ın tek başına şirket kasasından harcama yaparak, zorunlu ve gerekli olmadığı halde 100.000,00 TL değerinde lüks bir araç alarak şirketi gerek yokken mali külfet altına soktuğunu ve şirkete ait villanın rayiç bedelinden çok daha az bir bedelle bu ortak tarafından kiralanarak kullanıldığını ileri sürerek davalı şirketin haklı sebeplerle fesih ve tasfiyesini, bu talep yerinde görülmezse davacının şirket ortaklığından ayrılmasına izin verilmesini ve ayrılma akçesinin ödenmesini istemiş, akabinde, mahkemeye hitaben verdiği dilekçeyle, şirketin haklı sebeple feshi yönündeki taleplerinden feragat ettiklerini bildirmiştir. Davalı vekili, şirketin haklı sebeplerle feshini gerektirecek bir olay ve olgu bulunmadığını savunmuş, akabinde, davacının ortaklıktan çıkma istemine muvafakat ettiklerini bildirmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2017/96 Esas KARAR NO : 2018/310 DAVA : Şirket Feshi ve Tasfiyesi DAVA TARİHİ : 13/02/2017 KARAR TARİHİ: 04/05/2018 Mahkememizde görülmekte bulunan şirket feshi ve tasfiyesi davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının % 50'şer olarak davalı ... Mermer San. Tic. Ltd....
Yargılama süresince mahkemenin tedbir konusunda görevli ve yetkili olduğu anlaşılmakla, bu yöne ilişkin istinaf başvuru nedeni yerinde görülmemiştir. TTK'nın 636/4. maddesinde, fesih ve tasfiye davası açıldığında mahkemece gerekli önlemlerin alınacağı belirtilmiştir. Davacı vekili tarafından sunulan 22.12.2020 tarihli yazıda, şirkete ait bir kısım taşınmazların dava dışı yönetici ortaklar tarafından satıldığı ve şirketin taşınmazlarının eksiltildiği anlaşılmaktadır. Bu belgenin içeriğinin doğru olup olmadığı mahkemece her aşamada değerlendirilebileceği gibi sahte belge iddiası yönünden davalının yasal haklarının bulunduğu kuşkusuzdur. Dosyada bulunan delillere göre şirketin feshi olmadığı takdirde çıkma payını talep eden davacının haklarının da TTK'nın 638. maddesi uyarınca korunması gerekmektedir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava TTK 638/2 gereğince açılan limited şirketten çıkma istemi, olmadığı taktirde TTK’nun 636 maddesi gereğince limited şirketin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkin olup, uyuşmazlığın davacının limited şirketten çıkmasına veya limited şirketin fesih ve tasfiyesini gerektirir haklı sebep olgusunun bulunup bulunmadığı, haklı sebep bulunmakta ise istem yerine davacı ortağa payının gerçek değerinin ödenmesine, davacı ortağın şirketten çıkarılmasına, duruma uygun başka bir çözüme hükmedilip hükmedilmeyeceği hususlarında toplandığı anlaşıldı Davalı şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak davacının şirketten çıkması ya da fesih ve tasfiyesini gerektirir haklı sebep olup olmadığı, haklı sebep olgusu gerçekleşmişse davacının çıkma payının hesabı ile bilirkişi raporu tanziminine karar verilmiştir. SMMM .... ve hukuk bilirkişisi Prof....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA YARGILAMA YAPMAYA VE HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ T.C. ANKARA 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR ESAS NO : 2021/191 KARAR NO : 2022/795 DAVA : Ortaklıktan Çıkma, Çıkma Payı ve Kar payı Alacağı DAVA TARİHİ : 12/05/2016 KARAR TARİHİ : 03/11/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan Şirketin Feshi-Alacak,Ortaklıktan Çıkma, Çıkma Payı Alacağı davalarının yapılan açık yargılaması sonunda; ASIL DAVADA; İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı ...'nin ......
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK'nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır. Talep, limited şirketin feshi ve tasfiyesi, aksi halde davacının davalı şirket ortaklığından çıkması ve çıkma payının mahkeme marifeti ile hesaplanarak davalı şirketten tahsili istemli dava içerisinde ihtiyati tedbir kararı verilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, karara karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK.'nın 389. maddesinde; ''Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. 6100 Sayılı HMK.'...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı şirketin uzun yıllardır şirkete ait tek gayrimenkulü kiraya verdiği, şirketin tek faaliyetinin gayrimenkulü kiraya vermek olduğu, şirketin başkaca bir faaliyeti olmadığı ve kiradan başka gelir elde etmediği, şirketin amacınına uygun faaliyette bulunmadığı, en son 2013 yılında hissedarlara kâr payı dağıtıldığı, daha sonra 2016 tarihinde yapılan genel kurulda pay dağıtılmamasına elde edilen kârın yatırım için kullanılmasına karar verildiği halde herhangi bir yatırım yapılmadığı, dava devam ederken tekrar uzun süreli bir kira sözleşmesinin imzalandığı, bu şekilde şirketin yine uzun yıllar boyunca kira dışında gelir elde edemeyeceğinin anlaşıldığı, davalı şirkette davacı ile diğer pay sahipleri arasında kalıcı hukuksal ve ticari sorunların bulunduğu, ancak bu durumun davalı şirketin feshi ve tasfiyesi açısından yeterli olmadığı, feshin son çare olması ilkesi gereğince davalı şirketin kendisinin...
Davalı vekili, şirketin haklı sebeplerle feshini gerektirecek bir olay ve olgu bulunmadığını savunmuş, akabinde, davacının ortaklıktan çıkma istemine muvafakat ettiklerini bildirmiştir....
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davalı şirketin %51 hissedarı ve münferiden yetkili müdürü olan dava dışı Timur Özdikmen tarafından şirketin idaresi ve faaliyeti hakkında şirketin ortağı aynı zamanda halası olan davacıya bilgi verilmediği, kar payı dağıtılmadığı, 2019 ve 2020 yıllarında şirketin genel kurul toplantılarının yapılmadığı, şirketin sermaye artırımına ilişkin alınan karara davacı ortak adına sahte imza atıldığı, şirketin idaresinde yolsuzluklar yapıldığı, dolayısıyla şirket ortakları arasındaki güven ilişkisinin sarsıldığı iddiaları ileri sürülerek iki ortaklı limited şirketin haklı nedenle feshi, olmadığı takdirde ayrılma payı ödenerek şirket ortaklığından çıkma ve kar payının dağıtılması istemleriyle açılan dava kapsamında, halen davalı şirket yönetiminde yer alan şirket ortağı ve yetkili müdürünün görevini kötüye kullandığından ve şirketi basiretli bir şekilde yönetemediğinden davalı şirkete tedbiren kayyım atanmasına, şirketin mal...
Turizm İşletmeleri Sanayi Ve Ticaret A.Ş.’de sahibi olduğu payların TTK 531.maddesinde yer alan düzenleme uyarınca karar tarihine en yakın tarihteki gerçek değerinin ödenip diğer paydaş tarafından satın alınarak davacı Vakfın şirketten çıkartılmasına, aksi takdirde davalı şirketin feshine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yüklenmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir. GEREKÇE: Dava, davacının şirketten çıkma talebi olmadığı takdirde şirketin feshi talebine ilişkindir. TTK 531. Maddesi haklı sebeplerin varlığında...pay sahiplerinin şirket merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesinden şirketin feshini talep edebileceğini öngörmektedir. Davalı şirketin ticaret sicil kayıtları incelendiğinde, şirketin yerleşim yerinin '... '' adresi olduğu, Etimesgut adresinin Ankara .... Asliye Ticaret Mahkemesinin bölge alanı içinde olduğu anlaşılmıştır. TTK 531....