Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

BAKIRKÖY 1. FIKRI VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESI

T.C. BAKIRKÖY 1. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/81
KARAR NO : 2021/248

DAVA : Ticaret Unvanına Tecavüzün Tespiti ve Unvan Terkini
DAVA TARİHİ : 13/02/2020
KARAR TARİHİ : 16/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/11/2021

Davacı vekili tarafından, Bakırköy ..... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ...... Esas sayılı dosyasına karşı dava olarak açılan davanın bu mahkemece karşı dava yönünden tefrik edilerek ...... Esas sayılı dosyasına kaydı yapılıp, görevsizlikle dosyanın Mahkememize gönderilmesi nedeniyle Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile, müvekkili şirketin 2015 yılında kurulmuş olup, günümüze kadar gelinen süreçte tekstil piyasasında haklı bir yer edindiğini ve tanınmış bir unvana sahip olduğunu, kullanım hakkına sahip olduğu ticaret unvanını isim ve şekil olarak usulüne uygun bir biçimde TPMK nezdinde marka olarak da tescil ettirdiğini, müvekkili markalarının hizmet kalitesi ile haklı bir üne kavuştuğunu, bilinen ve aranan hale geldiğini, müvekkili şirketin "....." ibaresini hem unvan, hem de marka olarak kullandığını, davacının işbu markayı kötü niyetli bir şekilde herhangi bir izin almaksızın www.......com internet sayfasında, ürünlerinde ve reklamlarında kullandığını, müvekkilinin tescilli "....." ibareli markalarının, müvekkilinin izni olmaksızın başka bir kimsenin unvanı veya işletme adı olarak kullanılmasının mümkün olmadığını ve davalı unvanındaki "......" kelimesinin farklı renk ve punto ile vurgulanarak kullanılmasının, müvekkilinin markasına açık bir şekilde tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini iddia ederek, davalının müvekkilinin marka haklarına tecavüzünün tespiti ile, işbu tecavüzün men'ine, davalının müvekkilinin tescilli markasını kullandığı "......" marka ibaresinin silinmesini ve hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP ; Davalı vekili, cevap dilekçesi ile, davalı şirketin, müvekkilinin unvan olarak kullandığı ifadeyi 12 yıl sonra haksız bir şekilde marka olarak tescil ettirdiğini, ticaret etiğine ve hakkaniyete aykırı davrandığını, markadan doğan hakkın, ticaret unvanı sahibinin unvandan doğan kullanım haklarını engellemek amacıyla kullanılamayacağını, karşı tarafın, müvekkilinin yıllarca kullandığı ibareyi marka olarak tescil ederek ve huzurdaki davayı ikame ederek kötü niyetli davrandığını, önceki tarihli ticaret unvanı sahibinin sonraki tarihli marka başvurusuna veya marka sahibine karşı korunması gerektiğini, davacının marka tescilinin müvekkilinin unvan tescilinden on iki sene sonra olduğunu, bu sebeple davacının hak sahipliği iddia ettiği marka tescillerinin aslında yolsuz ve haksız olduğunu, müvekkilinin, ticaret unvanını ürünlerinde, tanıtım materyallerinde marka olarak kullanmadığını ve unvanını tescil edildiği şekliyle kullanmasının yasal bir hakkın kullanımı olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davalının davacıya ait tescilli marka ile iltibas oluşturacak şekilde haksız tescil ve kullanımlarının tespiti, son verilmesi ve hükmün ilanı taleplidir.
Davanın başta, Bakırköy .... Asliye Ticaret Mahkemesi'nde açıldığı ve Mahkemenin 04/03/2021 Tarih, ..... Esas ve ..... Karar sayılı kararı le görevsizlik kararı verildiği ve dosyanın bu suretle mahkememize intikal ettiği anlaşılmıştır.
Türk Patent ve Marka Kurumu'ndan gelen kayıtlardan, ..... tescil numaralı markaların davacı adına tescilli olduğu anlaşılmıştır.
6102 Sayılı TTK'nın 50. Maddesi ile, usulen tescil ve ilan edilmiş olan ticaret unvanını kullanma hakkının sadece sahibine ait olduğu ve yine aynı kanunun 52. Maddesi ile, ticaret unvanının, ticari dürüstlüğe aykırı biçimde bir başkası tarafından kullanılması hâlinde hak sahibi, bunun tespitini, yasaklanmasını; haksız kullanılan ticaret unvanı tescil edilmişse kanuna uygun bir şekilde değiştirilmesini veya silinmesini, tecavüzün sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, gereğinde araçların ve ilgili malların imhasını ve zarar varsa, kusurun ağırlığına göre maddi ve manevi tazminat isteyebilir. Maddi tazminat olarak mahkeme, tecavüz sonucunda mütecavizin elde etmesi mümkün görülen menfaatinin karşılığına da hükmedebileceği belirtilmiştir.
Yine 6769 Sayılı SMK'nın 7/3-e maddesi çerçevesinde marka sahibinin, işaretin ticaret unvanı ya da işletme adı olarak kullanılmasının yasaklanmasını isteyebileceği belirtilmiştir.
Taraf vekillerince deliller sunulduktan ve resen celbi gereken deliller de toplandıktan sonra dosyada bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, dosyanın tevdi edildiği bilirkişi hazırlamış olduğu 08/10/2021 havale tarihli raporda sonuç olarak, davacının, 25. emtia sınıfında ve 24 ve 25. sınıfları kapsar şekilde 35. sınıfta mağazacılık hizmetinde tescilli "......" ibareli markalarının bulunduğu, davalıya ait olduğu anlaşılan ....com internet sitesinde tespit edilen kullanımın ticaret unvanı kullanımı olarak görülemeyeceği, markasal kullanım olduğu, taraf ticaret şirketlerinin iştigal alanlarında örtüşmenin söz konusu olduğu ve davacı markaları ile davalı marka kullanımının ilgili olduğu alanların iştigal konuları kapsamında olduğu, davalı ....com internet sitesinin,....net'ten elde edilen bilgilere göre 11.10.2011 tarihinde tahsis-kayıt edildiği, söz konusu ibarenin bu tarihten itibaren alan adında kullanıldığı, alan adının aktif olduğu, davalı internet sitesinde tespit edilen marka kullanımının, davacı markalarının tescilleri kapsamına girip karıştırma ve bağlantı kurulma ihtimaline sebep olabileceği, böyle olmakla birlikte, davalı markasal kullanımının, 2013 yılından itibaren mevcut olduğu, dolayısıyla davacı markalarının koruma tarihlerinden önceye dayandığı belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı deliller ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; ticaret sicil kayıtlarına göre davacı şirketin 21 Nisan 2015 tarihli ticaret sicil gazetesi ile ilan edilerek 2015 yılında kurulduğu, davalı şirketin ise, ilk defa 20 Ekim 2003 tarihli ticaret sicil gazetesinde ilan edilip 2003 yılında aynı unvan ile limited şirketi olarak kurulduğu, bilahare 8 Ekim 2014 tarihli ticaret sicil gazetesine göre nevi değişikliği ile, anonim şirkete dönüştüğü, dolayısıyla unvansal olarak da dava konusu "......" ibaresinin ilk defa davalı tarafça kullanılmaya başlandığı,, davacının, 25. emtia sınıfında ve 24 ve 25. sınıfları kapsar şekilde 35. sınıfta mağazacılık hizmetinde tescilli "......" ibareli markalarının ilk tescilinin 2015 yılı olduğu, davalıya ait olduğu anlaşılan ....com internet sitesinde tespit edilen kullanımın ticaret unvanı kullanımı olarak görülemeyeceği, markasal kullanım olduğu, taraf ticaret şirketlerinin iştigal alanlarında örtüşmenin söz konusu olduğu ve davacı markaları ile davalı marka kullanımının ilgili olduğu alanların iştigal konuları kapsamında olduğu, davalı ....com internet sitesinin, ......net'ten elde edilen bilgilere göre 11.10.2011 tarihinde tahsis-kayıt edildiği, söz konusu ibarenin bu tarihten itibaren alan adında kullanıldığı, alan adının aktif olduğu, davalı internet sitesinde tespit edilen marka kullanımının, davacı markalarının tescilleri kapsamına girip karıştırma ve bağlantı kurulma ihtimaline sebep olabileceği, ancak davalı markasal kullanımının 2013 yılından itibaren mevcut olduğu ve dolayısıyla davacı markalarının koruma tarihlerinden önceye dayandığı anlaşılmakla. davalı dava konusu ibare ve marka üzerinde öncelikli (gerçek) hak sahibi olduğundan davacının davasının reddine karar vermek gerekmiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 59,30 TL ilam harcından, 54,40 TL peşin harcın mahsubu ile, 4,90 TL bakiye karar harcının, davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
5-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
6-Talep halinde kararın taraflara tebliğine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere, açıkça okunup usulen anlatıldı.16/11/2021

Katip ...
e-imzalıdır

Hakim ...
e-imzalıdır

UYAP Entegrasyonu