Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

BAKIRKÖY 2. FIKRI VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESI

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/481 Esas
KARAR NO : 2022/185

DAVA : Marka Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 21/05/2021
KARAR TARİHİ : 30/09/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 19/10/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka Hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkilinin alanı enerji ve spor içecekleri olmakla birlikte özellikle meşrubat ürünleri, alkollü-alkolsüz içecekler, aromalı çaylar, spor içecekleri, sıvı gıda ve besin takviyeleri sektöründe de başarıya ulaştığını, müvekkilinin adına tescilli markaların bu sektörde en bilinen 2-3 dünya markasından biri olduğunu, Müvekkilinin Türkiye’de de tescilli birçok markası bulunduğunu, bu markaların .... firmasından ... firmasının iştiraki olan ....’a oradan da diğer iştiraki davacıya devredildiğini, devralınan bu markalar arasında içecekler ve özellikle enerji içeceklerinde bir dünya devi olan ve milyonlarca dolar yatırım yapılarak alınan ... ibareli markalar bulunduğunu, müvekkiline ait ... markasının Avrupa Birliği başta olmak üzere onlarca ülkede tescilli olduğunu, markanın gerçek hak sahibi olan müvekkilinin markalarının koruma altında olduğunu, davalının, müvekkilinin hak sahibi olduğu ve tanınmış hale getirdiği “...” ibaresini, kötü niyetli olarak kendi adına marka olarak tescil ettirdiğini, müvekkilinin ürünlerinin kullanımı dava konusu markanın başvuru tarihi olan 2020 yılından çok önceye dayandığını, davalının “...” markasını aynen kullanarak haksız şekilde birebir aynı sınıfta / aynı emtialar (32. Sınıf) için tescil ettirdiğini, müvekkilinin tanınmış ... markasının 32. Sınıfta ve davalı marka ile tescil edilen enerji içecekleri emtiaları için kullandığını, “...” ibareli marka açısından, müvekkili markasının önceye dayalı kullanımı olduğu ve müvekkili markasının birçok ülkede tescilli olduğunu, müvekkilinin önceye dayalı ve gerçek hak sahipliğinin ihlal edildiğini, davalının milyonlarca başka işaret ve marka seçme özgürlüğü varken oldukça spesifik olan ve dünyada tanınmış ... markası birebir aynısını seçmesinin, kötüniyetini gösterdiğini, en popüler arama motoru olan ...’da “... ” olarak bir arama yaratıldığında neredeyse tüm görsellerde müvekkiline ait marka çıktığını, müvekkili tarafından, tıpkı huzurdaki davaya konu marka gibi, 12 adet ... ve ... ibareli markaların müvekkili “...” markası ise birebir aynı olduğu, tanınmış müvekkili markasından haksız yarar sağlayacağı gerekçesiyle, 9 Şubat 2018 tarihinde hükümsüzlük davası açıldığını, Kahramanmaraş .... Asliye Hukuk Mahkemesinin ... E., .. K. Numarası ile 4 Ekim 2019 tarihinde vermiş olduğu kararda, davacı ile davalının aynı sektörde olduğu dikkate alınarak tescil edilen ... ve ...markalarının hükümsüzlüğüne karar verildiğini, davalının dava konusu ... tescil sayılı markasının; Müvekkili markasının aynen kullanılması suretiyle müvekkilinin gerçek hak sahipliği ihlal edilerek ve müvekkili markasının tanınmışlığından faydalanmak amacıyla kötü niyetle tescil ettirilmiş olması nedeniyle, tümüyle hükümsüz kılınmasını, Türk Patent ve Mark Kurumu sicilinden terkinini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi, davalı adına usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davaya cevap vermediği anlaşılmakla, davanın reddini istediği kabul edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dosya, davalıya ait ... tescil numaralı markanın önceye dayalı hak sahipliği, tanınmışlık ve kötüniyet nedenleri ile hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında rapor tanzimi için bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi 30/03/2022 tarihli raporunda; "Eskiye dayalı kullanım sebebi ile ... ibaresi üzerindeki öncelikli kullanım hakkının davacıya ait olduğu; bu sebeple davacının markanın gerçek hak sahibi olduğu, Davacının ... markasını 2005 yılından beri tescil ettirdiği ve 2020 yılından daha önce kullandığı, Davalının marka başvurusu yaptığı 2020 yılında davacının markasının varlığından haberdar olduğu, davalının davacının markasından yararlanma düşüncesi ile hareket etmiş olabileceği ve bu sebeple davalının kötüniyetli olduğu, Davacının ... markasının tanınmış marka olduğu tespit edilemediği, Davalının ... numaralı “...” ibareli marka tescilinin Davacının ... markaları ile ayırt edilemeyecek denli benzer olduğu, bu sebeple iltibas yarattığı, Davalının Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde ... numaralı “...” markasının SMK md. 6/1 ve md. 25/1 uyarınca hükümsüzlük ve sicilden terkin şartlarının oluştuğu," hususlarını tespit ve rapor etmiştir.
Davacı vekili 01/09/2022 tarihli dilekçesi ile, davalının ... tescil sayılı markasından feragat ettiğini ve TPMK nezdinde marka hakkında geri çekme/vazgeçme işlemini gerçekleştirdiğini, söz konusu değişikliğin sicile kaydedildiğini, davanın konusuz kaldığını, bu nedenle konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı aleyhine herhangi bir vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davalı adına kayıtlı markanın hükümsüzlüğü talebine yöneliktir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı vekilince dosyaya sunulan Türk Patent ve Marka Kurumu'nun 26/05/2022 tarihli karar yazısı ile hükümsüzlüğü talep edilen davalıya ait ... sayılı "..." ibareli marka üzerindeki haktan geri çekilme/vazgeçme nedeniyle değişikliğin sicile kaydedildiğinin bildirildiği, bu haliyle davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş, ayrıca davacı vekilinin davalıdan yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olmaması karşısında vekalet ücreti konusunda davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına ve yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Konusuz kalan dava hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı vekilinin yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olmaması karşısında, davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, yapılan yargılama masraflarının davacının üzerinde bırakılmasına,
4-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.30/09/2022

Katip ...
¸

Hakim ...
¸

UYAP Entegrasyonu