Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

BAKIRKÖY 2. FIKRI VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESI

T.C. BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/472 Esas
KARAR NO : 2022/189

DAVA : www.....com Alan Adının İptali
DAVA TARİHİ : 07/05/2021
KARAR TARİHİ : 05/10/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 22/10/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan www.....com Alan Adının İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi ile, TPMK nezdinde kayıtlı "..." markasının müvekkili şirket adına tescilli olduğunu, pandemi nedeniyle e-ticaret alanında yoğunlaşmak isteyen müvekkili şirketin bir web sitesi kurduğunu ve alan adı almak için başvuru yaptığında adına tecsilli marka ve ticaret unvanına karşılık gelecek şekilde 3.kişinin "....com domaini almış bulunduğunun ortaya çıktığını, müvekkilinin bu alan adını alamadığını, 3.kişi tarafından kullanılan bu domainin, müvekkili şirketin telif haklarını ihlal ettiğini, aynı zamanda marka hakkına da tecavüz oluşturduğunu, yapılan araştırmalar sonucunda bu alan adının müvekkili şirketin eski ortağı ve aynı zamanda uzun süre yönetiliğini yapmış bulunan ... adına ve bireysel olarak alındığı sonucuna varıldığını, şuan bu alan adının kullanılmadığını, şirket ile ilişkisinin son derece olumsuz koşullarda son bulduğunu, taraflar arasında birbirlerine karşı husumet bulunduğunu, kendisi ile görüşülüp bu alan adı ile ilgili devir veya kullanma hakkından vazgeçmesinin talep edildiğini, davalının hiçbir girişimde bulunmadığını, açıklanan nedenlerle, davalının kişisel olarak almış bulunduğu internet alan adının ticari markaları ile aynı veya iltibasa mahal verecek şekilde benzer olduğundan, internet alan adı sahibinin alan adı üzerinde herhangi bir hakkının veya haklı menfaatinin olmadığı ve internet alan adı üzerinde kötüniyetli olarak tescil edildiğini ve kullanılmakta olduğundan, davalı adına tescilli "....com" domaininin iptalini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, huzurda görülen davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, müvekkilinin ikamet adresinin Fethiye olduğunu, Fethiye mahkemeleri yetki sınırlarında olduğundan yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, "..." uzantılı alan adları ile ilgili uyuşmazlıkların yerel mahkemelerde değil, uluslararası ölçekte tahkim ve arabuluculuk kurullarından çözülebileceğini, mahkemenin görevsiz olduğunu, davacı tarafın taraf ehliyeti olmadığını, davaya konu "..." markasının üçüncü şahıs .... adına tescilli olduğunu, müvekkilinin kötüniyetli olmadığını, müvekkilinin davacı şirket yetkilisi olarak yaptığı yasal müracaat neticesinde uluslararası alanda geçerli "..." uzantılı alan adını ve giriş şifrelerini diğer şirket ortağı ...'a şirketten ayrılırken teslim ettiğini ve bu alan adının müvekkili ya da ... tarafından hiçbir zaman kullanılmadığını, müvekkiline yüklenebilecek herhangi bir kusur ve sorumluluk bulunmadığını, davada husumetin müvekkiline yöneltilmesinin hukuken mümkün olmadığını, öncelikle yetki, görev, taraf ehliyeti ve taraf sıfatı noksanlığı itirazlarının kabulünü, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dosya, ön inceleme ve tahkikat aşamasına geçmeden önce Türkiye Mahkemelerinin yargı yetkisinin belirlenmesi amacıyla dosyanın bir bilişim uzmanı bilirkişiye tevdi ile davaya konu alan adının ulusal ya da uluslararası tescil sahibi olup olmadığı hususunda rapor tanzimi için bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi 21/06/2022 tarihli raporunda; "Davalı yana ait www.....com uzantılı alan adı tescili, alan adının muhteviyatı gereği uluslararası geçerlilik kesbetmekte olduğu, www.....com alan adının BTK üzerinden yapılan Whois sorgusunda, “....” bölümünde “..., ....” ibaresi yer aldığı, www.....com alan adının Türkiye dışı ABD ve Kanada ortak menşeili ..., ... isimli şirket üzerinden kaydedildiğinin anlaşıldığı, Bu meyanda, dava konusu alan adının Türkiye üzerinden tanzim edilmesi muhtemel bir erişimin engellenmesi kararı ancak ülkemiz sathında uygulama alanı bulabileceği, İlgili alan adına ülkemizden erişimin engellenmesi kararı Erişim Sağlayıcıları Birliği eli ile uygulanabileceği" hususlarını tespit ve rapor etmiştir.
Davacı vekili 28/06/2022 tarihli dilekçesi ile, bilirkişinin bahsetmiş olduğu Türk Mahkemeleri'nin söz konusu uyuşmazlığı çözüme kavuşturma bakımından yetkili olduğunu, davalının iddialarının aksine WIPO uyuşmazlık bakımından başvurulması zorunlu bir yargı yolu olmadığını, tahkim yoluyla yargılamanın doğası gereği, uyuşmazlıkların tahkime, ancak ve ancak tarafların üzerinde mutabakata varılması sonucu konu olabileceğini, taraflar arasında böyle bir mutabakat olmadığını, WIPO'nun uyuşmazlığı çözme bakımından tek yetkili makam olduğu kabul edildiği takdirde bu durumun, MÖHUK kurallarına, kanunlarımıza ve mütekabiliyet esasına göre müvekkili açısından hak ihlaline sebebiyet vereceğini, davalının, müvekkili şirketin tescilli markası "...." ile ve müvekkili şirketin ticari adı ile birebir aynı ada sahip dava konusu alan adını hakimiyetinde tutmasının marka tecavüzü teşkil ettiğini, dava konusu alan adının mülkiyetinin her ne kadar Kanada menşeili şirkete ait olsa da davalının bu alan adını Türkiye'de bulunan ... şirketine başvurarak aldığını, taraflarının işbu davada neticei talebinin, dava konusu alan adının erişimin kısıtlanması değil, müvekkili şirkete alan adının mülkiyetinin ve şifresinin devredilmesi olduğunu, işbu kararın ... yetkilileri tarafından uygulanabileceğini davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davalı adına kayıtlı "www.....com" alan adının iptali talebine yöneliktir.
Alınan bilirkişi raporu ve toplanan delillere göre davaya konu alan adının tescilinin Türkiye'de değil, uluslararası alanda yapılmış olduğu, Türkiye'den verilecek bir kararla iptal edilemeyeceği, ancak WIPO nezdinde başvuru ve şikayete konu edilebileceği anlaşılmıştır.
"...." uzantılı olmayan sadece "...." uzantılı bir alan adının marka hakkını ihlal ettiği durumlarda, söz konusu alan adlı internet sitesine Türkiye ile sınırlı olmak kaydıyla erişim engellenmesi kararı Türk Mahkemelerinden alınabilmekte ise de, söz konusu alan adının iptali veya marka sahibine devri yönünde kararlar almak mümkün değildir." (Yasaman, Zeynep, İnternette Marka Hakkının İhlali, s.251)
Somut olayda, davacı vekili dava dilekçesinde alan adının iptalini talep etmiş, 28/06/2022 tarihli dilekçesinde ise "sonuç olarak tarafımızın işbu davada netice-i talebi, dava konusu alan adına erişimin kısıtlanması değil, müvekkili şirkete alan adının mülkiyetinin ve şifresinin devredilmesidir." şeklinde beyanları ile erişim engeli talep etmediklerini sarahaten bildirmiştir. Mahkememiz dava dilekçesindeki taleple bağlıdır ve söz konusu talep yönünden mahkememizce iptal (yahut devir) kararı verilemeyeceği anlaşıldığından davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
1-Alan adının iptalinin; Dünya Fikri Mülkiyet teşkilatı nezdinde başvuru ve şikayet yoluyla istenebileceği anlaşıldığından davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davalı kendisini vekille temsil ettirmekle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 15.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
5-Karar kesinleştiğinde kalan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliyesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/10/2022

Katip ...
¸

Hakim ...
¸

UYAP Entegrasyonu