARI DENETIM SURESININ DOLMASI SEBEBIYLE KOVUŞTURMA AÇILMASINA YER OLMADIĞINA DAIR KARAR VERILMESINI MÜTEAKIP SANIK HAKKINDA YENIDEN UYUŞTURUCU MADDE TICARETI YAPMA SUÇUNDAN DAVA AÇILMASI HALINDE 191/8. MADDESI GEREĞI ZORUNLU HÜKMÜN AÇIKLANIP GERI BIRAKILMASI VERILIR.TÜRK CEZA KANUNU (TCK) (5237) Madde 62
"İçtihat Metni"Antalya 5.Ağır Ceza Mahkemesinin 20.12.2021 tarihli ve 2021/372 Esas, 2021/546 Karar sayılı, hükümlü hakkında, değişen suç vasfı itibariyle kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 191 inci maddesinin birinci fıkrası, 192 nci maddesinin üçüncü fıkrası ve 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca 1 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin hükmün, istinaf edilmeksizin 11.01.2022 tarihinde usûlüne uygun şekildekesinleştiği anlaşılmıştır.
Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 28.03.2022 tarihli ve 2022/3550 sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 20.05.2022 tarihli ve KYB- 2022/49392 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 20.05.2022 tarihli ve KYB- 2022/49392 sayılı kanun yararına bozma isteminin;" Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 21.9.2021 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında 5237 sayılı Kanun'un 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası gereğince uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kamu davası açıldığı, ancak yapılan yargılama neticesinde sanığın eyleminin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçunu oluşturduğundan bahisle mahkûmiyetine karar verilerek aynı neviden daha önceki eylemine ilişkin olarak tedavi ve denetimli serbestlik kararı uygulanması sebebiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair karar verildiğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında aynı suçtan Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 2015/9285 soruşturma sayılı dosyasında tedavi ve denetimli serbestlik kararı uygulanmasını müteakip, sanığın denetimli serbestlik dosyasının infazen kapatılması üzerine 18.01.2015 tarihli eylemine ilişkin Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 08.06.2020 tarihli ve 2015/9285 soruşturma, 2020/18209 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği cihetle, yasal engel bulunmaması sebebiyle sanık hakkında 5237 sayılı Kanun'un 191 inci maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca zorunlu olarak hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir."
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
A. Sanık hakkında, 02.06.2021 tarihinde işlediği iddia olunan uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 21.09.2021 tarihli ve 2021/35566 Soruşturma, 2021/17901 Esas, 2021/1941 Karar sayılı iddianamesi ile Antalya 5. Ağır Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı, B. Antalya 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 20.12.2021 tarihli ve 2021/372 Esas, 2021/546 Karar sayılı kararı ile, eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu kabul edilerek sanığın 5237 sayılı Kanun'un 191 inci maddesinin birinci fıkrası, 192 nci maddesinin üçüncü fıkrası ve 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca 1 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın 11.01.2022 tarihinde istinaf edilmeksizin kesinleştiği, C. Sanığın daha önceden 18.01.2015 tarihinde işlemiş olduğu kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 17.02.2015 tarihli ve 2015/9285 soruşturma, 2015/194 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı Kanun'un 191 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kamu davasının açılmasının beş yıl süre ile ertelenmesine, aynı maddenin üçüncü fıkrası uyarınca bir yıl denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, kararın 03.03.2015 tarihinde tebliğ edilerek 26.03.2015 tarihinde Antalya Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği, Antalya Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 08.05.2017 tarihli yazısı ile tedbirin infazının 06.05.2017 tarihinde tamamlandığının bildirilmesi ve beş yıllık sürenin dolması üzerine erteleme kararının kaldırılarak Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 08.06.2020 tarihli ve 2015/9285 soruşturma, 2020/18209 sayılı kararı ile, beş yıllık erteleme süresi ihlal edilmeden geçirildiğinden kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, Anlaşılmıştır.D. Antalya 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 20.12.2021 tarihli kararıyla, sanık hakkında daha önce kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak eyleminden dolayı Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 2015/9285 soruşturma sayılı dosyasında tedavi ve denetimli serbestlik kararı uygulanması sonrasında, 18.01.2015 tarihli eyleme ilişkin kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği gerekçesi ile sanık hakkında tekrar 5237 sayılı Kanun'un 191 inci maddesinin sekizinci fıkrasının uygulanamayacağından bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair karar verilmiş ise de;28.06.2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 68 inci maddesi ile 5237 sayılı Kanun'un 191 inci maddesi yeniden düzenlenmiş olup yedinci fıkrasında "Şüpheli erteleme süresi zarfında dördüncü fıkrada belirtilen yükümlülüklere aykırı davranmadığı ve yasakları ihlal etmediği takdirde, hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilir." şeklinde ve aynı maddenin sekizinci fıkrasında "Bu Kanunun;a. 188 inci maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti,b. 190 ıncı maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma, suçundan dolayı yapılan kovuşturma evresinde, suçun münhasıran bu madde kapsamına girdiğinin anlaşılması hâlinde, sanık hakkında bu madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir." şeklindeki düzenleme gereğince, "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan açılmış olan kamu davasında, yapılan yargılama sonucunda suçun "kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçunu oluşturduğunun kabul edilmesi halinde, 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin altıncı fıkrasında belirtilen şartlar aranmaksızın sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinin kanuni bir zorunluluk olduğu ve dokuzuncu fıkrasında yer alan "Bu maddede aksine düzenleme bulunmayan hâllerde, 5271 sayılı Kanun'un kamu davasının açılmasının ertelenmesine ilişkin 171 inci maddesi veya hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 231 inci maddesi hükümleri uygulanır" şeklindeki düzenlemeler birlikte dikkate alındığında;Sanık hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan dolayı açılan davada, kovuşturma sonucunda sanığın sabit olan eyleminin "kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçunu oluşturduğunun anlaşılması durumunda, suç vasfındaki değişiklik nedeniyle Mahkemece 6545 sayılı Kanun'un 68 inci maddesi ile değişik 5237 sayılı Kanun'un 191 inci maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca, "kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçundan hüküm kurulma aşamasına gelindiğinde; öncelikle, 6545 sayılı Kanun'un 68 inci maddesi ile değişik 5237 sayılı Kanun'un 191 inci maddesinin beşinci fıkrasının olaya tatbik kabiliyeti bulunup bulunmadığının tesbiti gerektiğinden; sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı, bu suç tarihinden önce açılmış başka bir dava veya soruşturma olup olmadığının, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilmiş olan bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının denetim süresi içinde işleyip işlemediğinin ve önceki dava sonucunun araştırılması, gerektiğinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğünden suç tarihinde 6545 sayılı Kanun'la değişik 5237 sayılı Kanun'un 191 inci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte verilmiş ve infazda olan başka bir tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının bulunup bulunmadığı sorulup belirlenmelidir. Somut olayda, sanığın evvelce 18.01.2015 tarihinde işlediği "kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçundan dolayı yapılan soruşturma sonucunda, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 17.02.2015 tarihli ve 2015/9285 soruşturma, 2015/194 Karar sayılı kararı ile kamu davasının açılmasının beş yıl süre ile ertelenmesine ve bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, sanığın erteleme süresi içinde belirlenen yükümlülüklere uyduğu ve ihlal şeklinde değerlendirilebilecek bir eyleminin bulunmadığı anlaşıldığından Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 08.06.2020 tarihli ve 2015/9285 soruşturma, 2020/18209 sayılı kararı ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, bu haliyle önceden verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının incelemeye konu suç yönünden yok hükmünde sayılacağının anlaşılması karşısında, değişen suç vasfı nedeniyle kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkûmiyetine karar verilen sanık hakkında, 5237 sayılı Kanun'un 191 inci maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca zorunlu olarak hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kanun’a aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,2. Antalya 5.Ağır Ceza Mahkemesinin 20.12.2021 tarihli ve 2021/372 Esas, 2021/546 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA, 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 10.04.2023 tarihinde karar verildi.

UYAP Entegrasyonu